HABER MERKEZİ- Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) şube başkanları yaklaşan genel kurul öncesi ortak çağrı yaptı. 51 şubenin imzacı olduğu genel kurul 7-8 Mayıs tarihlerinde Ankara’da yapılacak.
PSAKD şube başkanlarının çağrısı şu şekilde:
“Ortaya çıkışı, toplumla buluşma yanları, Demokratik Alevi Hareketi içerisinde kapladığı yer ve Alevi toplumundaki karşılığı açısından değerlendirildiğinde bu topraklarda Cumhuriyetin ilanından sonraki dönemde, biz Alevilerin en önemli mücadele örgütü ve bizim göz bebeğimiz Pir Sultan Abdal Kültür Derneği siz dostlarımızın da bildiği gibi genel kurul sürecine girmiştir. Bizler açısından Pir Sultan Abdal Kültür Derneği, tarihsel birikimi ve ilkeleri korunarak, sonraki nesillere devredilmesi gereken önemli bir değer ve gelecek kuşaklara bırakacağımız tarihsel bir mirastır. Genel kurula bu temel belirleme ile hazırlanıyor, bu bilinçle genel kurul sürecini örgütlemeye çalışıyoruz.
Kuruluşundan günümüze kadar derneğimizin genel kurul süreçlerini değerlendirdiğimizde pek çok genel kurul ne yazık ki -büyük ölçüde- ‘seçimleri kazanmak’ üzerine kurgulanmıştır. Genel kurul süreçlerinde derneğimizin ve Alevi hareketinin toplumsal alanda verdiği mücadele göz önünde bulundurulmamış ve genel kurul süreçlerimizin doğru kurgulanmaması şubelerimiz ve üyelerimiz arasında ayrıştırıcı bir etkiye neden olmuştur. Genel kurullarımız şubelerimizin birlikte mücadele etme yanlarını zayıflatmıştır. Pir Sultan Abdal Kültür Derneğimizin ilkeleri yerine bireylerin yandaşlığı ve kafa kol ilişkileri öne çıkmış, yönetimlerde iktidar mücadeleleri derinleşmiştir. Derneğimizde oluşan yönetim krizlerinin önemli bir nedeni ne yazık ki, genel kurullarımızda öne çıkan ve egemen olan anlayıştır. Bireylerin siyasi kariyerleri için, kurumlarımızın basamak olarak kullanılması normalleştirilmiştir. Özetleyecek olursak seçimlerin kazanılması derneğimiz açısından örgütsel kayba dönüşmüştür.
“Bugün Pir Sultan Abdal Kültür Derneği üyeleri olarak yaşadıklarımızdan ders çıkarmalı; değişmeye, birlikte değiştirmeye açık olmalı ve hep birlikte sorumluluk almalıyız. Bizler de seçim takvimi belirlendiği günden beri bu duyarlılıkla hareket ediyor, örgütümüzde bulunan bütün farklı renkleri zenginliğimiz olarak görüyoruz. Tüm üyelerimiz ayrı ayrı değerlidir ve hepimize düşen görev, örgütümüzün sorunlarını hep birlikte tespit etmek ve bu sorunları hep birlikte çözme iradesi göstermektir.
“Geçmişten günümüze kadar Alevi toplumuna karşı uygulanan baskı, inkâr ve asimilasyon politikaları, bugün de artarak, farklı biçimlere bürünerek devam etmektedir. Siyasi olarak yeniden şekillendirilmek istenen toplumsal dinamikler ve bunun içinde önemli bir yer tutan biz Alevileri önümüzdeki dönem zorlu bir süreç beklemektedir. Bu nedenle Alevi toplumunun en önemli örgütlerinden biri olan Pir Sultan Abdal Kültür Derneğini bu süreç yakından ilgilendirmektedir. Derneğimizin asli siyasi görevlerinden biri, başta dernek üyeleri olmak üzere Alevi toplumunu bu sürece direnmesi için hazır hale getirmektir.
