Türkiye’de en zengin yüzde 10 tüm gelirin yüzde 54,5’ini alıyor

HABER MERKEZİ- Oxfam bugün Davos’ta gerçekleşecek olan Dünya Ekonomik Forumu için özel bir rapor yayınladı.

“Acıdan Kâr Etmek” ismini taşıyan rapor pandemi sırasında her 30 saatte bir yeni milyarderin (toplamda 573 kişi) ortaya çıktığını, buna karşılık her 33 saatte bir milyon kişi olmak üzere 263 milyondan fazla insanın aşırı yoksulluğa itildiğini ortaya koyuyor.

Oxfam’ın raporu milyarderlerin servetlerinin COVID-19’un ilk 24 ayında 23 yılın toplamından daha fazla arttığını ortaya gün yüzüne çıkartırken, milyarderlerinin toplam servetinin şu anda küresel GSYİH’nın yüzde 13,9’una eşit olduğunu söylüyor.

Dünya gelir adaletsizliğinde daha kötüye giderken Türkiye’nin konumu küresel seyirden çok da farklı değil.

Türkiye’nin gelir dağılımı göstergeleri, Oxfam’ın raporuyla paralel bir şekilde salgının başladığı 2020’den önceki yıllara göre olumsuz bir şekilde seyrettiği ortaya koysa da 2021’deki ufak bir miktar iyileşme dikkat çekiyor.

Buna rağmen gelir dağılımındaki bozulma son 12 yılın en kötü seviyesine ulaşmış durumda.

TÜİK’in geçtiğimiz günlerde yayınladığı Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması’nın sonuçlarına göre 2021’de Türkiye’de zenginlerin toplam gelirden aldığı pay düşmesine rağmen, “ciddi maddi yoksunluk” oranı geçtiğimiz yılla aynı durumda:

En yüksek eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert gelirine sahip yüzde 20’lik grubun toplam gelirden aldığı pay bir önceki yıla göre 0,8 puan azalarak yüzde 46,7’ye düşerken, en düşük gelire sahip yüzde 20’lik grubun aldığı pay 0,2 puan artarak yüzde 6,1’e yükseldi.

Eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert medyan gelirinin yüzde 60’ı dikkate alınarak belirlenen yoksulluk sınırına göre yoksulluk oranı 2021’de 0,6 puan azalarak yüzde 21,3 olarak gerçekleşti.

Ciddi maddi yoksunluk oranı; 2020’de yüzde 27,4 iken 2021’de 0,2 puan azalarak yüzde 27,2 olarak gerçekleşti. Sürekli yoksulluk oranı da bir önceki yıla göre 0,1 puan artarak yüzde 13,8 oldu.”

AB’DE EN ADALETSİZ ÜLKE

Gelir eşitsizliğini ölçme yöntemlerinden biri Gini katsayısı. Gini katsayısı 0 ile 1 arasında bir değer ve katsayı 1’e yaklaştıkça gelir dağılımının bozulduğunu gösterirken, 0’a yaklaştıkça da gelir dağılımının iyileştiğini gösteriyor.

TÜİK’in söz konusu araştırmasının sonuçlarına göre Gini katsayısı bir önceki yıla göre 0,009 puan azalış ile 0,401 olarak tahmin edildi.

Toplumun gelirden en fazla pay alan yüzde 20’sinin elde ettiği gelirin en az pay alan yüzde 20’sinin elde ettiği gelire oranı şeklinde hesaplanan P80/P20 oranı 8,0’dan 7,6’ya, gelirden en fazla pay alan yüzde 10’unun elde ettiği gelirin en az pay alan yüzde 10’unun elde ettiği gelire oranı şeklinde hesaplanan P90/P10 oranı ise 14,6’dan 13,7’ye düştü.

Dünya ülkelerinde gelir dağılımına bakıldığında ise Gini katsayısının genellikle 0,200 ile 0,500 arasında farklılaştığı görülüyor.

Avrupa Birliği (AB) İstatistik Ofisi’nin (Eurostat) 14 Mayıs’ta yayınladığı son verilere göre AB ülkeleri ile karşılaştırıldığında Türkiye, en yüksek Gini katsayısına sahip ülke.

AB’ye üye 27 ülke ortalamasında Gini katsayısı ise 0,30. En iyi ülkeler Slovakya, Slovenya, Çekya, Norveç ve Belçika olarak sıralanırken, Romanya, Letonya, Litvanya Bulgaristan ve Türkiye gelir eşitsizliği en fazla olan ülkeler olarak sıralanıyor.

TÜRKİYE’NİN EN ZENGİNLERİNİN SERVETLERİ

TÜİK verilerini Paris merkezli Inequality Lab’ın yayınladığı Dünya Eşitsizlik Raporu da doğrular nitelikte.

Aralık 2021’de yayınlanan son verilere göre Türkiye’de en zengin yüzde 10 tüm gelirin yüzde 54,5’ini alıyor. En yoksul yüzde 50’ye ise tüm gelirin yalnızca yüzde 12’si kalıyor.

Yine TÜİK verilerine göre 2021’de Türkiye’de yıllık ortalama hanehalkı kullanılabilir geliri yüzde 10,6 artarak 76 bin 733 TL olmuş durumda. Hanehalkı kullanılabilir fert geliri ise sadece 37 bin 400 TL.