HABER MERKEZİ- Ulusal çaptaki protestolar, 22 Ekim’de hükümetin benzin, sigara ve internet aramaları vergilerini yükselteceğini duyurduktan sonra patlak verdi. Protestolar, 29 Ekim’de Başbakan Saad Hariri’nin istifasına rağmen son bulmadı ve geçen haftasonundan bu yana başka bir aşamaya evrildi.
Egemen sınıflarda yolsuzluk gitgide artarken Lübnan halkındaki işsizlik, yoksulluk ve kötü koşullar da artmaya devam ediyor. Ülkede genç işsizlerin oranı 37% iken genel işsizlik 25% seviyesinde. Su kaynakları bile özel ve içme suyu gün geçtikçe pahalılaşıyor. Ayrıca ülkede tüm gün elektrik sağlanamıyor.
Saad Hariri liderliğindeki koalisyon hükümeti genel vergilendirmede kemer sıkma politikalarına gitmiş ve Avrupa Bankası ile Dünya Bankası’ndan 10.2 milyarlık kredi almıştı. Halkın içinde bulunduğu kötü koşulların, emperyalist güçlerin, özelde de ABD ve AB emperyalistlerinin sömürü ve baskı düzeninin bir ürünü olduğunu söyleyebiliriz. Bu bağlamda Lübnan halkının ayaklanmalar boyunca ilk hedefinin, Dünya Bankası ve Avrupa Bankası’nın çıkarlarına hizmet eden yerli uşaklar olduğunu söyleyebiliriz.
Polis ve ordu halkı şiddetle bastırmaya çalışıyor. Yüzlerce eylemci ve 20 polis gösterilerde yaralandı. Polis eylemcilere karşı biber gazı ve tomalarla saldırırken halk barikatlar kurup polise taşla karşılık veriyor.
Kaynak: https://www.newepoch.media/single-post/2019/12/19/LEBANON—People-rise-up-against-corruption-price-rise-and-bad-conditions