İSTANBUL- Şahintepe Halk Dayanışmasının çağrısıyla toplanan mahalle halkı, “ranta izin vermeyeceğiz” dedi.
İstanbul Başakşehir’e bağlı Şahintepe Mahallesi’nde yaşayan insanlar, mahalledeki “kentsel dönüşüm” sürecini tartışmak için bir araya geldi. Şahintepe Halk Dayanışmasının düzenlediği toplantıya, mahalleyle dayanışma içerisinde olan avukatlar Gül Altay ve İsmail Kahveci, Şahintepe Halk Dayanışması üyeleri İbrahim Kabak ve Yasin Serindere katıldı.
Toplantıda “kentsel dönüşüm” adı altında uygulamaya sokulan rantsal dönüşümün nasıl engellenebileceği tartışıldı.
2020 Aralık İmar Uygulaması ile mahalle halkının rantçıların hedefi haline geldiğini belirten Yasin Serindere, “2020 Aralık İmar Uygulamasına iptal davası açıyoruz. Şimdi birçok komşumuz iptal davasını geçelim mahallemizde böyle bir imar uygulaması yapıldığından bile haberdar değiller. Biz de bu imar uygulamasının mahallemize etkilerini konuşmak için toplandık” dedi.
‘ORGANİZE BİR TALAN’
Belediyenin Kanal İstanbul güzergahındaki arsalarını, 2020 Aralık Ayı uygulaması ile şu anda “kentsel dönüşüm” başlattığı adalara taşıdığını aktaran Serindere, “Biliyorsunuz Başakkent A.Ş. mahallemizi talan eden şirket. Birçok ortağı var ve bu ortaklar belediyenin yönetim kurulu üyeleri aynı zamanda. Yıllarca Kanal İstanbul buradan geçecek denildiği için bölge değerlendi, birçok büyük emlak şirketi gibi belediye de bu bölgede arsalar topladı. Belediyenin yıllarca topladığı arsalardan bir kısmı da 1701 No’lu adadaydı. Belediye, yıllar boyunca topladığı bu arsaların, 2019’da Kanal İstanbul’un imar planının yapılmasının ardından kanal güzergahında kaldığını öğrendi. Dedi ki ne yapabilirim ve 2020 Aralık ayında yaptığı imar uygulamasıyla birlikte, 1701 No’lu adadaki arsalarını şu anda kentsel dönüşüm yetkisi aldığı 1542 No’lu adaya taşıdı. Yani Kanal güzergahında kaldığını anladığı an kendisine bir düzenleme yapıyor.
“Mahallenin iç kısımlarında yaşayan komşularımızın evlerinde, arsalarında kesintiler yapıldı. Bu kesintiler ise belediyenin boşalttığı adalara atıldı. Ve aradan 1 yıl geçtikten sonra bu komşularımız, bir bakıyor ki 2022 Ocak ayında, Hacımaşlı sürgünü olmuş. Yani Kanal İstanbul sürgünü, burası kanal güzergahında kalıyor denilmiş. Vatandaş daha tapusunda değişiklik yapıldığını bilmiyorken, değişikliğin ardından bir de taşınma yaşanmış. Yani mağduriyetler silsilesi. Açıkça söyleyelim bu organize bir talan.”
‘15 ARALIK 2020 İMAR UYGULAMASINA DAVA AÇACAĞIZ’
Yasin Serindere sözlerine şöyle devam etti: “Belediye 2022 Haziran ayında 7 adada kentsel dönüşüm için Bakanlıktan tam yetki aldı.
“Şu andan itibaren tehlikenin farkında mısınız? Tehlike artık kapımızı çalıyor. Bir sabah uyandığımızda evimize gelen bir muvafakatname ile kendi adamızda bir komşumuzun da belediye olduğunu, belediye ile ortak olduğumuzu görüyoruz. Şimdi belediye senin ortağınken sen burada kendi başına nasıl bir çözüm bulabileceksin?
“Zaten yaşadığımız kriz çok ağır, bir de evimizle ilgili yaşadığımız bu ihlaller var. Bakın neler yapacağız? Öncelikle 15 Aralık 2020’deki İmar Uygulamasına dava açacağız. 2000 tane komşumuz mağdur edilmiş ve birçoğumuz haberdar değil. Şu anda birçoğunuz kendi yaşadığı adadaki mağduriyetten bile haberdar olmayabilir.”
‘İPTAL DAVALARINI GECİKMEDEN AÇMANIZ GEREKİYOR’
Mahalledeki hukuk sürecinin örgütlenmesine katkı sunan Gül Altay, “Herkesin ayrı ayrı bu iptal davalarını açması gerekiyor. İptal davası nasıl açılır? Bu uygulama askıya çıktıktan sonra 60 gün içerisinde açılması gerekiyor. Şimdi askıya asılmış ve üzerinden epey bir zaman geçmiş. Şimdi siz bunlardan haberdar olmamışsınız. Aslında sizin haberdar olmamanız da bilinçli bir şey. Sizden gizlenmesi de bilinçli bir şey. Şimdi sizin mahallenizde bir imar planı yapılıyor. Sizin mahalleniz bu! Size sorulması, sizin fikrinizin alınması gerekmez miydi? Gerekirdi! Sizden gizlice yaptılar. Özellikle de pandemiye denk geldi ve haberdar olmadınız ve şimdi acı şekilde tek tek haberdar olmaya başladınız. Peki şimdi süreyi kaçırmış mı oluyorsunuz? Hayır olmuyorsunuz. Burada bir uygulama başlıyor. Biraz önce Yasin’in anlattığı gibi parsellerin taşınması, bölünmesi vs. bir sürü hukuka aykırı durum var.” dedi.
‘BUNUN PANZEHRİ ÖRGÜTLÜ OLMAKTIR’
Avukat Gül Altay’ın ardından söz alan Şahintepe Halk Dayanışması üyesi İbrahim Kabak, “Biz Hacımaşlı sürgününe karşı komşularımızı birer birer örgütledik. Değerli komşular, bunun panzehri örgütlü olmaktır. Karşımızdakiler çok örgütlü. Bütün her şeyi kullanabiliyorlar. Yani toplantılara katılalım mümkün olduğunca. Birbirimize selam verelim. Tanış olalım. Ben dün caddeye çıktığımda 10 kişiye selam veriyordum, bugün 40 kişiye selam veriyorum. Mahallemizi komşumuzu satmayalım, 3-5 tane uyanığın oyunlarına gelerek 30-40 yıllık birikimimizden vazgeçmeyelim” ifadelerini kullandı.
Soru cevap etkinliğinin ardından toplantı sonlandırıldı.