HABER MERKEZİ- ANF’de yer alan habere göre; KCK Yürütme Konseyi Eş Başkanlığı, AKP-MHP faşist iktidarının Kürtlerin yaşadığı her yerde özgür ve demokratik bir yaşama karşı olduğunu belirtti.
Açıklamada şu ifadeler yer aldı: “AKP-MHP faşist iktidarı Kürt halkı nerede kendi kimliği ve kültürüyle özgür ve demokratik yaşam elde etmişse oraya düşmanlık yapmaktadır. Kürt’ün varlığını inkâr ederek soykırıma uğratmak istemektedir. Sadece Bakurê Kürdistan’daki Kürt halkının özgür ve demokratik yaşamına düşman değildir. Kürtlerin Türkiye dışında bile özgür ve demokratik yaşama kavuşmasını istememektedir. Bunun en somut örneği Başur’daki referandum ve Kerkük’ün işgali sırasında gösterdiği yaklaşım ve Efrîn’i işgal etmesidir. Şengal’de Ezidî halkının özerk yaşam isteğine düşmanlık beslemesidir. Rojava’da Kürt halkının özgür ve demokratik yaşam alanlarını her gün tehdit etmesidir. Bu tutumlar AKP-MHP faşist iktidarının Kürt düşmanı karakterini gözler önüne sermiştir.
AKP-MHP faşist iktidarının 2015-2016 kışında Kürt halkının en yurtsever kasaba ve şehirlerine saldırarak her tarafı yıkıp yakarak kadın, çocuk, yaşlı ve genç demeden yüzerce Kürt’ü katlederek halkın özgür ve demokratik yaşam iradesini kırmak istemiştir. Bu saldırıların emrini veren Türkiye cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan 2006 yılında Amed halkının kimyasal silah kullanılarak 14 gerillanın katletmesini protesto ettiğinde kadın da olsa, çocuk da olsa gereğini yaparız, diyerek birçoğu çocuk, onlarca Kürt’ü katletmişti.
AKP-MHP faşist iktidarının şefi şimdi de Şengal’e, Maxmur’a ve Kandil’e saldıracağım demektedir. AKP-MHP faşist iktidarının Savunma Bakanı Nurettin Canikli de şu anda 25-30 km. sınırı geçtik, Kandil’e ve başka yerlere de gideceğiz, gittiğimiz yerlerden de çıkmayacağız, açıklaması yapmıştır. 15 yıldan fazladır Başurê Kürdistan’da bulunan askeri üslerini de başka yerleri işgal etmede kullanacaklarını açıkça ifade etmiştir.”
KDP’NİN DESTEĞİ VE ONAYI OLMADAN İŞGAL HAREKATI BAŞLATILAMAZ
“Şu açıktır ki; Türk devletinin askeri güçleri KDP’nin onayı ve desteği olmadan ne Maxmur, ne Şengal, ne de Kandil’e yönelik işgal harekâtı başlatabilir” diyen KCK, şöyle devam etti:
“Bu durumda nasıl oluyor da AKP-MHP faşist iktidarı böyle açık biçimde işgal harekâtlarından ve işgal edeceği yerlerden çıkmayacağından söz edebiliyor. Şengal’de HPG güçleri çekildiğine göre AKP-MHP faşizmi neden Şengal’e saldırmaktan söz ediyor. Bunun da Başurê Kürdistan’ı işgal ve Irak üzerinde baskı kurmak için gündemleştirildiği açıktır.
Kürt düşmanı soykırımcı sömürgeci AKP-MHP faşizminin böyle bir saldırgan politika izlemesinin şaşırtıcı bir yanı yoktur. Ortadoğu’da süren 3. Dünya Savaşı koşullarında soykırımcı sömürgeci sistemini Kürtlere her yerde saldırarak ayakta tutmaya çalışmaktadır. Kürt sorununu demokratik çözüm zihniyeti ve iradesi bulunmayan AKP-MHP faşizminin Kürt halkının özgür ve demokratik yaşam iradesi ve mücadelesi karşısında böyle bir faşist saldırganlık dışında yapacağı bir şey kalmamıştır. Öte yandan son zamanlardaki saldırı söylemleri ve tehdidinin 24 Haziran seçimleriyle de bağı bulunmaktadır. Şu anda eskiden beri var olan hava saldırıları dışında Kandil’e yönelik bir hareket olmadığı halde sanki Kandil’e yönelik bir kara harekâtı yapılıyormuş gibi propagandalar yapılması tamamen şovenizmi şahlandırıp oylarını artırmaya yöneliktir. Ancak iktidarını ayakta tutmak için AKP iktidarının savaş politikası dışında bir dayanağı kalmamıştır. Bu açıdan AKP-MHP faşist iktidarını ayakta tutmak için savaş politikalarından ve bu yönlü saldırılardan vazgeçmesi mümkün değildir.”