“Bir yandan merkezi iktidar, diğer yandan belediyeler, kurumlarımızı maddi yardımlarla susturmaya ve sisteme entegre etmeye çalışmaktadır. Derneğimize düşen görev ise entegrasyon ve aynılaştırma politikalarına karşı diğer Alevi kurumlarıyla ortak mücadele hattı örmektir. Alevi toplumu onu bugünlere getiren köklerinden beslenip dayanışma, ortaklaşma, paylaşma kültürüyle kendi kurumlarını inşa edecek, öz kaynaklarıyla var olan kurumları kalkındıracak ve onları büyütecek birikime ve inanca sahiptir. Mesele Alevi kurumlarının inşasında, kalkındırılmasında ve büyütülmesinde bu birikimi örgütleyip organize hale getirmektir. Derneğimize düşen bir diğer görev de budur.
“Yeni dönemi inşa ederken örgütümüzde kronik hale dönüşen sorunlarımızın, yönetememe krizlerinin tek tek bireylerden, yöneticilerden kaynaklanmadığını biliyor ve görüyoruz. Yani kişilere fatura edilen başarı ve başarısızlık hikayeleri bizi doğruya ulaştırmaz. Sorunun çözümünün, kişilerin bireysel niteliğinin önemini yadsımadan salt yönetici bireylerin değişimiyle olamayacağının farkındayız.
‘’Pir Sultan Abdal Kültür Derneğimizin gelecek iki yılını nasıl kuracağız?’’ sorusuna tüm yönleriyle birlikte yanıt bulmak hepimizin temel derdi olmalıdır. Alevi inanç ve öğretisine yönelik içten ve dıştan gelen sosyal, siyasal ve kültürel tahribatlara karşı aklın ve bilimin ışığında öğretinin özü ile buluşmak, bu doğrultuda çalışmak önümüzdeki dönem temel görevimizdir.
“Düşünceler, kurumsal ve genel olarak toplumsal amaçlarla buluştuğunda gelişir ve geliştirir. Örgütümüzün ihtiyacı olan şey düşüncede ortaklaşmış, kolektif olarak fikrini ve emeğini ortaya koyacak bireylerin hep birlikte emek vererek örgütümüzü ayağa kaldırmasıdır. Bu ihtiyaç, dün olduğu gibi bugünün de en acil ihtiyacıdır ve bir an önce karşılanmalıdır.
“Bireysel başarı ve başarısızlık kişinin yeteneğine mal edilirken, örgütsel başarı gücünü harekete katılan tüm bireylerin ortak bilgi ve yeteneğinden alır. Bugün Pir Sultan Abdal Kültür Derneğimiz, başarısız ise ya da eski itibarını yitirmiş ise burada hepimizin payı irdelenmelidir.
Örgütümüzde yöneticiler belirlenirken derneğimizin ve Alevi toplumunun ilkeleri, hayata bakışı ve ihtiyaçları yerine bireylerin mal varlıkları, örgütte kapladıkları alan, siyasi güçleri, onu listesine yazacak başkana yakınlık dereceleri gibi başlıklar değerlendirme ölçütü haline gelmiştir. Liyakati, yola bağlılığı, samimiyeti, bilgiyi, beceriyi ve birikimi baz almayan her türlü yaklaşım örgütümüze zarar vermiştir. Bizim için önemli olan örgütümüze zarar veren yaklaşımların dışında genel kurul sürecini örgütlemek; kimin başkan olacağından ziyade süreç sonunda derneğimizin ve Alevi toplumunun hangi kazanımları elde edeceğidir.
“Yaptığımız değerlendirme ile gelecek dönemi örgütlerken;
– Bugün kurumlarımızın varlık nedeni olan eşit yurttaşlık talebini bütünlüklü bir mücadele ile örgütlemek, derneğimizin temel görevi olacaktır.
– Pir Sultan Abdal Kültür Derneğinin Alevilerin otuz yıllık mücadelesinde derneği öncü güç haline getiren ilkelerine ve politikalarına dönmesinde çaba harcanacaktır.
