HABER MERKEZİ- Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul Milletvekili Ali Kenanoğlu, Alevi kurumlarının ortak taleplerine ilişkin Meclis’te basın toplantısı düzenledi. Yakın zamanda kimi Alevi kurumlarına ziyaret düzenleyen İçişleri Bakanı Soylu’nun danışmanlarının kimi Cemevlerine para aktardığı ve maddi olanaklar sunduğu ortaya çıkmıştı. İçişleri Bakanlığı’nın ve belediyelerin tutumunu eleştiren Kenanoğlu, Alevilerin taleplerinin karşılanması gerektiğini ifade etti.
Son aylarda İçişleri Bakanlığı danışmanlarının Cemevlerini dolaşarak Alevi toplumunun taleplerini toplamaya çalıştığına değinen Kenanoğlu, hükümetin yedi ana ve birçok bölge çalıştayları yaparak Alevi toplumunun ve Cemevlerinin her türlü sorununu not etmiş ve raporlamış olduğunu belirtti. Buna rağmen Cemevlerini dolaşıp yeniden talep toplamalarının Alevilerin temel taleplerini çözmek değil sadece boya, badana, tuğla, çimento eksiğini sormak olduğunu vurgulayan Kenanoğlu, “Cemevlerine yardım etmek isteyenler öncelikle AİHM kararlarını uygulayıp Cemevlerine ibadethane statüsü vermeli ve bunun için gerekli kanun değişikliklerini yapmalıdır.” dedi.
İstanbul Anadolu yakasında bulunan 41 Alevi kurumu tarafından ortaklaşılan ve kamuoyu ile paylaşılan taleplerin, Alevi toplumunu temsil eden kurumların ortak talepleri olduğunu vurgulayan Ali Kenanoğlu, Cemevlerinin yasal ibadethane statüsü olamadığı için Belediye Başkanlarının tahakkümü altında kaldıklarını belirterek en son Isparta Cemevi açılışında AKP’li Isparta Belediye Başkanı, Pir Sultan Abdal Derneği Genel Başkanı Gani Kaplan’ın Diyanet işleri eleştirisine tahammül edemeyip “burayı ben yaptım, buranın betonunu ben döktüm” diyerek kendisini Cemevinin sahibi olarak gördüğünü ifade etti.
“Isparta Belediye başkanı, bu küstahlığı bu hadsiz cesareti Cemevlerinin yasal olarak ibadethane statüsü olmadığından almakta ve Alevilerin de vergileriyle oluşan bütçeden yaptığı harcamayı sanki kendi babasının parasını harcıyormuş gibi davranmaktadır.” diye belirten Kenanoğlu ayrıca şunları ifade etti:
“Bu ve benzeri olaylar karşısında Alevi toplumu ve kurumları bir araya gelerek şu talepleri tekraren dile getirmektedir;
-Cemevlerimiz ibadethanemizdir. Bu konuda yasal düzenlemelerin yapılmasını talep ediyoruz.
-AİHM Kararları uygulanmalıdır.
-Yargıtay 3.Hukuk Dairesi kararları uygulanmalıdır.
-Eşit yurttaşlık temelinde maddi manevi hak ve taleplerimiz karşılanmalıdır.
-Devlet zorunlu Din Dersleri adı altında verdiği eğitimle asimilasyon politikalarından ve Alevi köylerine cami yapma politikasından vazgeçmelidir.
-Kamuda personel alımlarında ayrımcılık yapılmamalı, liyakate göre işlem yapılmalıdır.
-Devlet tüm inançlara eşit mesafede durmalı, inançları ve inanç merkezlerini tarif etmemelidir.
-Birçoğu devletin elinde veya başka kimselerce işgal altında bulunan, başta Hacı Bektaş Veli Dergâhı olmak üzere Vakıflar Genel Müdürlüğünün elindeki tüm Alevi inanç merkezleri olan Şahkulu, Karacaahmet, Eriklibaba, Garip Dede vb. Alevi Bektaşi Dergahları Alevi kurumlarına verilmelidir.
-Devlet televizyonlarında Alevi inançlarına yer verilmelidir.
-Alevilere yönelik her türlü ayrımcı tutumlar ortadan kaldırılmalı, ayrımcılık yapanlara karşı caydırıcı yaptırımlar uygulanmalıdır. Ötekileştirilen tüm diğer gruplarla birlikte Alevileri de hedef alan nefret söylemleri, nefret suçları kapsamına alınmalıdır.
-Alevilerin kutsal mekanlarına yönelik yağmaya son verilmelidir. Munzur Baba, Abdal Musa, Keçeci Baba ve Alevilerce kutsal sayılan ziyaretgahların bulunduğu mekanlarda maden, taşocağı veya termik santral yapılmasına müsaade eden yapım ruhsatları iptal edilmelidir.”
Bu taleplerin sadece bunu açıklayan 41 Alevi kurumunun talebi değil tüm Alevi kurumlarının talebi olduğunu vurgulayan Kenanoğlu, pazartesi günü Cemevlerinin statüsü ile ilgili Meclis Başkanlığına bir kanun teklifi vereceklerini belirterek taleplerin takipçisi olacaklarını ifade etti.