HABER MERKEZİ- Hakkari’nin Yüksekova ilçesine bağlı Kışla mahallesinde bulunan 75’inci Yıl Polis Karakolu’nun yakınlarında 2-3 Ekim akşam 22.00 ve 01.00 saatleri arasında iki şiddetli patlama meydana geldi. Patlama sonrası Kışla mahallesinden Orman mahallesine giden ve içerisinde özel harekât polislerinin bulunduğu zırhlı araca ateş açıldı. Yaşanan çatışmaların ardından bölge saatlerce ablukaya alındı. Polisler, patlamanın yaşandığı akşam karakolunun hemen yanında bulunan Adar ailesinin yaşandığı evi gerekçe göstermeden bastı. Evin kapılarını kırarak içeri giren özel harekât polisleri 6 saat kaldıkları evde; çocuk, yaşlı birçok kişiyi darp ederek işkence ve kötü muameleye maruz bıraktı. Ailenin, avukatları aracılığıyla Yüksekova Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunacak.
“OĞLUMA İŞKENCE YAPTILAR”
Olay gününün akşamı yemek yedikleri sırada polislerin evlerine baskın düzenlediğini belirten 87 yaşındaki Mehmet Adar, “Eve aniden baskın yapan polisler içeri girer girmez yemekten kalkarak kapıya yöneldik. O sırada oğlumun yere yatırıldığı ve ayakkabılarla birkaç polisin üstünde çullandığını ve dövdüklerini gördüm. Polisler oğlumu ters kelepçe yapıp darp ediyorlardı. Allah bu yaptıkları zulmü kabul etmesin. Karakolda ne zaman bir sıkıntı olsa evimizi basıyorlar. Evimiz karakolun dibinde 24 saat boyunca mobeseler tarafından evimiz izleniyor. Buna rağmen bize bunu yaptılar. Bize yapılan bu hukuksuzluğu ve işkenceleri kabul etmiyoruz” diye konuştu.
HASTANE DARP RAPORU VERMEDİ
Şiddete uğrayan oğlu ve torununun Yüksekova Devlet Hastanesine gittiğini ancak doktorlar tarafından darp raporu verilmediğini belirten Adar, “Hastanede bulunan doktorlar, darp izleri olmasına rağmen herhangi bir rapor vermedi. İlçe jandarmaya, darp edildiklerine dair başvuruda bulunmaya gittiklerinde ise, ‘Boşuna şikayetçi olmayın suçlu siz çıkarsınız’ diyerek torunumun ve oğlumun şikayetlerini almadılar” ifadelerini kullandı.
“HAKARET EDİP DARP ETTİLER”
Kadınlardan N.A, evlerine yapılan baskınında polislerin kapıyı parçalayıp içeri girdiğini söyledi. N.A. devamla şunları dile getirdi: “Aşağıdaki kapının sesi gelmesiyle özel harekatçıların evi basması bir oldu. Daha kapıyı açmamıza izin vermeden kapıyı kırarak içeri girdiler. Polisler daha içeri girmeden eşime, ‘yat yere’ diyerek ellerini ters kelepçe yapıp hakaretler eşliğinde darp etmeye başladılar. Eve saldıran yüzü maskeli polislerden biri, eşimin hiçbir şeyden haberi olmamasına rağmen, hedef göstererek darp edilmesine neden oldu.”
Polislerin içeriye çamurlu ayakkabılarla girip her yeri dağıttıklarını anlatan N.A, “Evde saatlerce arama yapmalarına rağmen hiçbir şey bulmadılar. Eşimin eli saatlerce kelepçeli kaldığı için morarmış ve şişmişti. Eşime uyguladıkları darpların izleri hala duruyor. Burada hiçbir şekilde can güvenliğimiz yok. Evimize arama izni bile göstermeden içeri daldılar. Patlatılan bombadan bizi suçlamaya çalıştılar ama evde saatlerce yaptıkları aramada tek küçük bir şey dahi çıkmadı” dedi.
Çocuklarının psikolojisi bozulduğunu söyleyen N.A, “Oğlum o günden beridir, uyuyamıyor ve konuşamıyor. Korkudan dili dönmüyor. Polisler, küçücük çocuğumu zorla bir odaya koyup, eşimle birlikte darp ettiler. Bize bunları yaşatanların yargılanmasını istiyoruz” dedi.
(MA)