HABER MERKEZİ- Mamaklı kadınlar 8 Mart dolayısıyla düzenledikleri etkinlikte, “Direnenlerin isyanı isyanımızdır” dedi.
Ankara’nın Mamak ilçesindeki aralarında Yeni Demokrat Kadın’ın da olduğu kadın kurumları, 8 Mart dolayısıyla Tuzluçayır’da bulunan Ana Fatma Cemevi’nde etkinlik düzenledi. Kadınların, Feyzullah Çınar Parkı’nda yapmak istediği etkinliğe, polisin valilik izni olmadığı gerekçesiyle izin vermemesi sonucunda kadınlar Ana Fatma Cemevi’nde bir araya geldi. Etkinliğe izin vermeyen polis parkı ablukaya aldı.
Etkinlik salonuna “Mamaklı kadınlar pandemi ile derinleşen ekonomik krize ve arttırılan şiddete karşı 8 Mart’ta sokakları dolduruyor” yazılı pankart asıldı.
MÜZİK DİNLETİSİ
Etkinlik, demokrasi mücadelesinde yaşamını yitiren kadınlar için 1 dakikalık saygı duruşu ile başladı. Ardından müzik dinletisi ile devam etti.
Müzik dinletisinin ardından Ana Fatma Cemevi Eşbaşkanı Hülya Türkmen açıklama yaptı.
‘DİRENENLERİN İSYANI İSYANIMIZDIR’
Türkmen, tarihsel ve toplumsal mücadelenin kadınlar olmadan var olmadığını vurgulayarak, sömürü düzeni sürdükçe özgür koşullarda yaşayamayacaklarını belirtti. 129 kadın dokuma işçisinden devraldıkları bayrağı yükselttiklerine işaret eden Hülya, “Biz kadınlar bedenimize, emeğimize ve geleceğimize sahip çıkmak için birlikte mücadeleyi örmeliyiz. Göğün yarısı olan biz kadınlar mücadelenin de yarısı olmalıyız! Direnenlerin talepleri, isyanları bizim de taleplerimiz, isyanımızdır” dedi.
‘MÜCADELENİN PARÇASI OLMALIYIZ’
Türkmen sözlerini şöyle sürdürdü: “Nasıl ki; Kürt illerinde onlarca belediyeye kayyım atanmasıyla halkların iradesi yok sayılmıştır. Bugün de üniversitelere kayyım atanması da öğretim görevlilerinin, üniversite öğrencilerinin ve üniversite bileşenlerinin iradesi yine yok sayılmak isteniyor. Biz kadınlar olarak elbette bu tutumun karşısındayız ve karşısında olmalıyız. Hapishanelerde baskı, şiddet, tecrit, çıplak arama; dışarda devrimcilere karşı saldırı, ev baskınları gözaltı ve tutuklamalar sürerken. Ekin Wan’dan Gökçe Kurban’a mücadele yürüten kadınlara yöneltilen devlet şiddeti ve katliamlar, kadın bedenlerine ve ailelere işkenceler devam ettirilirken, direnişler, açlık grevleri sürerken biz kadınlar bunlara karşı nasıl sessiz kalabiliriz? Sokakta, hayatın her alanında dişe diş süren bir mücadelenin nasıl parçası olmayız?”
Hülya son olarak tüm kadınları 8 Mart’ta alanlarda olmaya çağırdı.
SEMAHA DÖNÜLDÜ
Hülya’nın konuşmasının ardından etkinlik semah gösterisiyle devam etti. Sonrasında ise 8 Mart tarihçesi üzerine hazırlanan sinevizyon izlendi.
Etkinlik, sinevizyon gösteriminin ardından sona erdi.