T. Kürdistanı’nda 8 Mart: “Baharı da barışı da kadınlar getirecek”

HABER MERKEZİ- 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde Kürdistan’ın birçok bölgesinde kadınlar sokağa çıkarak Efrin işgaline, şiddete, tacize, çocuk istismarına ve ulusal sömürüye karşı barışı, eşitliği, özgürlüğü haykırdılar.

AMED

Dicle Amed Kadın Platformu (DAKAP) çağrısıyla Amed 5 Haziran (İstasyon) Meydanı’nda 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü mitingi gerçekleştirildi. Yüzlerce kadının mitinge geldiği Amed’de barış talepleri öne çıktı. Sabah saatlerinden itibaren miting alanına çıkan tüm yollar zırhlı araçlar ve bariyerlerle kapatıldı. Yoğun önlemlerin alındığı miting alanına kitle 3 noktadan alındı. Alanda halay ve zılgıtlar eşliğinde slogan atmaya devam eden kadınların büyük coşkusu dikkat çekti. Miting alanına giren herkesi didik didik arayan polisler, kadınların yanlarında getirdikleri birçok eşyayı içeri sokmalarına izin vermedi.

Alanda, “Baharı da barışı da kadınlar getirecek”, “Şiddete, tacize, tecavüze, çocuk istismarına son”, “Hebûna jinê hebûna jiyanê ye” pankartları asıldı. Basın mensupları da saatin 12.00 olmasıyla birlikte protokol kapısından alana alındı. Ancak gazetecilerin kalemle alana girmesine izin verilmedi.

“Savaş kararını alan erkeklere karşı kadınlar el ele vermeli”

HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, “Kadınlar her türlü baskıya, şiddete rağmen özgürlük, eşitlik ve varış mücadelesini her gün güçlendirerek alanlara çıkıyor. Bu ülkeye özgürlüğü getirecek yine biz kadınlarız o yüzden bu mücadele her türlü baskıya rağmen sekteye uğramamalı. Ev ev dolaşıp jin jiyan azadî demeliyiz” dedi.

Buldan, “Afrin’e savaş açarken orada yaşayan kadınların, çocukların, evladı askere giden annelerin vebali üzerinedir. Bu ülkede hiç bir anne evladını toprağın altına koymamalı. Savaş kararını alan erkeklere karşı biz kadınlar el ele vermeliyiz” dedi.

Konuşmaların ardından Sur Ritim Grubu, Nurcan Değirmenci ve Mizgin Tahirî sahne aldı.

Van’da renk cümbüşü

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla Vanlı kadınlar, Ahtamara Kadın Platformu çağrısıyla Musa Anter Barış Parkı’nda miting gerçekleştirdi. Rengarenk kıyafetlere büründükleri görülen kadınlar, miting alanını adeta renk cümbüşüne çevirdi.

Ellerinde “Bu nikah kıyılamaz”, “Jin jiyane, jiyanê nekûje”, “Vardık, varız, var olacağız” dövizleri taşıyan kadınlar, sık sık “Jin, jiyan, azadî” ve “Bijî berxwedana jina” sloganları attı.

Mitinge, HDP’li Milletvekilleri Dilan Dirayet Taşdemir ve Bedia Özgökçe Ertan da katıldı. Miting, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Sözcüsü Besime Konca, Kamu Emekçileri ve Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Eş Genel Başkanı Aysun Gezen’in konuşmalarıyla başladı.

KESK Eş Genel Başkanı Aysun Gezen, esnek ve güvencesiz bir yaşamla kadınların eve kapatılmak istendiğini ifade ederek, “Bunlar emeğimizi daha çok sömürmek istiyorlar. AKP kadınları daha çok merdiven altında çalışan işçiler olarak görüyor. Bu ülkede eşitliğin ve özgürlüğün sürdürülmesi için kararlı bir mücadele veriyoruz. OHAL 19 aydır devam ediyor. Kadınlar ve halklar OHAL’i artık istemiyor” dedi.

