HABER MERKEZİ- Diyarbakır’ın Kulp ilçesi ile Muş sınırları arasındaki Şenyayla’da 16 Kasım 2017’deki çatışmada yaşamını yitiren HPG’li Mercan Erkol’un cenazesi, ailesine verilmiyor. 17 Mart 2019’da bilgilerinin açıklanması üzerine baba Hessin Erkol, Diyarbakır İl Jandarma Komutanlığı’na başvurdu. Kulp Cumhuriyet Başsavcılığı üzerinden de girişimlerde bulunan baba Erkol, DNA testi için Dicle Üniversitesi Hastanesi’ne kan örneği verdi. Jandarma 4 ay sonra Erkol’u arayarak cenazelerini alabileceklerini iletti. Diyarbakır’a gelen Erkol, asker ve polislerle birlikte Bağlar’daki Yeniköy Mezarlığı’na gitti. Gösterilen mezarda bulunan 3 cenazenin kime ait olduğu bilinmediği gerekçesiyle savcılık, mezarı açmadı. Dosyayı takip eden avukat Havva Atlı, yürüttükleri hukuk mücadelesini anlattı.
RAPORLAR KAYBEDİLDİ
Bugüne kadar kurumların yarattığı sorunların tamamen “görevi ihmali” olduğunu söyleyen Atlı, “Cinsiyeti belirleyen ‘uzmanlık raporu’ 2019’da yazılmasına rağmen hiç akıbeti araştırılmıyor ve evrak ortadan kayboluyor. Bunu bizzat Biyolojik İnceleme Şube Müdürlüğü ile yaptığım görüşme sonucunda anlıyorum. Onlar, ‘uzmanlık raporunu’ jandarmaya ve savcılığa gönderdiklerini bana ilettiler, ancak jandarmaya gittiğimde evrakın burada olmadığını, görev değişimi olduğunu, ilgilenen astsubayın FETÖ’den tutuklandığını, dosyada herhangi bir evrak olmadığını belirtiyor” dedi. 18 Ağustos’ta Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’na tekrardan başvurduklarını kaydeden Atlı, Diyarbakır Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü’nün 19 Ağustos’ta ek rapor hazırladığını ifade etti. Raporun Kayapınar İlçe Jandarma Komutanlığı’na, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’na ve dosyalarına iletildiğini söyleyen Atlı, “Mevcut hazır olan rapor var ve ilgili kurumlara gönderiliyor; ancak evrak yine ortadan kayboluyor. Soruşturma dosyasına değil de başka bir mahkeme dosyasına bırakılıyor, dolayısıyla hep bir ihmal zinciriyle karşı karşıya kaldık” diye konuştu.
İKİ FARKLI MEZAR
Raporun bir şekilde bulunduğunu dile getiren Atlı, şöyle dedi: “Daha sonra dosya savcısı tarafından mezarın açılabilmesi için gerekli evrak için nöbetçi savcıya yönlendirildim. Savcı uzmanlık raporuna binaen mezarlık krokisi ve otopsi raporunu bizden istedi. Savcı, dosya içerisinde yer alıp dosya savcısından ulaşabilecek evrakları bizden talep etti. Rapora ulaştık ve ulaştıktan sonra şunu fark ettik, 2 farklı mezar var. Biri ‘Kulp Şenyayla 3 erkek’, diğeri ise ‘Kulp Şenyayla 3 ceset parçaları’ şeklinde adlandırılmış. Müvekkilimin kızına ait olan mezarlık ise ‘Kulp Şenyayla 3 ceset parçaları’ isimli mezarlık olduğunu, hem uzmanlık raporundan hem de 19 Kasım 2017’de yapılan otopsi raporundan anlıyoruz.” Cenazenin aileye teslim edilebilmesi için Mezarlık Müdürlüğü’ne, Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yazılan evrakın düzenlenmesi gerektiğini ifade eden Atlı, dosyayı takip eden savcının “görev alanı olmadığı” gerekçesini ile işlem yapmadığını söyledi.
Atlı, HPG’li cenaze olduğu için bunun yapılmak istemediğini söyledi. ‘Kemiklerden korkuyorlar’ Van’dan cenaze için 7 kez Diyarbakır’a gelen baba Hessin Erkol ise yetkililerin sürekli adalet ve hukuktan bahsettiğini, ancak yıllardır çatışmalarda yaşamını yitiren HPG’lilerin cenazelerinin ailelere verilmediğini belirterek, “Parçalayıp gömdükleri kemiklerden bile korkuyorlar. Kemiklerimizi bize vermemelerinin sebebi cesaretsizliğin göstergesidir. Bizi üzdüklerini sanıyorlar, bizi birkaç kere gelip gittiğimizde sıkılıp vazgeçeceğimizi sanıyorlar ama şunu iyi bilsinler: Vallahi kemiklerimizi almaktan vazgeçmeyeceğiz” dedi.