HABER MERKEZİ- DBP önceki dönem Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel, “Buradan yargılananlar olarak bunun son olmasını istiyoruz. Deniz’in ailesine, partimize, Türkiye ve Kürt halkına başsağlığı diliyoruz” dedi. Duruşma salonunda “Jin jiyan azadî” sloganları atıldı.
Aralarında Halkların Demokratik Partisi (HDP) önceki dönem Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş ile Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) önceki dönem Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel’in de bulunduğu 24’ü tutuklu 108 ismin yargılandığı Kobanê Siyasi Soykırım Davası’nın 3’üncü duruşması 5’inci gününde Ankara 22’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde başladı.
TAHLİYE EDİLENLER SEGBİS’LE BAĞLANDI
Sincan Hapishane Kampüsü Duruşma Salonu’nda görülen duruşmaya, Figen Yüksekdağ, yerine kayyım atanan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi önceki dönem Eşbaşkanı Gültan Kışanak, DBP önceki dönem Eş Genel Başkanı Emine Ayna, HDP önceki dönem Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyesi Zeynep Ölbeci, tutuklu bulundukları cezaevlerinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlandı. Geçtiğimiz oturumlarda tahliye edilen HDP önceki dönem MYK üyeleri Can Memiş, Cihan Erdal, Berfin Özgü Köse ile tutuksuz yargılanan İmralı Heyeti üyesi Sırrı Süreyya Önder, duruşmaya İstanbul’dan SEGBİS ile bağlandı.
DBP önceki dönem Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel, Tevgera Jinên Azad (TJA) aktivisti Ayla Akat Ata, HDP önceki dönem Sözcüsü Günay Kubilay, HDP Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) üyesi Ali Ürküt, HDP önceki dönem milletvekilleri Emine Beyza Üstün, İbrahim Binici, HDP Dış İlişkiler Komisyonu üyesi Nazmi Gür, HDP MYK üyesi Alp Altınörs, Meryem Adıbelli, HDP önceki dönem saymanı Zeki Çelik, HDP önceki dönem MYK üyeleri Pervin Oduncu, Ayşe Yağcı, Bircan Yorulmaz, Bülent Parmaksız, İsmail Şengül, Dilek Yağlı ile Sibel Akdeniz duruşma salonunda hazır bulundu.
Duruşma kimlik tespiti ile başladı. Dosyaya gelen evrakları okuyan mahkeme başkanı Emniyet Genel Müdürlüğü’nün tahliye olan siyasetçiler hakkında itiraz dilekçesinde bulunduğunu belirtti.
‘PARTİ KAPATMAYA DAVET EDENLER KATLİAMDAN SORUMLUDUR’
Duruşmada Sebahat Tuncel, HDP İzmir il binasına yönelik gerçekleşen saldırıda katledilen Deniz Poyraz için konuştu. Bu katliamın tek olmadığını bildiklerine dikkat çeken Tuncel, bu katliama zemin sunan gelişmeler ve siyasi durumu da bildiklerini kaydetti. Sebahat, “Elini kolunu sallayarak ve güvenliğin aldığı binamıza giriyor ve katliam yapıyor. 40 kişinin katılacağı bir toplantı planlanmıştı. Bu toplantı iptal edilmeseydi şu an daha fazla insanın katledildiğini konuşacaktık. Bunların hepsi Kürt düşmanlığının sonucudur. Bu ülkeyi yönetenler özellikle Cumhur İttifakı, Kürtlere karşı her ağzını açtığında ‘terörist’ diyor. Milletvekili hakkında her gün ithamda bulunuyor. Parti kapatmaya davet edenler, partimizin önünde oturma eylemi çağrısı yapanlar bundan sorumludur” dedi.
