HABER MERKEZİ: Ağustosta kemik iliği kanseri teşhisi konulan hasta tutsak Hüseyin Durmaz’ın sağlıklı bir iyileşme süreci için tahliye edilmesinin önemine dikkat çeken Mücadele Birliği Platformu, Durmaz başta olmak üzere tüm hasta tutsaklara sahip çıkılması çağrısı yaptı.
Mücadele Birliği Platformu, 9 Ağustos’ta kemik iliği kanseri teşhisi konulan ve 30 Ağustos’ta kemoterapiye başlayan Kırıklar 2 No’lu F Tipi Hapishanesi’ndeki hasta tutsak Hüseyin Durmaz’ın derhal serbest bırakılmasını istedi. İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul şubesinde düzenlenen basın toplantısına Durmaz’ın ailesi, avukatları, yoldaşları ve Tutsaklarla Dayanışma Platformu (TDİ), Devrimci Parti katıldı.
TAŞKIN: TÜM HASTA TUTSAKLARA SAHİP ÇIKALIM
Toplantıda ilk sözü Durmaz’ın kardeşi Şerife Taşkın aldı. Durmaz’ın moralinin yerinde olduğunu ancak kanseri yenebilmesi için hijyenik ortamda, iyi beslenmesi ve bakılması gerektiğini vurgulayan Taşkın, hapishanenin bu koşulları sağlamaktan uzak olduğunu vurguladı. Hastaneye sevkleri ring aracıyla yapılan Durmaz’ın mikrop kapma riskine işaret eden Taşkın, Durmaz’ı her zaman sahiplenecekleri vurguladı ve tüm kamuoyuna da Durmaz başta olmak üzere tüm hasta tutsaklara sahip çıkılması, serbest bırakılması çağrısı yaptı.
DURSUN: AİLESİ VE YOLDAŞLARIYLA HASTALIĞIN ÜSTESİNDEN GELEBİLİR
Durmaz’ın avukatı Seher Dursun ise, kanser teşhisi konulduktan sonra infaz erteleme başvurusu yaptıklarını ancak henüz cevap gelmediğini aktardı. Durmaz’ın bu hafta içerisinde durumuna karar verilmek üzere hastaneye sevk edileceğini dile getiren Dursun, “Cezaevinde bu tedavinin gerçekleşmesi mümkün değil. Dışarıda ailesinin ve yoldaşlarının yardımıyla bu hastalığın üstesinden gelebilir” dedi. Dursun, tüm kamuoyuna çağrıda bulunarak Hüseyin Durmaz’ın ve tüm hasta tutsakların sahiplenilmesi gerektiğini vurguladı.
YALÇIN: 6 YILDA 115 HASTA TUTSAK YAŞAMINI YİTİRDİ
Tutsaklarla Dayanışma İnisiyatifi’nden (TDİ) Abdülmelik Yalçın, hasta tutsaklık sorununun çok zorlu boyutlara ulaştığını dile getirerek, “Devlet hapishanelere yönelik bir işkence politikası izliyor ve bunun sonucunda hasta tutsakların durumu giderek ağırlaşıyor” dedi. Son 6 yılda 115 hasta tutsağın veda hakkı bile tanınmadan yaşamını yitirdiğine dikkat çeken Yalçın, siyasi iktidarın talimatlarıyla hareket eden ATK, yargı kurumları ve hapishane yönetimlerine karşı tüm hasta tutsakların sesi olma çağrısı yaptı.
HİZMETÇİ: DURMAZ BİR AN ÖNCE TAHLİYE EDİLMELİ
Basın açıklamasını Mücadele Birliği Platformu adına Muhammed Hizmetçi okudu. Durmaz’ın 1996 ve 2000’de gerçekleşen hapishanelerdeki ölüm orucu direnişlerinin parçası olduğunu hatırlatan Hizmetçi, Durmaz’ın 1995’ten bu yana toplam 19 yıl tutuklu kaldığını, son olarak ise 2017’de tutuklanarak halen kaldığı Kırıklar 2 No’lu F Tipi Hapishanesi’ne gönderildiğini söyledi.
2021 yılı temmuz ayında sol kaburgasına yapışık bir kitle fark eden Durmaz’ın pandemi önlemleri gerekçesiyle ancak ekim ayında muayene olduğunu aktaran Hizmetçi, çeşitli muayene ve tetkik süreçleri sonrası 2022’nin haziran ayında kanser şüphesinin ortaya çıktığını kaydetti.
Hapishane sevklerindeki ihmaller sonucu bu şüphenin ancak ağustos ayında kesin tanıya dönüştüğünü belirten Hizmetçi, 9 Ağustos’ta kemik iliği kanseri tanısı koyulan Durmaz’ın 30 Ağustos’tan bu yana kemoterapi tedavisi gördüğünü ifade etti. Hizmetçi, şöyle devam etti:
“Hüseyin’in şu anda hem hastalığından hem de kemoterapiden dolayı savunma sistemi tehdit altında. Doktorlarının önerisi, yüksek düzeyde gıda ve çevre hijyeninin sağlanması ve en az temas olması… Aynı zamanda kemik dokusu eridiği için, kemik kırıkları olma ihtimali de çok yüksek. Doktorlarının Hüseyin Durmaz için önerisi, infaz tehiri yapılarak, komplikasyon gelişmeden tedavi şansını en yüksek seviyeye çıkartmak. Hüseyin’in bu zorlu hastalıkla baş edebilmesi için tedavi sürecinin sağlıklı ve temiz bir ortamda sürdürülmesi ve komplikasyonlardan korunması gerekiyor. Bu koşulların cezaevinde sağlanması imkânsız. Bir an önce infazı ertelenmeli ve tahliye edilmelidir.”
(ETHA)