HABER MERKEZİ- Adıyaman’da yapı denetiminden geçemeyip mühürlenmesine rağmen yeniden açılan ve depremde 65 kişinin ölümüne yol açan Grand Isias Otel’in enkazına ilişkin hazırlanan ilk rapor çıktı. Yapının inşasında büyük dere çakılları kullanıldığı belirlendi. Ayrıca, Bilal Erdoğan’ın yönettiği TÜGVA Adıyaman Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Ahmet Bozkurt’a ait olan Grand Isias Otel’in dosyasına gizlilik kararı getirildi.
Adıyaman’da 30’u rehber, 35’i Kuzey Kıbrıslı öğrenci, öğretmen ve velinin yaşamını yitirdiği Grand Isias Otel’in enkazına ilişkin, Doğu Akdeniz Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü öğretim üyelerinin yaptığı inceleme sonucu raporu yayımlandı. Raporda, “Bina alanında bulunan molozlar yakından incelenmiş ve beton kalitesinin bariz bir şekilde düşük olduğu, dere çakılı ve kumu kullanıldığı tespit edilmiştir” denildi.
DOSYAYA GİZLİLİK KARARI GETİRİLMİŞ
ETHA’nın haberine göre Doç. Dr. Mehmet C. Geneş, enkaz alanındaki incelemelerinin ardından Adıyaman Adliyesi’ne giderek Isias Otel’in soruşturmasını yürüten cumhuriyet savcısı ile görüştü. Savcı soruşturma başlatıldığını, bilirkişilerin gerekli tüm inceleme ve tespitleri yaptığını, altışar adet beton ve donatı numunesi alındığını söyledi. Raporda dosyaya gizlilik kararı getirildiği de kaydedildi.
RAPOR: BETON KALİTESİ BARİZ BİR ŞEKİLDE DÜŞÜK
Bununla birlikte raporda, “Bu yapının göçmesinin nedeni depremin büyüklüğü değil yanlış tasarım ve/veya imalattır” denildi. “Bina alanında bulunan molozlar yakından incelenmiş ve beton kalitesinin bariz bir şekilde düşük olduğu, dere çakılı ve kumu kullanıldığı tespit edilmiştir” denilen raporda şu ifadeler yer aldı:
“Dere çakıllarının büyüklüğüne bakıldığında, sıklıkla bu tür yapılarda kullanılacak betonlardaki maksimum tane boyutundan daha büyük oldukları, betondaki çakıl ve kum dağılımındaki granülometrinin iyi olmadığı, elle yapılan kontrolde kolaylıkla dağıldığı tespit edilmiştir.”
Raporda, “Temeli ve kolonları 5 kata göre tasarlanıp inşa edilmiş olan söz konusu binanın inşasının doğru yapılmadığı kanaati oluşmuştur. Kat artırımı yapılmasının ciddi bir hata olduğu ve binanın en düşük depremlerde dahi yıkılmasının mümkün olduğu kanaati olmuştur” ifadeleri yer aldı.