HABER MERKEZİ- Sosyal Haklar Derneği, Yargıtay 12. Ceza Dairesi’nin 3 üyesinin değiştirilmesinin ardından Soma katliamı sanıklar hakkında verilen ödül gibi cezaları Kadıköy Süreyya Operası önünde protesto etti.
HDP Milletvekili Musa Piroğlu ve çok sayıda siyasi parti ve demokratik kitle örgütü temsilcisinin destek için hazır bulunduğu eylemde, “ Kaza değil cinayet, unutma unutturma” yazılı pankart ile “Soma için adalet” dövizi taşındı. Sık sık, “Soma’yı unutma unutturma”, Soma’nın hesabı sorulacak” sloganı atılan eylemde, ilk konuşma Soma ailelerin avukatı Can Atalay tarafından yapıldı.
‘İŞÇİLERİN ÖLMESİNİ ÖNEMSİZ BİR AYRINTI OLARAK GÖRMÜŞLER’
Bundan 9 yıl önce 301 madenci işçisinin katledildiği Atalay, “301 işçi ekmeğini kazanırken göz göre göre ölüme gönderildi. Herkes o gün herkes unutursak kalbimiz kurusun demişti. Peki bugün 9 yıldır çevrilen dolaba, döndürülen filme gözünüzü kapatacak mısınız ?” sorusunu sordu.
Türkiye işçi sınıfının en önemli davalarından birisinin Soma olduğunu vurgulayan Atalay, yıllardır bir avuç insanın her şeye göğüs gererek adalet mücadelesini sürdürüp davayı buraya kadar getirdiğini kaydederek, “‘İşçiler ölürse ölsünler’ demişler. İşçilerin ölmesini önemsiz bir ayrıntı olarak görmüşler. Mahkeme bunu tüm açıklığıyla ortaya çıkartacakken mahkeme heyetini değiştirdiler. Yetmedi. Türkiye’nin bu adaletsizlik kriz koşullarında dahi Yargıtay 12. Ceza Dairesi burada, olası kasıtla insan öldürme var, dedi. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Yargıtay 12. Ceza Dairesi üyeleri değiştirilene kadar itiraz etmedi. Hatırlarsınız; 7 Haziran’dan 1 Kasım’a kadar Adalet Bakanlığı da yapan Kenan İpek’i getirdiler Hakimler Savcılar Kurulu’ndan Yargıtay 12. Ceza Dairesi üyeliğine. 5 üyenin 3’ünü değiştirdiler. O zaman kadar bekleyen utanmazlar, o tarihte itiraz ettiler. Bu 5 üye 5 iş günü içerisinde o kararı kaldırdı” diye konuştu.
‘ANT VE ŞART OLSUN HESAP VERECEKLER!’
Bu anlattıklarının ayrıntı değil, bu ülkenin geleceğine dökülen beton olduğuna işaret eden Atalay, bunun böyle devam edemeyeceğinin altını çizdi. Atalay, şöyle tepki gösterdi: “ Kenan İpekler ve onların arkasındaki siyasi iktisadi çete, bu memleketin geleceğine beton döküyor. Bu iş burada bitmez diyoruz her seferinde ama bu yetmez. Bu işin burada bitmeyeceğini Türkiye’nin her yerine yazalım, mühürleyelim. Bunlar yeniden yargılanacak. Türkiye’de en ucuz maliyet kalemi işçi canı olamaz. Türkiye kapitalizmi yoluna böyle devam edemez. Bugün bu suçu işleyenler ant olsun, şart olsun hesap verecek. Bu işi halinin altına süpüremeyeceksiniz. Hesap vereceksiniz, yargılanması gerekenler hakkıyla yargılanacak. Eğer Türkiye bir nebze demokratikleşecekse yolu Soma’dan, işçi sınıfından geçecek.”
‘DAVAYA SAHİP ÇIKIN’ ÇAĞRISI
Soma maden işçilerine omuz veren Kamil Kartal ise duyarlılık çağrısı yaptı.
Kamuoyu Soma katliam davasına sahip çıkmadığı taktirde sümen altı edildiğini ve yok sayıldığını belirten Kartal, “İnsanlar birer sayı haline dönüştürülüyor ve sanki öldürülmemiş gibi rakamlar konuşuluyor. Bunu Türkiye’nin diğer yerlerindeki iş cinayetlerinde de, yurtlarda yakılarak öldürülen çocuklarımızda defalarca şahit olduk. Ama Soma’da yürütülen toplumsal mücadele kadınların rolünün unutulmaması gerektiğini de ifade etmek gerektiğini söylüyorum. Bu mücadele emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi.
KABUL ETMİYORUZ!
Konuşmaların ardından Sosyal Haklar Derneği adına açıklamayı Soma davası avukatlarından Evren İşler okudu. 301 işçinin hayatını kaybettiği, 162 işçinin ise yaralandığı ve tarihin en büyük işçi katliamlarından birisi olan Soma Katliamı için görülen davasında sanıkların adeta aklandığını belirten Evren, süreci şöyle anlattı: “ Yargıtay 12. Ceza Dairesi, daha önce oybirliği ile verdiği 30.09.2020 tarihli kararı ile, öldürülen işçilerin olası kasıt ile öldürüldüğünü vurgulamış ve patron Can Gürkan’ın olası kastla insan öldürme suçundan 301 kez ayrı ayrı cezalandırılması gerektiğine hükmetmişti. Bunun üzerine Yargıtay 12. Ceza Dairesi’nin üç üyesi değiştirilerek, yerlerine getirilen üç yeni üyenin çoğunluk kararı ile bu tarihi karar bozuldu ve dosya tekrar ilk derece mahkemesine gönderilerek sanıkların bilinçli taksir hükümleri uyarınca cezalandırılması sağlandı. Yargıtay 12. Ceza Dairesi tarafından verilen bu son karar ile de, patron Can Gürkan hakkında verilen ve ‘neredeyse yatarı dahi olmayan’’ hapis cezası kesinleştirildi. Bugün bu dosya için özel olarak görevlendirilmiş olan üç üye hakim tarafından verilmiş olan bu karar, iş cinayetlerine dair yargısal içtihadın ve işçi sınıfı tarihin açısından en ileri yargı kararlarından birisinin gasp edilmesi demektir.”
Bugün Kenan İpek, Mustafa Yapıcı ve Fuzuli Aydoğdu isimli üç üye hakim tarafından verilen bu kararın, “Bize olası kasıttan ceza verirseniz Türkiye’de maden işletecek kimseyi bulamazsınız” diyen ve yargıya, ‘sermayeye teslim ol’ çağrısı yapan patron Can Gürkan’ın sırtının sıvazlanmak anlamına geldiğini kaydeden Evren, Yargıtay tarafından verilmiş olan bu karar ile, her yıl yüzlerce işçinin iş cinayetlerinde hayatını kaybettiği Türkiye’de sermaye sahiplerine, ‘siz rahat olun’ dendiğini vurguladı. Bu kararı kabul etmeyeceklerinin altını çizen Evren, sorumlular cezalandırılana kadar mücadelenin süreceğini duyurdu. (ANF)