 

 

Antepli kadınlar: Emek, eşitlik ve barış hakkımızın peşindeyiz

8 Mart Antep’te Demokratik Kadın Platformunun Yeşilsu Meydanı’nda düzenlediği basın açıklamasıyla kutlandı. OHAL yasakları nedeniyle iki yıl aradan sonra ilk kez sokakta 8 Mart’ı kutlayan kadınlar, açıklamadan sonra da halayları ve sloganlarıyla uzun süre alanı terk etmedi. Barış ve özgürlük taleplerinin öne çıktığı sloganlar arasında OHAL ve KHK’lere de tepkiler yer aldı.

Batman

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Batman Kadın Meclisi’nin çağrısıyla kadınlar 16 Mayıs Stadyumu’nda bir araya geldi. 7’den 70’e kadınların rengarenk yöresel kıyafetleri ile doldurduğu alan TJA, HDP ve DBP bayrakları ile süslendi. Mitinge, HDP Eski Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay, milletvekilleri Saadet Becerikli ve Ayşe Acar Başaran’ın yanı sıra barış anneleri beyaz tülbentleriyle katıldı.

HDP Milletvekili Saadet Becerikli, AKP iktidarı boyunca kadın cinayetlerinde yüzde bin 400 artış olduğuna dikkat çekerek “Kadınlar, mücadeleleri sonucu bugün birçok hakka sahip. Ama bugün AKP bu hakları kadınların elinden almak istiyor. Kadınlar oldukça özgürlük mücadelesi ve kadınların hakları var olacaktır. Bugün AKP savaşı kutsuyor. Cinsel istismarı ve kadın cinayetlerini durdurmak için bir şey yapmak yerine barışı savunanları cezalandırıyor. Başta Batmanlı kadınlar olmak üzere bölgede yaşayan kadınlar ölümün kan ve gözyaşı olduğunu biliyor. O yüzden kadınlar var oldukça barışı savunmaya devam edecek” şeklinde konuştu.

Serpil Kemalbay ise konuşmasında, Kürt kadınlarının yıllarca direngenliği ile Türkiye halklarına demokrasi mücadelesi armağan ettiğini vurguladı. Kemalbay, “İşte bu direniş mirası ile bugün birlikte hareket ediyoruz. HDP bir kadın partisidir ve kadınlar var oldukça tek adam rejimi var olamayacak. Sizin mücadeleniz, bizim mücadelemiz yani hepimizin mücadelesi tek adam rejimini yıkacaktır” dedi. Kemalbay, konuşmasının sonunda “AKP’nin pili bitti. Kadınlar mutlaka kazanacak. Demokrasi, barış mutlaka kazanacak. Bizler mücadelemizden bir adım dahi geri atmayacağız. Bugüne kadar Kürt halkına ırkçılık ile gelenlere halk ne yaptı ise MHP-AKP ittifakına aynısı yapacak. AKP Genel Başkanı Erdoğan anaları diline doluyor, ama bütün halkın analarına ihanet etti. En başta da Berfo Ana’ya ihanet etti” dedi.

Malatya

Malatya Demokratik Kadın Platformu’nun çağrısıyla emek, eşitlik ve barış talebiyle bir araya gelen kadınlar Eğitim Sen şube binasında basın açıklaması yaptı. Açıklamayı Malatya Demokratik Kadın Platformu adına okuyan Eğitim Sen Kadın Sekreteri Kamile Kaya, “Bugün erkek egemen kapitalizme karşı yürüttüğümüz mücadelenin kazanımı olan 8 Mart’ta bütün dünyada olduğu gibi daha adil, eşit ve özgür bir dünya için mücadelemizi yükseltmeliyiz” dedi.

8 Mart’ın anlam ve önemine değinen Kaya “Düşük ücret, kısmi zamanlı, esnek, uzaktan, evden, kayıtsız, sigortasız ve güvencesiz iş kadına dayatılmaktadır. Bir yandan güvencesizliğin, yoksulluğun ve işsizliğin öte yanda savaşın, militarizmin ve tekçiliğin meşru kıldığı şiddetin her çeşidine maruz kalınmakta, OHAL bahanesiyle en temel haklarımızın kullanılamaz hale geldiği bir dönemde kadınlara, LGBTİ’lere, çocuklara yönelik taciz tecavüz ve katliamlar korkunç boyutlara varmaktadır” şeklinde konuştu.