HABER MERKEZİ – KHK ile ihraç edildikleri için eylem yapan ve tutuklanan Yüksel eylemcilerinin davasında Acun Karadağ tahliye edilirken, üç kişinin tutukluluk halinin devamına karar verildi.
Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile ihraç edildikten sonra Ankara’nın Yüksel Caddesi’nde “İşimizi geri istiyoruz” eylemi düzenleyen ve 22 Ağustos 2020’de tutuklanan Acun Karadağ, Alev Şahin, Nazan Bozkurt, Mehmet Dersulu, Armağan Özbaş ve Mahmut Konuk’un ikinci duruşması Ankara 28. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapıldı.
Duruşmaya tutuklu olan Acun Karadağ, Alev Şahin, Mehmet Dersulu ve Nazan Bozkurt duruşma salonuna getirildi.
Duruşmaya avukatların yanı sıra HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu da izleyici olarak katıldı.
“GECEDEN SABAHA KİMDEN TALİMAT ALABİLİRİM?”
Tutuklu Alev Şahin savunmasında, 1999 yılında gerçekleşen Düzce depremi ardından Mimar olmaya karar verdiğini belirterek şunları söyledi:
1999 yılında ben lise son sınıfta iken büyük deprem gerçekleşti. Çürük yapılardan kaynaklı binlerce insanımız betonlar altında kaldı. Daha o zaman mimar olmaya karar verdim. Hayatımda aldığım ilk ve tek talimat göçük altında sesimi duyan var mı diyen insanlarımızdan gelmişti.
Bir gece yarısı KHK’li ihraç edildiğini aktaran Şahin, aynı gece işi için eylem yapacağını duyurduğunu ve direnmeye karar verdiğini belirterek, “Geceden sabaha kimden talimat alabilirim?” diye sordu ve ekledi:
Kendi işim için direnirken işi ve ekmeği için direnen başka pek çok emekçi ile dayanışma gösterdim. Ve onlar da benim direnişimi ziyaret ettiler. Direnişimizin sesini duyurmak için kullandığımız araçlar suç unsuru gibi gösteriliyor.
Dosyaya suç delili gibi sunulan tapeler, evimden alınan eşyalar aslında benim hayatımda işim için direnmekten ve işi için direnenlerle gösterdiğim dayanışmadan başka bir şey olmadığını ortaya koymaktadır.
“ÇIPLAK ARAMAYA MARUZ BIRAKILDIK”
Gözaltına alındığında “Abla” lakaplı bir kadın polisin cinsel saldırı boyutuna varan işkencesine maruz kaldığını anlatan Şahin, sözlerini şöyle sürdürdü:
Bunun için ‘İnsanlık onuru işkenceyi yenecek’ sloganı attım, savcı işkenceye uğramamı sorgulayacağına bunu suç unsuru gibi dosyamıza koydu. Dün de bu duruşma için Kayseri’den Sincan 3 No’lu L Tipi Hapishanesi’ne getirildiğimizde çıplak aramaya maruz bırakıldık.
“DEFALARCA GÖZALTINA ALINDIK, İŞKENCE GÖRDÜK”
Tutuklu sanıklardan Acun Karadağ ise savunmasında şunları söyledi:
‘Tekli ringle gelmek istemiyorum’ şeklinde dilekçe vermeme rağmen tekli ringle getirildim. Dün Sincan 3 No’lu L Tipi Hapishanesi’nde çıplak arama işkencesine tabi tutulduk.
Direnişimizin masum hak arama eylemi olmaktan çıktığını söylüyor iddianame. Hak arama eylemi özü itibariyle masumdur. Ne zaman masum olmaktan çıkmış olabilir bir hak arama eylemi?
Defalarca gözaltına alındık, işkence gördük. Kesilen para cezaları iptal edildi, açılan davalardan beraat ettik. Eee ne olacak gördüğümüz işkencelere ilişkin davalar açılacak mı polislere? İçişleri Bakanı bu dosyayla işte bu suçlarını bastırıyor.
Mehmet Dersulu ve Nazan Bozkurt da savunmalarında suçlamaların asılsız olduğunu belirterek beraatlerini talep etti.
Avukat savunmaları ardından mütalaasını açıklayan iddia makamı tutuklu sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verilmesini istedi.
KARADAĞ’A TAHLİYE
Mahkeme, tutuklu sanıklardan Acun Karadağ’ın tahliyesine, Alev Şahin, Mehmet Dersulu ve Nazan Bozkurt’un tutukluluk halinin devamına karar verdi.
Davanın bir sonraki duruşması 5 Nisan tarihine ertelendi.