Her yıl 10 bin mevsimlik tarım işçisinin geldiği Yozgat’a bu yıl artan yol masrafları nedeniyle 5 bin işçi geldi. Çiftçiler üretimde zorlanırken yaşarken işçiler ise zorlu koşullarda çalışıyor.
İlkbaharla yorganını sırtlayıp, bindikleri kamyonların kasasında, minibüsler ve otobüslerle tarım alanlarında çalışmak üzere yola çıkan mevsimlik tarım işçilerinin sayısında bu yıl yol giderlerinin artması nedeniyle düşüş yaşandı.
Nisan ayının başlarında Yozgat’a göç eden aileler, tarım alanlarına yakın bölgelerde, İl Özel İdaresi’nce kurulan “tarım çadırlarına” yerleşip çalışıyor. Bu yıl önceki yıllara göre daha az tarım işçisinin geldiği Yozgat’ta bazı tarım çadırları boş kaldı. Çadırlara yerleşen tarım işçileri ise çadırların çok eski olmasının yanında, temiz su sorunu yaşadıklarını, bununla birlikte çadırların bulunduğu alanda tuvalet ve banyo konusunda sıkıntı yaşadıklarını bildirdiler.
“ÇALIŞAN AZ OLDUĞUNDAN DOLAYI TARLALAR OTLANIYOR”
Urfa Hilvan’dan gelen ve Yozgat’ın Yerköy ilçesinde tarım işçilerine çavuşluk yapan Davut Hatipoğlu, tarım işçilerinin bu yıl az gelmesi nedeniyle hem çiftçilerin hem de çalışanların zorlandıklarını söyledi. Hatipoğlu şöyle konuştu:
“Geçen sene 60 kişi getirdim, bu sene yol masrafından dolayı 25 kişi geldi. Burada su sıkıntısı var, çadır sıkıntısı var. Çadırlarımız plastiktir. Devlet getirdi ama bir seferliğine getirdi. 10 senedir, 15 senedir kullanılıyor. Artık amele yavaş yavaş gelmiyor. Çiftçiler de sıkıntı çekiyor biz de sıkıntı çekiyoruz. Bize su, çadır veya yol yardımı olursa daha iyi olur. Daha bol gelen olur. Çalışan az olduğundan dolayı tarlalar otlanıyor. Sıkıntı çekiyor çiftçiler, biz de sıkıntı çekiyoruz. Hayat pahalılığı var. İşçi Bulma Kurumu buralarda yok, sadece Adana’da var. Fiyatları devletin belirlemesi lazım, yevmiyeler 325 liraydı, 400 lira oldu. Adana’da 445 liradır. Kahramanmaraş’ta 500 liradır. Dengesiz oluyor. Çiftçilerle yüz yüze geliyoruz. İş Bulma Kurumu olursa her yerde, mevsimlik işçinin ücretini belirlerse daha iyi olur.”
Elektrik giderlerini çok yüksek olmasından da yakınan Hatipoğlu, “Abone yapmıyor hepsini bir adam ödüyor. İki kat, özel şirket gibi yapmış. Ayda 20 milyar veriyoruz 20 çadıra. Sadece çadırların aydınlatması için. Barınmada sıkıntılı. Çadırlarımız artık eski olmuş. Muşambadır, çok sıcaktır, tuvalet yok, banyo yok, seyyar banyo. Normalinde konteyner veya briket evlerde olabilir. Üstü saç olabilir, en ucuz malzemeden olabilir” dedi.
“DOĞRU DÜRÜST TUVALETİMİZ YOK”
Urfa Siverek’ten gelen tarım işçisi Mahmut Polat, “Doğru dürüst tuvaletimiz yok, banyomuz yok 5-6 ay burada kalıyoruz. Burada iki aile çalışıyoruz, çavuşla birlikte. Yol sıkıntısı var, çok pahalı. Minibüsü olmayan adam gelemez. Çalışıyoruz, şeker pancarından ayçiçek olsun bostanlarda çalışıyoruz. 10 senelik oldu çadırlar. Bir de su sıkıntımız var” diye konuştu.