Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’ne (TMMOB) bağlı Maden Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu, Erzincan’ın İliç ilçesine bağlı Çöpler köyünde Kanada ve ABD menşeili Anagold Madencilik’in işlettiği Çöpler Altın Madeni Sahasında 13 Şubat’ta yaşanan göçük ile ilgili yazılı bir açıklama yayımladı.
İliç’te sahada yürütülen madencilik faaliyetlerine ilişkin bilgi ve belgelere ulaşılamadığı belirtilen açıklamada şunlara yer verildi:
“Altın elde etmek için siyanür içerikli çözelti prosesi uygulanan yığın liç hacminin yaklaşık 10 milyon m3’lük bir kısmının 800 metre kadar kaydığı resmi makamlarca ifade edilmiştir. Facianın üzerinden 7 günlük bir süre geçmiş olmasına rağmen halen akıntı altında kalan işçilerin maalesef yerleri tespit edilememiş ve kendilerine ulaşılamamıştır.
“Haber alınır alınmaz Odamızca oluşturulan heyet bölgeye ulaşmak için harekete geçmiş olup, 14 Şubat Çarşamba günü sabahı işletmeye ulaşmıştır. Erzincan Valisi tarafından verilen genel bilgilendirme brifingine katılım sağlanmış olup teknik konularla ilgili yetkili personel tarafından bir bilgilendirme sunumu yapılması talebimiz uygun bulunmamış, olay yerine girişimize ve inceleme yapmamıza izin verilmemiştir. Daha önce birçok olayda olduğu gibi İliç’te de şeffaflık ilkesine aykırı bir şekilde sahada yürütülen madencilik faaliyetlerine ilişkin bilgi ve belgelere ulaşılamamıştır.
“Yapılan inceleme ve elde edilen bilgilere göre, İliç ilçesinde işletilen altın madeninde 2010 yılında fiili altın üretim faaliyetlerine başlanmış olup, o tarihten bu yana üretim faaliyetlerinin sürdüğü vurgulanan açıklamada; “Sahada, kazı yöntemleri ile üretilen altın cevherini de içeren kayaç kırma-eleme işlemleri ile boyutlandırılarak yığın haline getirilmekte ve içerisindeki altın cevherini elde etmek amacıyla, siyanür kullanılarak yığın liçi işlemi ile altın kazanımı gerçekleştirilmektedir.”
“Üretime başlandıktan bugüne kadar sahada tek bir yığın liç alanı kullanılmakta olup, 2014 ve 2021 yıllarında hazırlanan ÇED Kapasite Artışı Projeleri ile yığın liç tesisi için de kapasite artışı talebinde bulunulmuş ve her iki talep de Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca uygun bulunarak onaylanmıştır. Projenin başlangıcında planlanan yığın liç alanı kapasitesi 34 milyon ton olup, 2014 yılındaki kapasite artışı ile 73 milyon tona, 2021 yılındaki kapasite artışı ile 85,3 milyon tona yükseltilmiştir.
“Söz konusu kapasite artışları sonucunda yığın liç alanının her biri 8 metre yükseklikte yaklaşık 34 basamaktan oluşan toplam yüksekliği ise 250 metreyi aşan devasa bir yüksekliğe ulaştığı belirtilirken “Meydana gelen facia bu devasa büyüklüğe ulaşmış olan yığın liç alanının sadece bir bölümünün doğu-batı yönünde çift taraflı kayarak akması sonucunda oluşmuştur. Kalan yığının da kayma riski bulunmakta olup arama-kurtarma çalışmalarını da riskli hale getirmektedir.
“Facianın meydana geldiği tarihten önce kaymanın yaşandığı alanda yarık ve çatlakların oluştuğu, iş güvenliği uzmanı ve çalışanlar tarafından işverene bu konuda bilgi verildiği resmi ağızlarca da doğrulanmış olmasına rağmen sahanın tamamen tahliye edilmediği, liç yığını akıntısı altında kalan 9 işçinin hayatının riske edildiği anlaşılmaktadır.
“Yığın liçi uygulamalarında en önemli hususlardan biri yığının stabilitesinin ve duraylılığının sağlanmasıdır. Stabiliteyi etkileyen en önemli faktörler ise yer seçimi, yığın liç alanı tasarımı, mevsimsel koşullar ve sıvılaşmanın önlenmesidir. Çöpler altın madeninde yaşanan faciada, her iki kapasite artışı ile yığının yüksekliğinin devasa boyutlara ulaştığı, stabilitenin ve duraylılığın sağlanmasının oldukça zorlaştığı çok açıktır.” ifadelerine yer verildi.
Faciadan sonra sahada yürütülen arama-kurtarma çalışmalarında yine AFAD ekiplerinin olduğu belirtilen açıklamanın devamında; “İkinci bir kayma riskinin bulunması arama-kurtarma faaliyetlerinin madencilik faaliyetleri konusunda herhangi bir mesleki tecrübesi ve uzmanlığı bulunmayan kişilerce yürütülmeye çalışması arama-kurtarma çalışmalarının sağlıklı bir şekilde yürütülmesini engellemektedir.”
“Bir kez daha uyarıyoruz; Madencilik alanında uzman bir kuruluş olan TMMOB Maden Mühendisleri Odasının, ticari sır ve benzeri gerekçelerle olay mahallinde inceleme yapmasının engellenmesi, bazı gerçeklerin kamuoyundan saklanması olasılığını düşündürmektedir. Kamuoyunu yakından ilgilendiren her durumda Odamızın teknik inceleme hak ve sorumluluğu tanınmalı, böylece kamuoyunun doğru bilgilendirilmesinin yolu açılmalıdır.” denildi.
(HABER MERKEZİ)