Oğlunun cenazesi kargoyla gönderilen tutsak Halise Aksoy’un sağlık durumu kötüye gidiyor.
Mezopotamya Ajansı’na konuşan avukat Necati Çiçek, müvekkilinin dosyasında somut delil olmadığını belirterek, tahliye edilmesi gerektiğini söyledi.
Diyarbakır merkezli soruşturma kapsamında 25 Nisan’da 21 ilde yapılan operasyonlarda gözaltına alınarak “örgüt üyeliği” iddiasıyla tutuklanan 56 yaşındaki Halise Aksoy’un sağlık durumu kötüye gidiyor. Dersim’de çıkan bir çatışmada yaşamını yitiren oğlu HPG’li Agit İpek’in cenazesinin kargoyla gönderilmesiyle hafızalara kazınan Halise Aksoy, tanık beyanları üzerine tutuklanarak Diyarbakır Kadın Kapalı Hapishanesine konuldu. Tansiyon, şeker, kalp ve diyabet ile birçok sağlık sorunu olan Aksoy’un, tutulduğu hapishanede hastaneye gitmesi de engelleniyor. Hadi Aksoy, kardeşinin sağlık durumunun kötüye gittiğini belirtirken, avukatı Necat İpek ise dosyada somut delil olmadığına dikkat çekerek, müvekkilinin tahliye edilmesi gerektiğini söyledi.
GÖZÜNÜ KAYBETME RİSKİ VAR
Ağabey Hadi Aksoy, kardeşinin var olan sağlık sorunlarının hapishane koşullarında kötüye gittiğini ifade ederek, şeker ve tansiyon sorununun gözüne vurduğunu ve daha önce iki kez ameliyat geçirdiğini aktardı. Aksoy, kardeşinin gözünü kaybetme riski olduğunu ve hapishane sürecinde iki kez hastaneye götürüldüğünü söyleyen Aksoy, “Cezaevi yönetimi hastaneye götürürken, ters kelepçelemek istiyor. Hasta olduğunu söylüyor. Gözyaşları da sürekli aktığı için sürekli silmek zorunda. O noktada yürürken bile görme şansı kalmıyor. Hastaneye gidip gelmesi de işkence noktasına geliyor” dedi.
Kaygılı olduklarını dile getiren Aksoy, “Hastalık yakasına yapışmış ve cezaevi koşulları kaldırmıyor. Neden tutuklandığı da anlamsız. Çünkü herhangi bir suçu yok. Şuan da neden cezaevinde tutulduğunu bilmiyoruz. Bir an önce serbest bırakılmalı. Çünkü hastalığı gerçekten kötüdür. Herhangi bir delil ve suç yok.” şeklinde konuştu.
KALP RAHATSIZLIĞI BULUNUYOR
Aksoy’un avukatı Necat Çiçek, müvekkilinin tutuklanmasında somut bir delilin olmadığını belirtere, dosyada hâlâ gizlilik kararı olduğunu, sadece açık tanık Ümit Akbıyık’ın beyanlarının olduğunu söyledi. Yaklaşık iki aşkın bir süredir tutuklu bulunan müvekkilinin 19 ve 23 Haziran tarihlerinde hastaneye kaldırıldığını aktaran Çiçek, “19 Haziran’daki hastane sürecinde kalp rahatsızlığı vardı. Aksoy kalp rahatsızlığından dolayı baya kötü olmuştu. Biz kalp krizi geçirme ihtimalini de değerlendirdik. Vekilin diyabet hastası olduğuna dair belgeleri de çıkardık. Sulh Ceza’ya itiraz ettiğimizde o belgeleri sunmuştuk. Ona rağmen tutukluluğun devamına karar verildi” diye anlattı.
‘İDDİANAME SONA BIRAKILDI’
Aksoy’un iddianamesinin hazırlanma aşamasında olduğunu aktaran Çiçek, “Savcı Aksoy’un önceden takipsizlik aldığı dosyaları da tek tek açmış. İddianame hazırlanıp, dosyanın içeriğini görmeyi bekliyoruz. Savcı bu hafta içinde açacağını söylemişti ama hâlâ açılmadı. Şuan da 45-50 kişi tutuklu ve iddianamesi hâlâ hazır olmayanlar var. Kadınların çoğunun iddianamesi hazır, sadece Aksoy ve kızı Mizgin’in dosyası bilerek sona bırakıldı” diye belirtti.
HER GÜN REVİRE GÖTÜRÜLÜYOR
Aksoy’un yıllardır devlet şiddetine maruz bırakıldığını, sağlık sorunları nedeniyle yaşamının hapishane koşullarına uygun olmadığını ifade eden Çiçek, “Halise Aksoy 56 yaşında, hastalığı da baya ilerliyor. Diyabetten kaynaklı yüzde 28 bir engellik durumu var. Bu süreçte Aksoy, cezaevinde kaldığı her gün revire gidip geliyor. Aksoy’un kızı ve 5 yaşındaki torunu Çiya da tutuklu. Aynı koğuşta tutuklular. Bu onu mental açıdan, psikolojik olarak çok yoruyor ve hastalığı gitgide ilerliyor” şeklinde aktardı.
Çiçek, iddianamenin tamamlanmasıyla birlikte yeniden tahliye edilmesi talebinde bulunacaklarını söyledi.
(MA)