Ocak ayı içerisinde ölümsüzleşen enternasyonal proletaryanın ustalarından Lenin ve Alman burjuvazisi tarafından katledilen komünist önderlerden Rosa Luxemburg ile Karl Liebknecht anısına her yıl düzenlenen LLL (Lenin, Luxemburg, Liebknecht) yürüyüşü, 14 Ocak 2024 Pazar günü Berlin’de binlerce kişinin katılımıyla gerçekleştirildi. Yürüyüşe yönelik polis saldırısında onlarca kişi yaralandı.
Yürüyüşte Siyonist İsrail’in saldırganlığı sonucu katliama uğrayan Filistin ulusunun haklı direnişine enternasyonal destek ve dayanışma mesajları ile Büyük Sosyalist Ekim Devrimi önderi Lenin’in ölümünün 100. yılında emperyalizme karşı mücadelede, devrimci komünist fikirlerinin bugünde sosyalizm mücadelesine yol göstermeye devam ettiği şiarlarının haykırılması ön plana çıktı.
Yürüyüşte Partizan ve ROTER BUND ortak kortej oluşturarak ortak pankartlarla yürüdü. Norveç ve Malta’dan Maoist devrimcilerin de yer aldığı Partizan ve ROTER BUND kortejinde taşınan pankartlar, yapılan devrimci konuşmalar ve taşınan Filistin bayrakları polisin dikkatini çekip saldırı gerekçesi yapıldı.
Partizan ve ROTER BUND ortak kortejinin hemen önünde yürüyen Filistin Kortejinden konuşmacının polis tarafından gözaltına alınması, yürüyüş bekletilerek protesto edildi. Yaklaşık 30 dakika yürüyüş devam ettirilmedi ve gözaltına alınanların serbest bırakılması için sloganlar atıldı. Alman polisinin baskısı, saldırısı ve genel olarak Alman devletinin son süreçlerde artan saldırganlığını teşhir eden konuşmalar yapıldı. ROTER BUND kortejinde yapılan bu konuşmaların içeriği polisin saldırılarını artırmasına sebep oldu. Yürüyüşün devam etmemesiyle kortejin ön kısımlarında yürüyen devrimci demokratik güçler de gözaltıları protesto etmek için geri yürüyüp Partizan, ROTER BUND ve Filistin Kortejinin yanına gelerek dayanışma gösterdi. Ardından polis biber gazı ve coplarla kitleye saldırdı.
Devrimci güçlerin karşı koyuşu ve direnişiyle polisle kitle arasında arbede yaşandı. Saldırı sonucu Partizan ve ROTER BUND faaliyetçilerinin de olduğu 16 civarında devrimci yaralandı. Polisin gözaltına alıp ağır işkence ve şiddet uyguladığı devrimciler hastanelere sevk edildi.
Yürüyüş tüm baskı ve engellemelere rağmen devam etti. Yürüyüş, komünist önderlerin anıt mezarlarına karanfillerin bırakılmasıyla sona erdi.
(AVRUPA)