İSTANBUL- Munzur Çevre Derneği’nin de bileşeni olduğu Nükleer Karşıtı Platform “Nükleer Santral ve Savaş Ölümdür” başlıklı basın açıklaması yaptı.
Beşiktaş’ta Hakan Pastahanesi önünde buluşan Nükleer Karşıtı Platform bileşenleri: “Sinop halkı başta olmak üzere toplamın karşı çıktığı nükleer santrallere karşı 28 Mart günü Samsun’da yapılacak ÇED Yürütmeyi Durdurma Duruşması öncesinde “Sinop’ta Nükleer İstemiyoruz!” diyerek Sinop, Samsun ve Mersin’de eş zamanlı basın açıklaması gerçekleştirdi.
Nükleer Santral İstemiyoruz!
Munzur Çevre Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Sevil Doğan, Platform adına okuduğu basın açıklamasında:
“Sinop nükleer santral projesinin Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporuna karşı açılan davanın karar duruşması 28 Mart 2022 tarihinde Samsun’da görülecek. Dava öncesi bugün Sinop, Samsun, Mersin gibi yerel Nükleer Karşıtı Platformların yer aldığı illerde eşzamanlı olarak basın açıklaması gerçekleştiriyoruz.
“İstanbul’da ve diğer illerde alanlarda bir araya gelen nükleer santral karşıtları olarak, Samsun idare mahkemelerince atanan bilirkişilerin verdiği olumsuz görüşü ve ÇED sürecinde yaşanan hukuksuzlukları hatırlatmak ve Sinop Nükleer Santral projesinin derhal ve tamamen durdurulmasını istiyoruz.
“Biliyorsunuz, şimdiden 480 bin ağacın feda edildiği Sinop’taki nükleer santral projesi, Japonya’dan Mitsubishi Heavy Industries firmasının artan maliyetleri gerekçe göstererek Mayıs 2018’de çekilmesiyle bir anlamda sahipsiz kalmıştı. EUAS International ICC Merkezi Jersey Adaları Türkiye Merkez Şubesi buna rağmen ÇED sürecini devam ettirdi ve İklim Değişikliği Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ÇED olumlu kararı vermişti. Bu karara itiraz eden NKP bileşenleri, Sinop ve Ayancık belediyeleri ile çok sayıda demokratik kitle örgütü 2 Ekim 2020 tarihinde yargı yoluna başvurmuştu.
“Bu başvuru sonucunda mahkeme tarafından atanan Bilirkişi Kurulu’nun hazırladığı raporda; nükleer atıklara ilişkin bir çözümün sunulmadığı, yer seçiminin hatalı olduğu ve herhangi bir kaza durumunda tahliye işlemlerinin yapılmasının güç olduğu açıkça belirtilmiştir. Raporun sonuç ve kanaat bölümünde bilirkişi heyeti 24 ana başlıktan 18’inde, 102 alt başlıktan 90’ında olumsuz görüş bildirmiş. ÇED raporunun kabul edilemez olduğunu bu bilirkişi raporu açıkça anlatıyor.
“Bilirkişi raporu, Japon hükümetinin anlaşmadan çekildiği, İnceburun bölgesinde 480 bin ağacın mevzuata aykırı ve izinsiz olarak kesildiği, flora bakımından yapılan itirazların haklı olduğu, halk sağlığı, iş sağlığı ve güvenliği açısından ÇED olumlu kararının bilimsel esaslara ve mevzuata uygun olmadığı ve yaban hayatının korunması konusunda da kabul edilemez eksiklikler bulunduğuna dikkat çekiyor. Nükleer santralın kurulacağı bölgede, deprem, heyelan ve tsunami çalışmalarının yapılmadığı, ön güvenlik raporu başta olmak üzere çok sayıda eksiklik tespit edildiği de belirtildi.
“Sizlere, akıbeti belli olmayan Sinop nükleer santrali için 6 Şubat 2018’de yapılan halkın katılımı toplantısının da hukuka aykırı uygulamalara sahne olduğunu, Sinop halkının bilgilendirme toplantısının yapılacağı salona giremediğini, TOMA’lar ve polis barikatlarıyla erişimin engellendiğini de hatırlatarak sürecin başından sonuna kadar hukuksuzluklara dolu olduğunu tekrar tekrar belirtmek isterim.“
Nükleere Hayır!
“Çernobil ve Fukuşima’da yaşanan felaketler, Rusya’nın Ukrayna’ya açtığı savaşta hedef olan nükleer santrallar, Akkuyu’da Rus şirkete verilen ve elektrik faturalarına zam olarak yansıyacak yüksek alım garantisi, nükleere hayır diyenlerin ne kadar haklı olduğumuzu gösterdi. Ülkemizde ise mevcut hükümet, gerçeği yansıtmayan “yerli, milli ve temiz enerji” söylemi ile bir rant projesini daha hayata geçirmeye çalışıyor. Geleceğimizi korumak için acilen Akkuyu Nükleer Santral inşaatı durdurulmalı, Sinop NGS projesi de iptal edilmeli. Tüm yaşam savunucularını 28 Mart 2022 tarihinde Samsun İdare Mahkemesi’nde açtığımız davanın karar duruşmasında aramızda görmek istiyoruz.“ diye belirtti.