HABER MERKEZİ- Türkiye ve T. Kürdistanı hapishanelerinde bulunan PKK ve PAJK’lı tutsaklar adına yazılı açıklama yapan Deniz Kaya, Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin sonlandırılması, hasta tutukluların serbest bırakılması ve tedavi edilmesi için uyarı amaçlı 3 günlük açlık grevine başlayacaklarını duyurdu.
Deniz Kaya tarafından yapılan açıklamada şöyle denildi:
“Büyük ve anlamlı bir yaşamın sahibi olma yolunda mücadelemizi yükseltirken, faşizmin her türlü saldırılarına karşın direnmekten bir an bile geri durmadığımız bilinmelidir. Hakikate ve özgürlüğe olan inancımız önünde engel teşkil eden her türlü gericiliğe karşı bir tavır sahibiyiz. Özgürlük savaşımında faşizme esir düşmüş olabiliriz, ama asla teslim olmadığımız mücadele tarihimizde aranmalıdır. Bizler Kürdistan ve Türkiye cezaevlerinde bulunan PKK ve PAJK’lı tutsaklar olarak AKP-MHP faşist ittifakın tüm işkencelerine karşı yıllarca direndik ve boyun eğmedik. Zindanlar üzerinden halkın tasfiyesini hesap eden faşizm 14 Temmuz direnişinde nasıl ki galebe çalmışsa bugün de galebe çaldıklarını bilmeliler. 14 Temmuz direniş çizgisinin takipçileri olarak her koşul ve şart altında değerlere bağlı kalmak kadar onu zafer çizgisinde başarıya taşımak ve halkın özgürlüğü için direnişi yükseltmek temel görev ve sorumluluğumuzdur.
“ÖNDERLİĞİMİZE YÖNELİK TECRİDİ ASLA KABUL ETMİYORUZ”
Önderliğimiz üzerinde gelişen eşsiz tecridin kodları faşizmin korkularında çözüldüğü böylesi bir anda hakikat ve özgürlük yanlısı olanların ‘kral çıplak’ deme cesaretini göstermelerinin zamanıdır. Ülkeyi diktatöryal sistemle faşist rejime sürükleyen Erdoğan hükümeti her türlü baskı ve talanı kendine meşru görmesinin yegane gerekçesi gelişen ve büyüyen sessizliktir. Bu nedenle kendine demokrat aydın entelektüel diyen herkesin bu sessizliği bozması gerek. Önderliğimiz İmralı zindanında ağır tecrit altında bir tutum, bir tavır ve bir ses sahibi olduğu bilinmelidir. Bizler 10 bini aşkın PKK ve PAJK’lı tutsaklar olarak önderliğimizle kenetlendiğimizi ve tecridi asla kabul etmediğimizi belirtiyoruz.”
‘HASTA YOLDAŞLARIMIZ TEDAVİ EDİLMEDİĞİ İÇİN YAŞAMINI YİTİRİYOR’
Hapishanelerdeki koşulların zorlaştırıldığı, baskı ve işkencelerin arttırıldığı belirtilen açıklamada, “Kamuoyunda özel savaş politikaları ile her şeyin üstünü kapatma istemi aslında aktif faşizmi gizleme çabalarıdır. Bizler esaret koşullarının hiç bir din, demokrasi, hak, hukuk ve özgürlük anlayışıyla alakasının olmadığını görüyor ve yaşıyoruz. Özellikle hasta yoldaşlarımızın tedavilerinin yapılmaması sonucunda yaşamını yitirmeleri tamamen bir insanlık suçudur. Son aylarda Nihat Baymış, Celal Şeker, Selahattin Aytek ve Koçer Özdal yoldaşlar; sağlık sorunlarının ciddi olması ve düzenli olarak tedavi edilmemesinden kaynaklı yaşamlarını yitirdiler.
UYARI AMAÇLI 3 GÜNLÜK AÇLIK GREVİ
Bugün yüzlerce yoldaşımızın ağır hasta olduğu raporlarıyla tescillenmiştir. Zindanda tutulmaları ve tedavilerinin yapılmaması açık bir cinayet türüdür. Bir dönem TC devleti faili meçhullerle hareket edip kendini meşrulaştırırken şimdi ise aleni bir şekilde zindanlarda bunu yapıyor, bu bir insanlık suçudur. Bu nedenle bizler AKP-MHP faşizminin tüm uygulamalarına karşı asla taviz vermeyeceğimizi ve direneceğimizi belirtiyoruz. Kürdistan ve Türkiye’de bulunan PKK ve PAJK’lı tutsaklar olarak önderliğimiz üzerinde tecridin kaldırılması ve hasta arkadaşlarımızın serbest bırakılması, tedavi edilmesi için uyarı amaçlı 12 Eylül’de başlatacağımız 3 günlük açlık grevi eylemine gireceğimizi belirtiyoruz. Tüm halkımızı ve insanlığı TC devletinin geliştirdiği faşist rejime karşı ses çıkarmaya ve direnmeye çağırıyoruz. Burada yaşamını yitiren tüm yoldaşlarımızı bir kez daha saygıyla anıyor ve anılarına bağlılık gereği mücadele ölçüsünü yükselteceğimizi belirtiyoruz.”