İSTANBUL – Asgari ücret görüşmeleri hakkında yazılı açıklama yayınlayan İSŞP, asgari ücret belirlenmesinde patronların değil, işçilerin taleplerinin göz önüne alınmasını istedi.
İstanbul İşçi Sendikaları Şubeler Platformu (İSŞP), devam eden asgari ücret görüşmelerine ilişkin yazılı açıklama yayınladı.
Açıklamada görüşmelerin halka açık bir şekilde yapılması istenilerek, asgari ücretin vergi dışı bırakılması çağrısında bulunuldu. İstanbul’da işçi ve emekçilerin yaşam koşullarının imkansız bir hale geldiğine dikkat çekilen açıklamada, her gün yaşanan zamlarla birlikte hayat şartlarının gittikçe ağırlaştığı vurgulandı.
Açıklamada İstanbul’da yaşayan işçilerin durumuna dair ise şu bilgiler paylaşıldı:
“*Birleşik Metal-İş verilerine göre İstanbul’da dört kişilik bir ailenin asgari gıda harcaması 2 bin 533 liradır.
* İstanbul’da hanelerin yüzde 16,6’sı sobayla ısınmakta, toplam hane sayısının yüzde 44’ünde ısınma sorunu yaşanmaktadır.
* Son bir yılda konut giderlerinde yüzde 10, elektrikte yüzde 5,75 doğalgazda yüzde 2.3, ulaşımda ise yüzde 25 artış yaşanmıştır.
* İstanbul’da her yedi haneden biri İBB’ye yardım talebinde bulunmuş durumda. Evde bir lokma ekmeği bulamayan insanların yardım çığlığı kentimizde giderek büyüyor.”
Asgari ücreti patronlar ve onların temsilcileri ile değil, işçi ve emekçilerin temsilcileri ile belirlenmesi istenildi. Açıklamada asgari ücret görüşmelerine dair talepler ise şu şekilde sıralandı:
“* Asgari ücret görüşmeleri halka açık yürütülsün.
* Asgari ücret vergiden muaf tutulsun, AGİ hariç net olarak hesaplansın, yoksulluk sınırına vergi dilimi kaldırılsın.
* Asgari ücret 2016 yılı öncesinde olduğu gibi yılda iki dilim halinde tespit edilsin, böylece asgari ücretli çalışanlar enflasyon karşısında korunsun.
* İşsizler için en az asgari ücret kadar geçim ücreti bağlansın.
* Üç konfederasyonumuzun çağrısı dikkate alınsın ve asgari ücret insanca yaşanabilir bir seviyeye çekilsin.
* Elektrik, su, doğalgaz gibi temel insani ihtiyaçlarda vergi yükü kaldırılsın.
* Sağlık ve eğitim ücretsiz olsun.
* Kovid-19, sağlık emekçileri için olduğu gibi tüm fabrika ve işyerleri için meslek hastalığı olarak tanınsın.
* İnsanca yaşanacak ücret, güvenceli çalışma hayat ve çalışma şartları için işçi ve emekçilerin talepleri dikkat alınsın.”