‘ARKADAŞLARIMIZIN BOĞAZINI KESTİLER IŞİD YÖNTEMİYLE’
Siyasi partilerin İzmir’de yaşanan saldırıyı kınayan açıklamalar yaptığını belirten Tuncel, “Bu olaydan üzüntü duyuyorlarsa ırkçı, dinci, milliyetçi söylemden vazgeçip en önemlisi Kürt düşmanı politikalardan vazgeçilmeli. Bu katliamın sorumlusu, çözüm sürecini bitirenler, barışçıl demokratik çözümün önüne engel koyanlardır. Çete lideri açıklama yapıyor ‘devamı gelebilir’ diye. Belli ki bir organize var. Eğer bu saldırı kınanıyorsa bir an önce yapılması gereken şey, Türkiye’nin demokratikleşmesi konusunda adım atılmalı, aksi takdirde iç savaş çıkarmak isteyenlerin ekmeğine yağ sürer. Birilerinin amacı bu olabilir HDP’ye Alevi örgütlerine saldırın bugünlerde çıkması tesadüf değil. Hafızamızı unutturmak istiyorlar. Ama biz unutmuyoruz yanı başımızda Ankara’da HDP il binamızda arkadaşlarımızın boğazını kestiler IŞİD yöntemiyle. Her gün parti binamıza saldırı oluyor. İstanbul’da 3 kadın infaz edildi. Ankara, Suruç katliamları yaşandı. İnsanlar Kürtçe konuştuğu için linç edildi. Ankara’da bir genç Kürtçe şarkı dinlediği için katledildi” ifadelerini kullandı.
‘ÖRGÜTLÜ SALDIRILAR’
“Deniz Poyraz arkadaşımız yaşamıyorsa HDP’ye yönelik saldırılar devam ediyor demektir” diyen Tuncel, önceki gün “müşteki” olan bir grubun provokasyon yaratarak attıkları sloganları hatırlattı. Heyetin bir tane tweet için uğraşarak kaç gündür niyetlerini sorguladıklarını söyleyen Sebahat, şöyle devam etti: “Adam silahlarla SADAT’a gönderilmiş, eğitim yaptırmış, ‘emrinizdeyiz’ diyor. Resimler çektiriyor silahlarla. Bu ülkede bir savcı harekete geçip sorgulama yapmış mı? Ama Kürtler duygusunu paylaşmış, AKP politikasını eleştirmiş diye aylardır yargılanıyoruz. Halklar arasında bölen politikalar budur. AKP bize bu ülkede yaşamak için bedel ödetiyor. Halkların kardeşliğine de yapıyor. Çeteler siyasetçilerimizi öldürüyor, savcı bey orada oturuyor bir tane soruşturma yaptı mı? Parti binamıza yapılan saldırılar, ya ‘sarhoş’ ya da ‘hırsız’. Bunlar örgütlü yapılan saldırılardır.”
‘KEŞKE KÜRSÜYÜ BU KONUŞMA İÇİN KULLANMASAK’
HDP’ye yönelik yapılan saldırının ırkçı, milliyetçi örgütlülüğün sonucu olduğunu vurgulayan Sebahat, bunu kabul etmediklerini belirtti. Bu saldırıların karşısında kürsüyü kullanarak mücadele vermeye devam edeceklerinin altını çizen Sebahat Tuncel, “Burada adalet arayacağız. İnsan yaşamı gidince gelmiyor. Bu katliamı unutmadık, unutmayacağız. Deniz Poyraz’ın katillerinin açığa çıkması için cezasızlık politikasının uygulanmaması, demokrasi için bir şeyi geliştirebilir. Kürt ve Türkiye halklarına başsağlığı diliyoruz. Keşke böyle bir konuşma yapmak için bu kürsüleri kullanmak zorunda kalmasak” şeklinde konuştu.
Tuncel konuşmasını, “Jin jiyan azadî” sloganı atarak bitirdi. Sebahat Tuncel ile birlikte salonda bulunan diğer kadın siyasetçiler de “Jin jiyan azadî” sloganı attı.
Duruşma dava avukatlarından Maviş Aydın’ın konuşmasıyla devam ediyor.