-Devletin Alevi hareketini ‘’Eşit Yurttaşlık’’ talebinden uzaklaştırmak için kimi ihtiyaçları karşılayarak hedeflediği ‘’bağımlılık ilişkisine’ karşı mücadele edilecektir.
– İnancımızın üzerine oturduğu temel değerlerimiz asimilasyon saldırısı ile karşı karşıyadır. Bu durum tüm boyutlarıyla mücadelenin esasları haline getirilmelidir. Bunun için inanç alanımıza dair kurumlarımızın kendi iç hukukunu belirleyen kadroların öğretimize uygun bir işleyiş içinde hareket etmesi amacımız olacaktır.
– Örgütün mali konularda yaşadığı sorunlar çözüme kavuşturulacak derneğimizin mali yapısı günün ihtiyaçları da göz önünde bulundurarak yeniden yapılandırılacaktır.
-Alevi toplumunun ve derneğimizin güncel ihtiyaçları baz alınarak bir yıl içinde program ve tüzük kurultayını hedef olarak önümüze koymaktayız.
– Kurumumuzun siyaset ile olan ilişkisine dair tutumumuz, kuruluş felsefemize ve ilkelerimize bağlı bir yaklaşımla yeniden ele alınacaktır. Derneğimizin hiçbir siyasi yapının arka bahçesine çevrilmesine izin vermeyeceğiz. Verdiğimiz mücadele siyasal bir mücadeledir, bunun bilincindeyiz ancak verdiğimiz mücadele Alevi toplumunun tarihsel olarak verdiği mücadeleden, Alevi toplumunun temel ihtiyaçlarından, inancımızın ve kültürümüzün birikiminden ve ilkelerinden beslenerek kendi çizgisini yaratmalıdır ve yaratacaktır. Bizler bu konuda ısrarcıyız.
– Derneğimizin danışma kurulu karar organı olacak, bölge eş güdümleri daha güçlü ve işlevli hale getirilecektir. Danışma kurulumuza ilave olarak içinde sanatçıların, aydınları ve kendi alanında uzman kişilerin olduğu danışma meclisi oluşturulacaktır.
– Derneğimiz nitelikli kadro sıkıntısı yaşamaktadır. Alevi toplumu içinde hem derneğimizin hem Alevi toplumunun güncel ihtiyaçlarını karşılayacak yetişmiş insan gücü inanılmaz boyuttadır. Derneğimize düşen görev kendi toplumumuzdan nitelikli kadroları derneğimize kazandırmak ve aynı zamanda dernek içinde kadro yetiştirmek için çalışma başlatmaktır.
– Kadın ve genç insan örgütlenmesinde ve örgütlenen insanların derneğimizde aktif görevler almasında acil bir çalışma planlanacaktır.
– Derneğimizde, merkezin şubelerle, şubelerin şubelerle, şubelerimizin kendi bulundukları Alevi toplumu ile iletişim kanallarının sağlıklı bir biçimde yeniden organize edilmesi ve toplumsallaşması, kısaca, örgütümüzün Alevi toplumu ile yeniden buluşması hedeflenecektir.
“Genel kurula giderken kısaca belirttiğimiz sorunlarımızı çözmek, örgütümüzü hak ettiği niteliğe kavuşturmak, ancak birlikte emek vererek, ortak akıl, ortak mücadele ve irade ile sağlanacaktır. Bu nedenle örgütümüz, bölgelerden rızalık esasına dayalı olarak kendi GYK üyelerini seçmeli, genel kurul sürecinde ve sonrasında ortaya çıkartmaya çalıştığımız ortak iradeye katkı koymalıdır. Günümüzün sorusu ‘’Derneğimizin başkanı kim olacak?’’ değil, derneğimizi ayağa kaldıracak ortak iradeyi bir araya nasıl getireceğimiz ve bu iradeyi nasıl hâkim kılacağımızdır.”