HABER MERKEZİ- Diyarbakır’ın Sur ilçesinde 2 Aralık 2015’te ilan edilen sokağa çıkma yasağı sürecindeki çatışmalarda yaşamını yitiren Hakan Arslan’ın kemikleri yedi yıl aradan sonra 29 Ağustos’ta babası Ali Rıza Arslan’a bir torba içerisinde teslim edilmişti. Arslan’ın cenazesi Erzurum’a götürülerek Karayazı ilçesine bağlı Çavuş köyünde defnedilmişti.
Oğlunun kemikleri teslim edilen baba cenazeyi almaya gitmeden önce askerler tarafından “kalabalık gitmemeli” yönünde uyarıldıklarını ve bu durumun cenazeyi defnedinceye kadar sürdüğünü aktardı.
Mezopotamya Ajansı’ndan Berivan Kutlu’ya konuşan baba, kendilerini yalnız bırakmak istemeyen kişilerden de cenazeyi almakta herhangi bir sorun yaşamamaları için yanlarında gelmemeleri için ricacı olduklarını paylaştı.
“Mezarı kazsınlar, karakol gelip kontrol edecek”
Cenazeyi almadan önce askerlerin kendisini çağırdığını aktaran Ali Rıza Arslan, şunları anlattı: “Askerler cenazeye kiminle gideceğimi sordu. Yeğenimle dedim. Yeğenimin ismini sordular. Zaten benim ismimi biliyorlardı. Hangi araç ve güzergahtan gideceğimi sordular. Güzergahı kendilerine ilettim. Daha sonra karakoldan bir kere daha beni aradılar. ‘Karakola uğra ondan sonra gidersin’ dediler. Karakolda bana ‘Ara (aileyi) gidip mezarı kazsınlar’ dediler. Ben de ‘Beş-altı saat yol gideceğim, yarın da beş altı saat yol döneceğim, oradan yola çıkınca arayıp mezarını kazmalarını söylerim’ dedim. ‘Hayır. Gidip kazacaklar ve ben de gidip göreceğim. ‘ dedi. Telefonla aradım (aileyi), ‘Gidin mezarı kazın karakol gelip kontrol edecek’ dedim. Gidip mezarı kazdılar, karakol geldi gördü, mezarın fotoğraflarını çekti.”