MLKP Kürdistan, Alişer Deniz Tugayı komutanlarından Zafer Aydın’ın Til Temir cephesinde çok sayıda çetenin cezalandırıldığı misilleme eyleminde ölümsüzleştiğini açıkladı. Açıklamada, “MLKP’nin çizgi devrimciliğine bağlı genç komutanlarından biri olarak ölümsüzleşti. Karadeniz’in soluğunu Kürdistan dağlarındaki direniş rüzgarlarıyla birleştirdi” ifadelerine yer verildi.
Alişer Deniz Tugayı komutanlarından Zafer Aydın (Dilşêr Rênas), Til Temir cephesinde çetelerin cezalandırıldığı misilleme eyleminde ölümsüzleşti.
MLKP Kürdistan yaptığı yazılı açıklamada, “Rojava ve Medya Savunma Alanları’nda Dilşêr Rênas adını alan Zafer yoldaşımız, Şehit Alişer Deniz Tugayı’nda komutan olarak görev alıyordu. Rojava devrim topraklarının Til Temir cephesinde, 7 Ağustos 2023 tarihinde Êrîşa köyündeki çetelere yönelik baskın eylemi esnasında fedai devrimciliğin çıtasını yükseltti. Eylem, 3 Ağustos’ta Qamişlo’da QSD güçlerine, 12 Haziran’da Kobanê’de doğrudan partimizi hedef alan SİHA saldırısında şehit düşen Yılmaz Behrareş yoldaşın intikamı olarak gerçekleştirilmişti” ifadelerine yer verdi.
Zafer Aydın’ın 6 çetenin cezalandırıldığı eylemin öncü saldırı kolunda yer aldığı, yanındaki QSD’li yoldaşıyla birlikte düşman mevzilerinin üstüne giderek, çetelere büyük bir bozgun yaşattığı belirtilen açıklamada şu ifadeler yer aldı:
“İlk önce yakın mesafeden el bombasıyla hedef alınan çetelerden hesap sormak için güçlü vuruşlar gerçekleştirdi. Zafer yoldaşımız, eylem esnasında yaralandı ve ölümsüzleşti.
“Kararlı, fedakar ve düşman kiniyle yüklü Zafer yoldaşımız, devrimin feda bölüğünde yer almanın bilinciyle hareket etti, savaştı. Til Temir’de işgal edilmiş devrim topraklarımızda düşman noktalarına yönelik çok sayıda eylemin keşfini gerçekleştirdi, koordine etti ve bizzat içinde yer aldı. Son eyleminde de hesap sorma kararlılığıyla düşmanın üzerine koştu. Suruç’un, Hesekê’nin, Kobanê’nin, Qamişlo’nun hesabını sormak için, ölümsüzlere bağlılığın kararlılığı ve düşmana öfkenin cesaretiyle hedef aldı düşmanını. Onurlu ve alnı ak biçimde toprağa düştü, ölümsüzler kervanına katıldı.
SURUÇ KATLİAMINDA YARALANDI
“2015 Nisan’ında partimiz ile tanışan Zafer yoldaş, katıldığı 1 Mayıs çalışmaları ile devrimci faaliyette yer almaya başlamıştı. Zafer yoldaşımız, faşist şeflik rejiminin besleyip büyüttüğü DAİŞ çetesinin 20 Temmuz 2015 tarihinde gerçekleştirdiği Pirsus (Suruç) katliamında oradaydı. 33 yoldaşını kaybeden Zafer yoldaşımız da bu saldırıda yaralanmıştı. Zafer yoldaşımız, mücadele hayatının dönüm noktası olan katliamın ardından hesap sorma bilincini yüklenmişti.
“KARADENİZ’DEN ROJAVA DEVRİMİNE UZANAN DEVRİMCİLİK”
“Yoldaşımız, parti üyeliğini geride kalan yıllarda bir onur nişanı olarak taşıdı. Türk bir ailenin çocuğu olarak büyüdü. Özgür, birleşik ve sosyalist bir Kürdistan için savaşmanın aynı zamanda kendi özgürlüğü için savaşmak olduğunun bilinciyle, Karadeniz’den yola çıkıp Rojava devrim topraklarına geçti. Burada aldığı eğitimlerin ardından, Kürdistan dağlarında bir gerilla olarak yer aldı. Yıllarca yer aldığı özgür Kürdistan dağlarında, Garê savaşına katıldı. Kaç kez ölümle burun buruna geldi. Ama, iradesi kırılmadı. Karamsarlığa kapılmadı. Bedeni yaralandı ama bilinci ve iradesi ışıldadı.
“Bir süre sonra, yeni işgal saldırılarına karşı devrimi savunmak için Rojava sahasına geçti. Şehit Alişer Deniz Tugayı’nda komünist bir savaşçı ve komutan olarak görev aldı. Kürtçe öğrendi. Arap savaşçılarla bağını güçlendirmek için Arapça öğrenmeye başladı. Yaşamda ve eylemde komutanlık görevlerine dört elle sarıldı. Düşmanın iç mevzilerine kadar sızma gerçekleştirilen eylemlerin ilk gönüllülerinden biri oldu her zaman. Tugayın şehit komutanları Serfîraz Nîdal ve Kemal Pîr’den devralınan sancağı onurla dalgalandırdı.
“Zafer Aydın yoldaşımız, savaş siperlerinde kaldığı dönem boyunca partimizin militanlık ölçülerini kendisinde cisimleştirmeye odaklandı. MLKP’nin çizgi devrimciliğine bağlı genç komutanlarından biri olarak ölümsüzleşti. Karadeniz’in soluğunu Kürdistan dağlarındaki direniş rüzgarlarıyla birleştirdi. Zafer Aydın yoldaşımıza ve tüm ölümsüzlerimize bir kez daha söz veriyoruz; sömürgeciliğe karşı mücadelemizi büyüteceğiz. Özgürlük ordusuyla sosyalizm için savaşmakta daha fazla ustalaşacağız. Faşist sömürgeci Türk devleti ve katil sürülerine karşı mücadelemizde asla ve asla tereddüde düşmeyecek ve hesap sormaktan geri durmayacağız.
Karadeniz’in emekçi halkına ve tüm asi çocuklarına sözümüzdür. Türkiye ve Kürdistan birleşik devrimi için, sınıfsız, sınırsız ve cins ayrımsız bir dünya için savaşacağız.”
(ETHA)