İSTANBUL- Tutsak Partizan Müslüm Cevahir Vurucu’nun infazının yakılmasına ilişkin İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesinde basın açıklaması gerçekleştirildi.
Elazığ 1 Nolu Yüksek Güvenlikli Kapalı Hapishaneside bulunan Müslüm Cevahir Vurucu, 26 Ocak’ta koşullu salıverilme ile tahliye olması gerekirken kendisine tebliğ edilen İdare Gözlem Kurulu kararı ile tahliye olması engellenmişti.
Partizan Şehit ve Tutsak Aileleri tarafında düzenlenen basın açıklamasına HDP Milletvekili Züleyha Gülüm, Tutsaklarla Dayanışma İnisiyatifi, İnsan Hakları Derneği katılarak destek verdi. Beyoğlu’nda bulunan İHD’nin önüne basın açıklamasının yapılacağı saatte çevik kuvvet polisi yığıldı.
Partizan Şehit ve Tutsak Aileleri adına Vurucu’nun görüşçüsü Tuba Apaydın basın açıklamasını okudu.
‘TAHLİYESİ ENGELLENEN TUTSAKLAR DERHAL SERBEST BIRAKILMALIDIR’
Devletin içerde tutsaklara, dışarıda tutsak yakınlarına yönelik saldırılarının arttığı belirtilen açıklamada çeşitli işkence yöntemlerine başvurulduğu, son dönemde de infaz yakmalarıyla tahliyelerin engellendiği söylendi.
Vurucu’nun sürecine dair bilgiler aktarılan açıklamada “Vurucu, ailesi ile yaptığı son telefon görüşmesinde kurul karşısına çıktığını, burada güldüğü için kendisine ‘Neden gülüyorsun?’ şeklinde sorular sorulduğunu, görüşme tutanağına da görüşme esnasında güldüğü ve heyeti ciddiye almadığı şeklinde yazıldığını belirtmiştir. Ayrıca görüşme esnasında kendisine pişman olup olmadığı, bulunduğu hücrede neden kaldığı, neden psikoloğa çıkmadığı, neden cami hocası ile görüşmediği şeklinde sorular sorulduğunu, gözlem kurulu kararında kendisine 44,75 puan verildiğini, 0,25 puan nedeniyle iyi halli olarak değerlendirilmediği ve bu nedenle koşullu salıverilme ile tahliyesine engel olunduğunu aktarmıştır.” denildi.
Cami hocasıyla görüşmediği gibi gerekçelerle “iyi halli olmadığı”na yönelik değerlendirme yapılmasının hiçbir hukuki dayanağı olmadığı söylenerek temel hak ve özgürlükler arasında yer alan din ve inanç özgürlüğüne yönelik bir müdahale olduğu ve aynı zamanda ayrımcılığa da sebep olduğu belirtildi.
Vurucu’nun durumunun münferit olmadığı Ferit Orak, Şevket Bilici, Songül Bağatır, Ercan İşcan isimli tutsakların da son dönemde tahliyesinin engellendiği söylendi.
Son olarak Müslüm Cevahir Vurucu şahsında infazı yakılan tutsakların tahliye edilmesi gerektiği belirtildi.
‘BU HUKUKSUZ KARAR BİR AN ÖNCE GERİ ÇEKİLMELİDİR’
Basın açıklamasının ardından HDP Milletvekili Züleyda Gülüm söz aldı. Gülüm “İdare Gözlem Kurulları yasalaşırken birçok tartışma yürütmüştük. Aslında bu kurulların iktidarın kendi istediği şekilde karar alması için, tarafsız ve bağımsız olmayan kurullar olduğunu, tümüyle iktidar anlayışına yönelik kararlar alacağını; dolayısıyla bu kurumların yasalaşmaması gerektiği itirazını çokça beyan etmiştik. O zamanlar iktidar, ‘Hayır öyle değil, bu kurumlar cezaevinde kalanlar açısından bir denetleme mekanizması. Böyle bir sorun olmayacak’ demişti; ama bugün gelinen noktada hepimiz görüyoruz ki sadece Elazığ Cezaevi değil bütün cezaevleri için belli bir zeminde tutsakları cezaevinde, ceza süresi dolmasına rağmen tutmanın aracı haline geldi.” diyerek yargının tarafsız olmadığı için bu kurulların verdiği keyfi kararlara karşı verilen itiraz dilekçelerinden de sonuç alınamadığını belirtti.
Vurucu’nun infazının yakılmasıyla ilgili “Cevahir açısından da benzer bir durum yaşanıyor. Gerçekten karar inanılmaz. Neresinden bakarsanız elinizde kalabilecek bir karar. Din ve vicdan hürriyeti, hakların yok sayılması, özgürlüğüne kavuşması açısından çoklu ihlal olan bir durum.” dedi.
Başka bir tutsağın da çocuklarının isminin Zilan ve Asmin olduğu ve “ailecek örgütsel faaliyetlerine devam edecekler” denildiği için tahliyesinin engellendiğini söyleyen Gülüm, Kürt düşmanlığının geldiği noktaya dikkat çekti.
İktidar tarafından hapishanelere yönelik özel politikaların uygulandığını belirten Gülüm hapishanelere baskı uygulayarak dışarıya da gözdağı verilmek istendiğini söyledi. Bu uygulamalara karşı birlikte mücadele etme ve hapishanelere ses olma çağrısı yaptı.
Gülüm son olarak “Bu hukuksuz karar bir an önce geri çekilmelidir, Cevahir arkadaşımız özgürlüğüne kavuşmalıdır. Baskılarınızla, yok saymalarınızla, cezalarınızla yıldırabileceğinizi sanıyorsanız yanılıyorsunuz” diyerek sözlerini bitirdi.
‘BİZİM MÜCADELEMİZ BUNA SON VERECEKTİR’
Tutsaklarla Dayanışma İnisiyatifi adına söz alan Fatma Yıldırım 2021 yılından itibaren infaz yakmaların arttığını, keyfi kararlar verildiğini söyledi. Zindanlar mücadelesinin keskinleştiğini, devrimci tutsakların üzerindeki baskılara karşı da dışarda mücadele ederek son verileceğini belirtti. Yıldırım sözlerine “Bizim mücadelemiz buna son verecektir. Biz TDİ olarak bir dönem infaz yakmalarla ilgili kampanya gerçekleştirdik, topluma duyurmaya çalıştık. Önümüzdeki dönem de bu konuyu gündeme taşıyacağız.” dedi.
İHD sözcüsü de söz alarak bu hukuksuzluğun son bulmasını gerektiğini söylerek ortak mücadele çağrısı yaptı.