HABER MERKEZİ- Tutsaklarla Dayanışma İnisiyatifi, hapishanelerde artan hak ihlalleri ve yoğunlaştırılan tecride karşı Kadıköy’de basın açıklaması düzenledi. Düzenlenen basın açıklamasın yoğunlaşan tecride ve hak ihlallerine ilişkin bilgiler verildi. Açıklamada, İbrahim Kaypakkaya anmasının ardından gözaltına alınanlar hatırlatılırken, “Tutsak ailelerinden ve devrimcilerden ellerinizi çekin; gözaltılar derhal serbest bırakılsın” denildi.
Tutsaklarla Dayanışma İnisiyatifi (TDİ), hapishanelerde artan hak ihlallerini yaptığı açıklama ile protesto etti. Kadıköy’de bulunan Süreyya Operası önünde gerçekleşen açıklamaya devrimci ve demokrat kurumların yanı sıra Halkların Demokratik Partisi (HDP) Milletvekilleri Dilşat Canbaz Kaya, Musa Piroğlu ve avukatlar da katıldı. “İnfaz yakmalar, iletişim yasakları ve baskılar son bulsun” pankartı açan kitle, “Tecrit öldürür dayanışma yaşatır”, “Zindanlar yıkılsın tutsaklara özgürlük”, “İGözaltılar serbest bırakılsın” sloganları attı.
Hapishanelerdeki hak gasplarının iktidarın yönetme şeklini deşifre ettiğini ifade eden HDP Milletvekili Musa Piroğlu, hapishanelerdeki baskılarla birlikte sokağın sesinin de kısılmaya çalışıldığını dile getirdi.
‘TAHLİYELER ENGELLENDİ’
İnisiyatif adına açıklama yapan tutsak ailesi Hıdır Sabur, pandemi ile birlikte artan hak ihlallerine dikkati çekerek, pandemi bahanesi ile birçok hukuksuzluğun işlendiğini söyledi. Tutuklulara ağır koşulların dayatıldığını belirten Sabur, “Tecridi derinleştiren devlet bir yandan da tutsakların şartlı tahliye hakkını gasp etti. Gözlem kurulları aracılığıyla tutsaklara ‘pişmanlık’ dayatıldı. Görüştüğü, mektuplaştığı kişiler, okuduğu kitaplar, yazdığı dilekçeler, keyfi verilen disiplin cezaları ve ‘bağımsızlar koğuşuna geçip geçmeme dahi tutsağın ‘iyi halli’ olmadığına gerekçe olarak sunulup tahliyeler engellendi. Hapishanelerde her türlü baskı, tecrit, işkence ve kötü muamele uygulamalarını artıran devlet, infaz yakma politikası ile açık ki içeri girenin dışarı çıkamadığı, hukukun hiçbir biçimde işlemediği bir düzeni hâkim kılmaya çalışıyor” diye konuştu.
‘HASTA TUTSAKLAR ÖLÜME TERKEDİLDİ’
Bu süreçte hasta tutukluların durumunun daha da ağırlaştığına işaret eden Sabur, onlarca ağır hasta tutsağın sağlık heyetlerinden “hapishanede kalamaz” raporları çıkmadığı için ölüme terk edildiğini ifade etti. Sabur, “Hapishanelerde ağır hasta tutsaklar ölüme terk edilir ve diyet yemek dahi alamazken mafya liderlerinin hapishanelerde her türlü özel hizmet için sağlık kurullarından rapor çıkardıkları, istedikleri kişiyle görüşüp istedikleri yemekleri sipariş ettikleri ve hiçbir zaman kapılarının kilitlenmediği de açığa çıktı” diye belirtti.
‘TUTSAK AİLELERİNDEN VE DEVRİMCİLERDEN ELLERİNİZİ ÇEKİN’
Sabur, tutsaklara yönelik baskılar sürerken dışarıda gözaltı ve tutuklama saldırılarının yaşandığını belirterek, “İnisiyatifimizin kurucularından, tutsak yakını 68 yaşındaki İsmail Tepeli, Partizan’a yönelik gözaltı terörü kapsamında “suikast timi” gibi uydurma iddialarla Erzincan’daki evinden gözaltına alındı. İsmail amcamız, tutsaklar için mücadele veren ailelerimizden biridir. Devlet-mafya ilişkileri ortaya saçılırken hiç de yabancısı olmadığımız asılsız iddia ve düzmece kurgularla devrimcilere ve ailelerimize yönelik gerçekleştirilen operasyonlar bu kirli ilişkilerin üstünü örtmeye yetmeyecektir. Buradan bir kez daha ifade etmek istiyoruz ki; tutsakların mücadelesini vermek, Kaypakkaya’yı ve devrimci önderleri anmak suç değildir. Tutsak ailelerinden ve devrimcilerden ellerinizi çekin; gözaltılar derhal serbest bırakılsın” ifadelerini kullandı.