Diyarbakır İnfaz Hâkimliği, Kürtçe savunma yapan tutsakları “savunma yapmaktan vazgeçmiş ve susma haklarını kullanmış” saydı.
Diyarbakır 2 No’lu Yüksek Güvenlikli Kapalı Hapishanesinde 25 Ağustos’taki sabah sayımı sırasında A-23 numaralı koğuşa giren hapishane personelleri, koğuşta kalan İbrahim Zeren’den yere serili olan battaniyeyi “güvenlik zafiyeti oluşturduğu” gerekçesiyle kaldırmasını istedi. Zeren ise “güvenlik zafiyetini oluşturduğu düşünülen eşyaların personel tarafından kaldırılmasının doğru olacağı” şeklinde yanıt verdi.
Bunun üzerine Hapishane 1’inci Müdürü, “Kaldırın diyorsam kaldıracaksınız. Burada ne talimat verirsek gerçekleştireceksiniz” diyerek bağırmaya başladı. Yine müdürün talimatıyla Zeren “müşahede odası” diye tabir edilen tekli hücreye götürüldü. Zeren’nin götürülmesi sırasında diğer tutsaklar, “Baskılar Bizi Yıldıramaz” sloganı atarak duruma tepki gösterdi.
BİR AYLIK İLETİŞİM CEZASI
Olaydan sonra hapishane idaresince başlatılan soruşturma kapsamında savunmaları alınan tutsaklar, arkadaşlarının maruz kaldığı baskıya karşı duruma tepki gösterdiklerini belirtti. Hapishane idaresi soruşturma sonucunda, “gereksiz yere marş söyleme ve slogan atma” gerekçesiyle 49 tutsağa 1 ay süreyle “haberleşme veya iletişim araçlarından yoksun bırakma” cezası verildi.
KÜRTÇE İÇİN TERCÜMAN ÜCRETİ İSTENDİ
Tutsakların itirazı üzerine karar, Diyarbakır İnfaz Hâkimliği’ne taşındı. Diyarbakır 3’üncü İnfaz Hâkimliği’nde görülen duruşmada bir kısım tutsak hazır edilirken bazıları ise Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla duruşmaya bağlandı. 49 tutsak, savunmalarını Kürtçe yapmak istediklerini dilekçe ile ya da sözlü olarak hâkimliğe sundu. Ancak hâkim, tercüman ücretinin ödenmesi durumunda Kürtçe savunmaya izin verileceğini belirtti. Talep edilen tercüman ücretini ödemeyeceklerini söyleyen tutsaklar, Kürtçe savunma taleplerinde ısrar etti.
“SUSMA HAKKINI KULLANMIŞ” SAYDI
Tutsakların kendilerine yöneltilen sorulara Kürtçe yanıt vermeleri üzerine hâkim, tutsakları “savunma yapmaktan vazgeçmiş ve susma hakkını kullanmış” saydı. Yaşanan olay tutanağa şu ifadelerle yansıdı: “Hükümlü cevaben: Kürtçe savunma yapmakta ısrar etti ve tercüman ücreti ödemeye ilişkin herhangi bir beyanda bulunmadığından bahisle hükümlünün savunma yapmaktan vazgeçmiş ve susma hakkını kullanmış sayıldı.”
DURUŞMAYI SONLANDIRDI
Hâkim, SEGBİS üzerinden duruşmaya bağlanan Ramazan Yılmaz ve Mustafa Kutay adlı tutsakların Kürtçe savunma yapmak için talimat verdiğini iddia ederek duruşmayı sonlandırma kararı aldı. Yılmaz ve Kutay’ın diğer tutsaklara tercümansız konuşmamaları yönünde direktif verip “örgütsel tavır sergilediğini” öne süren hâkim, her iki isim hakkında disiplin cezası verilmesi talebiyle ilgili mercilere bildirimde bulunulmasına karar verdi. Bir sonraki duruşma diğer tutsakların beyanları alınmak üzere 18 Ekim’e ertelendi.
(HABER MERKEZİ)