HABER MERKEZİ- Bölgede farklı tarihlerde yaşanan çatışmalarda yaşamını yitiren birçok HPG’linin cenazesi halen, kimlik tespiti için götürüldüğü Malatya Adli Tıp Kurumu (ATK) Morgu’nda bekletiliyor. Yakınlarına teslim edilmesi beklenilen cenazelerin birçoğu, aileler tarafından teşhis edilmesine rağmen DNA eşleşmesi geciktiği için önce kimsesizler mezarlığına defnediliyor.
Çocuklarının cenazelerini teşhis için giden aileler ayrıca, ATK morgunda bekletilen cenazelere de tek tek bakmak zorunda kalıyor. Morgda cenaze torbaları içinde yere serilen cenazeler arasından yakınlarını teşhis etmeye çalışan ailelerden bazıları, vücut bütünlüğü olmayanları teşhis etmekte zorlanıyor.
’30 CENAZEDEN 7’Sİ TEŞHİS EDİLEBİLİYORDU’
Ağustos ayında yaşanan bir hava saldırısında kardeşini kaybeden A.A. da bunlardan sadece biri. Emniyet tarafından cenazeyi alabileceklerinin söylenmesi üzerine Malatya’ya giden A.A., morgda karşılaştıkları hakkında şunları aktardı: “Cenazeyi teşhis etmek için morga girdik. Yerde 30 kadar cenaze vardı. 3 tanesi kadın cenazesiydi. Bizim cenazemizle birlikte 7 cenaze, ayrı yerlerden getirilmişti. 4’ü ailelerine teslim edilmiş, 3’ü kalmıştı. Ancak onları da 30 cenaze ile bir araya koydukları için hepsine tek tek bakmak zorunda kaldık. Ama cenazemizi teşhis edemedik. 30 cenazeye de baktım, 7’si dışında teşhis edilebilecek cenaze yoktu.”
‘BÜTÜN SAĞ EL BİLEKLER KIRILMIŞTI’
“Bütün cenazelerin durumu çok kötüydü” diyen A.A., tüm cenazelerin parçalandığını ve bir tanesinin sadece sağ koldan ibaret olduğunu kaydetti. “Cenazelerden 3’ünün kafası yoktu” iddiasında bulunan A.A., şunları söyledi: “Cenazeler, nasıl bu hale getirilmiş olabilir anlayamadım. Yapılan otopsi işlemleri nedeniyle cenazelerde dikiş izleri duruyordu. Ama cenazelerde dikkatimi çeken bir şey vardı. Baktığım tüm cenazelerde sağ el bilekleri kırılmıştı. Elin kolla birleştiği noktadan ayrılmış gibi boşta duruyor ve hepsinin de sağ el bilekleri bantlıydı. Bilinçli olarak kırılmış gibiydiler. Hepsinin sağ elinin bu şekilde olması da tesadüf değil. Cenazelere işkence yapılmış gibiydi.”
‘CENAZEMİZİ TEŞHİ EDEMEDİK’
Kardeşinin cenazesinin tanınacak durumda olduğunun kendisine aktarıldığını; ancak buna rağmen teşhis yapamadıklarını aktaran A.A., şöyle devam etti: “Malatya’da savcılık kalemi, üstüne basa basa cenazemizin tanınacak durumda olduğunu söyledi. Ancak biz cenazemizi teşhis edemedik. Tekrar savcılık kalemine çıktık. Bize yine ‘tanımış olmanız lazım’ denildi. Tanınmadığımızı söyledik. DNA örneği verdik ve cenazemizin teşhis edilmesini bekliyoruz. Cenazemize ne olduğunu bilmiyoruz. Başka bir cenaze diye ya kimsesizler mezarlığına defnedildi, ya da sağlam alındıktan sonra tahrip edildiğini düşünüyoruz. Morgda bekletilen cenazelere ve ailelerine de açıkça bir zulüm yapılıyor.”