HABER MERKEZİ- Yunanistan tarafından Türkiye’ye iade edilmeleri sonrası askerlerin aralarında bulunduğu 45 kişilik grubu Meriç Nehri’ne attığını öne süren Suriyeli sığınmacı, yaşadıklarını Mezopotamya Ajansı’ndan Diren Yurtsever’e anlattı.
5 kişinin yaşamını yitirdiğini belirttiği olaydan sağ kurtulan tanık, nehre atılmaları emri veren komutanın “güle güle” diyerek arkalarından el sallarken o anları video kayda aldığını söyledi.
Taliban’ın Afganistan’ı ele geçirmesiyle birlikte yoğun göç alan Türkiye’de, mülteci ve sığınmacılara yönelik artan ırkçı yaklaşım ve saldırılara dair tartışmalar sürerken, bu konuda dikkat çekici bir iddia ortaya atıldı. Bu iddia ise, Edirne’den Yunanistan’a geçtikten sonra Türkiye’ye iade edildikten 150 kişilik sığınmacı grubun içerisinde yer alan 45 erkeğin jandarma komutanının emri ile askerlerce Meriç Nehri’ne atıldığı yönünde.
5 kişinin yaşamını yitirdiği öne sürülen olay, nehre atılan sığınmacılar arasında olduğunu söyleyip, sağ kurtulan 24 yaşındaki Suriyeli sığınmacı Sad El Delil’in, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) İstanbul Şubesi’ne yaptığı başvuruyla kamuoyuna yansıdı.
Dernek tarafından konuya ilişkin yapılan açıklama sonrası Mezopotamya Ajansı’nın ulaştığı Sad El Delil, o gün yaşananları anlattı.
Ülkesi Suriye’de başlayan iç savaş nedeniyle 5 yıl önce ailesini yaşadıkları Deyrazor’da bırakıp, Türkiye’ye geldiğini dile getiren Delil, buradan da Avrupa’ya gitmeyi planladığını belirtti. Bunun için daha önce iki kez Yunanistan’a geçmeyi denediğini ancak başaramadığını söyleyen Delil, en son 23 Ağustos Pazartesi günü 150 kişilik bir sığınmacı grubuyla Edirne’den Yunanistan’a geçtiklerini paylaştı.
Delil, sonrasında yaşananları ise şöyle anlattı: “150 kişiydik ve Yunanistan’a 50-60 kişilik gruplar şeklinde geçtik. Ağırlıklı olarak Suriyelilerdik ama aramızda Afganistanlı, Filistinli, Mısırlı sığınmacılar da vardı. 23 Ağustos’ta 60 kişilik bir grupla Yunanistan’a geçmek istedik. Sınırına vardığımız zaman Yunan polisleri bizlere, ‘Neden buraya geldiniz?’ diye sordular. Biz de ‘Yunanistan’a geçiş yapmak istiyoruz’ dedik. Sınır polisi hemen bizi gözaltına aldı. Gece saat 03.00 civarında gözaltına alınıp, Salı sabahı saat 11.00’e kadar tutulduk. Daha sonra Türkiye’ye geri gönderildik. Edirne’ye geri geldiğimizde Türk jandarmalar bizi gördü ve yanımıza geldi. Aralarında ‘komutanım’ dedikleri biri vardı. O kişi bizlere, ‘Türk askeri Suriye’de şehit oluyor, sizde Avrupa’ya gitmeyi düşünüyorsunuz. Defolun gidin Avrupa’ya’ dedi.”
ERKEKLER VE 10 YAŞ ÜSTÜ ÇOCUKLAR NEHRE ATILDI
Jandarmanın daha sonra grupta yer alan kadınları ve 10 yaşın altındaki çocukları ayırdığını söyleyen Delil, kendisinin de içlerinde olduğu 45 erkek sığınmacının ise Meriç Nehri’ne atıldığını ifade etti.
Delil, “Komutan dedikleri kişi bizleri 5’erli halde suya atma emri verdi. Hatta yanındaki askerler, ‘komutanım yapmayalım’ dedi. Bizde ‘yapmayın içimizde yüzme bilmeyenler var’ dedik ama bizi dinlemeyip nehre attılar” dedi.
“BOĞULMA TEHLİKESİ GEÇİRDİM”
Gruptaki bazı kişiler olarak yüzerek karşı kıyıya geçmeyi başardıklarını anlatan Delil, şöyle devam etti: “Ben yüzdükten 10-15 dakika sonra boğulma tehlikesi geçirdim. Filistinli iki kişi kurtardı beni. Çocuklara da yüzme bilenler yardımcı oldu. Bir an önce yüzerek Yunanistan’a geçmek istedik. Çünkü kalsak bizi tekrar nehre atacaklardı. Benimle beraber yüzerek geçen 14 kişiydik. Diğerlerinden haberim yok. Yunanistan’a geçtiğimizde sınır polisi tarafından tekrar gözaltına alındık, 5 saat tutulduk. İç çamaşırımız hariç Yunan polisi bütün kıyafetlerimizi çıkardı. Bizi Türkiye’ye geri gönderdiler.”
“5 KİŞİNİN BOĞULDUĞUNU GÖZÜMLE GÖRDÜM”
Yüzme bilmeyenlerin ise akıntı bulunan nehirde boğulduğunu söyleyen Delil, 3’ü Suriyeli, 2’si Afganistanlı olan 5 kişinin boğularak yaşamını yitirmesine tanıklık ettiğini ifade etti. Delil, “5 kişinin boğulduğunu gözümle gördüm. Geri kalan kişilerden haberim yok. Kime ne oldu bilmiyorum. Biz yüzerek Yunanistan’a geçen 14 kişi geri geldik ama diğerlerinden haberim yok. Herkes kendi canının derdine düştü”
‘GÜLE GÜLE DİYEREK NEHRE ATTI’
Nehre atılmaları talimatı veren komutanın ceza almasını istediklerini ifade eden Delil, “Adını bilmiyoruz ama görsem tanırım. Benim gibi yaşananlara şahit olan başka kişiler de var. Her şeyi anlatırız. Yeter ki cezalandırılsın. Çünkü hayatını kaybedenlerin bir suçu yok. Ben ölümü gözümle gördüm. Artık Avrupa’ya gitmeyi düşünmüyorum. O komutan ayrımcılıkta bir zirveydi. Orada ‘bizi nehre atma İdlib’e gönder’ dedik ama o nehre attı ve video kaydı alarak gülümser bir şekilde el sallayıp, ‘güle güle’ dedi nehre atarken” diye anlattı.
Sadece savaştan kaçan sığınmacılarken yaşadığı o olaydan sonra artık geceleri uyuyamadığını dile getiren Delil, “Bize ölümü gösterdiler. Aynaya saatlerce bakıp acaba hala yaşıyor muyum diye soruyorum. Bir travma yaşattılar bize. Adalet yerini bulsun” dedi.