KDP’NİN SESSİZLİĞİ ANLAŞILMAZ
KDP’nin sessizliğini eleştiren KCK, şunları ifade etti: “AKP-MHP faşizminin saldırganlığı ve işgal hazırlıkları anlaşılır bir durumdur. Anlaşılamayan ise işgalci karakterini açıkça ortaya koyan bir güce karşı KDP’nin sessizliğidir. KDP’nin alanlarından geçerek işgal yapacağım diyen AKP-MHP faşizmine Başurê Kürdistan yönetimi ve KDP’nin bir tutumu olmayacak mıdır? Kendi alanlarının ve bu alanlarda bulunan Türk askeri üslerinin böyle bir işgal harekâtı ve saldırı için kullanılması ya KDP’nin bu güce karşı bir şey yapma iradesi olmadığı anlamına gelir; ya da KDP’nin onayı ve işbirliği içinde bu açıklamalar yapılmakta ve saldırılar yürütülmektedir.”
BAŞÛR HALKI AÇIK TUTUM ALMALI
Açıklama şöyle devam etti: “AKP-MHP faşizmi sadece Önder APO çizgisindeki özgürlük güçlerine düşman değildir. Kimliği, dili ve kültürüyle özgür yaşam iradesi ortaya koyan tüm Kürtlere düşmandır. Türk devleti Başurê Kürdistan’da oluşan federal yapıyı zamanında önleyemeyişini bir hata olarak görmektedir. Hatanın da fırsatı doğduğunda düzeltileceği açıktır. Bu açıdan Kürtlerin en büyük ve en direngen özgürlük gücü ezildiğinde diğer tüm Kürt siyasi iradelerinin de ezilmek isteneceği açıktır. Bunu böyle görmemek kendini kandırmak anlamına gelmektedir.
AKP-MHP faşizminin Kandil, Maxmur ve Şengal’e saldırma tehditleri tüm Başurê Kürdistan’a yönelik tehdittir. Bu nedenle başta KDP ve Başurê Kürdistan hükümeti olmak üzere tüm Başurlu siyasi güçleri AKP-MHP faşist iktidarının bu saldırgan zihniyet ve politikalarına karşı tutum almaya çağırıyoruz.
Şu anda Bradost alanında bazı tepeler işgal edilmiştir. Medya Savunma Alanları ve Kandil alanı sürekli savaş uçaklarıyla bombalanmaktadır. Bu bombardımanlarda onlarca sivil katledilmiştir. Eğer Başurê Kürdistan halkı bu saldırılara karşı açık tutum almazsa bu işgal saldırıları yaygınlaştırılmak istenecektir. Şu anda bombardımanlar yapılarak halkın yaşadıkları yerlerden kaçırtılması hedefleniyor. Bu kaçırtmayı sağlamak için Tayyip Erdoğan’ın dediği gibi gerekirse kadın ve çocuklar da öldürülecektir.
Bu faşist soykırımcı ve katliamcı AKP-MHP faşist iktidarını durdurmak için Başurê Kürdistan halkı kadını, çocuğu, genci ve yaşlısıyla ayağa kalkmalıdır. Her yerde işgalci güçlere karşı harekete geçmelidir. Halk Başurê Kürdistan’ın her yerinde gerillayla ilişki içinde, gerillaya destek vererek AKP-MHP faşizminin bu saldırganlığını bozguna uğratmalıdır.
Kandil’e ya da başka bir alan yönelik işgal harekâtı yapıldığında gerilla dün ve bugün olduğu gibi sonuna kadar direnecektir. Kürdistan dağlarını, vadilerini, ovalarını, şehirlerini, kasabalarını ve köylerini bu faşizme mezar edecektir.
Tüm halkımızı ve yurtsever güçleri özgürlük hareketimiz ve gerillayla birlikte AKP-MHP faşizmine karşı tutum alamaya, AKP-MHP faşizminin yenilgiye uğratılması temelinde Özgür Kürdistan ve Demokratik Ortadoğu’yu yaratmaya çağırıyoruz.”
