HABER MERKEZİ- Hasta tutsak Ekim Polat, gardiyanlar tarafından ölümle tehdit edildiğini belirtti. Polat’ın annesi Songül İlker ise, oğlunun tedavi edilmediğini ifade etti.
Denizli T Tipi Kapalı Hapishanesi’nde tutulan ağır hasta tutsak Ekim Polat’ın sağlık durumu kötüye gidiyor. İstanbul’da 2016’da “gizli tanık” ifadeleri dayanak yapılarak “örgüt üyeliği” iddiasıyla tutuklanan Polat’a yargılandığı davada 24 yıl hapis cezası verildi. Hapishaneye girmeden önce herhangi bir sağlık sorunu olmayan Polat’ın 6 yıllık tutsaklık sürecinde kalp ritim bozukluğu, KOAH, kemik erimesi, tümör, hipertansiyon, görme bozukluğu kanser ve yüksek felç gibi hayati risk taşıyan hastalıkları oluştu.
İnsan Hakları Derneği’nin (İHD) hasta tutsak listesinde adı olan Polat, kaldığı hapishanede uğradığı hak ihlallerini geçtiğimiz hafta annesi Songül İlker ile yaptığı haftalık telefon görüşmesinde aktardı.
‘CİDDİ TEHDİTLER VAR’
Hapishanede tehditlere maruz kaldığını belirten Polat ailesi aracılığıyla şunları aktardı: “Sorunlar devam ediyor. Yaşanacak herhangi bir olumsuzluktan idare sorumludur. Sorunları defalarca dile getirdik ama herhangi bir çözüme kavuşmadı. Görüşten sonra sadece gardiyanlar gelip benim ayakkabımı arıyorlar, bana karşı özel uygulamalar var. Bana ‘Sen hükümlüsün, ben de gardiyanım arayacağım’ dediler. Özel uygulamalar devam ediyor. Ciddi tehditler var. Burada canımı okuyacaklarmış, yok ölüm çıkacakmış tehditleri alıyorum.”
‘SAĞLIĞIMLA OYNUYORLAR’
Anne İlker, oğluna kim tarafından tehdit edildiğini sorduğunda, “Bunu yapan bazı gardiyanlar. Bu ciddi bir durumdur direk insanı hedef almadır. Buradaki özel uygulamaları defalarca söyledik her ne hikmetse hiç araştırılmadan kapatıldı. Koruma usulü ile soruşturma yürütüldü ve kapatıldı. Hukukun esemesi yok ki burada adil bir soruşturma yürütülsün. Dosyaya bakarak onun üzerinden bir şey yapmaya çalışıyorlar. Bir insanın sağlığı ile uğraşmak bu kadar gerçekçi. Sağlığımla ilgili çok ciddi olaylar oluyor burada. Korumalı, talimatlı soruşturmalar yürütüldüğü için ortaya adil bir şey çıkmıyor. Sorunları söylüyoruz ama idare dikkate almıyor. Bu bir baskı rejimi. İdarenin bu sorunların önüne geçmesi lazım. ‘Ben takip edemiyorum’ deyip işin içinden çıkamazlar. Sağlıkla ilgili somut adımlar atılmıyor, atılabilir, yetkileri var. Ama nedir ‘Ekim’in sağlığıyla oynamak daha makuldür’ diyor. Bir tek ben değil bu sorunları yaşayan somut başka örneklerde var” ifadeleri yer aldı.
‘İÇ ORGANLARI ZARAR GÖRMÜŞ’
Polat’ın annesi Songül İlker, oğlunun ciddi sağlık sorunları olduğunu ve sağlığının giderek kötüleştiğini belirtti. 2018 yılından beri oğluna yapılan tetkiklerde büyüme hormonu teşhisi konulduğunu belirten İlker, doktorların bu hastalık için iğne tedavisi ile düzeleceğini aktardıklarını belirtti. Oğlunun 2021 yılının mart ayında Pamukkale Üniversitesi Sağlık Araştırma ve Uygulama Merkezi Hastanesi’ne gittiğini orada da doktorların aynı şeyi söylediğini belirten İlker, 15 gün önce oğlunun sağlık raporlarını başka bir doktora gösterdiğini belirtti. Bu doktorun oğlunun Akromegali (Büyüme Hormonu Hastalığı) olduğunu, iç organlarına zarar verdiğini aktardığını belirten İlker, “Oğlumun bu durumunu 15 gün önce öğrendim” dedi.
‘ACİLEN TEDAVİ EDİLMELİ’
Doktorların hipokrat yeminine sadık kalmadığını belirten İlker, “Ekim’in acilen tedavi edilmesi gerekiyor. Oğlumun akromegali hastalığına yakalandığını yeni öğrendim. Bu hastalık bütün organlarına zarar vermiş. Acilen beynindeki tümörün alınması gerekiyor. Cerrahi bir müdahale gerekiyor. 24 yaşında bir genç ve tedavisi sürekli engelleniyor” dedi.
‘DOKTORLAR SUÇ İŞLİYOR’
Oğlunun tedavisinin yapılması ve rızası dışında başka hapishaneye sevk edilmesine karşı açlık grevine girdiğini belirten İlker, “Hapishane yönetimi onun tedavisini yapacaklarını söyledikten sonra oğlum açlık grevini sonlandırdı. Durum basına da yansıdı. Göstermelik bir tedavi süreci başlattılar. Hastaneye götürülüyor, doktorun yanına götürüyor muayene etmeden, işlem yapmadan geri götürüyorlar. Doktorlar burada suç işliyor. Oğlum, hastaneden sonra da çıplak aramaya maruz kalmış. Ve bir yıla yakındır bu ağır bir şekilde devam ediyor. İlaçları verilmiyor. Üstüne bir de psikolojik baskı yapıyorlar” dedi.
‘HÜCREDE KALIYOR’
Oğluna gönderdiği paranın bir ay sonra yatırıldığını söyleyen İlker, her görüşe gittiğinde oğluna para yatırdığını ama gardiyanların oğluna, “paran yok” dediğini belirtti. İlker, “Oğlum şu anda hücrede kalıyor. Oğlum hasta tutsak Yusuf Akbaba’yla kalmak istiyor. Çünkü ikisi de ağır hasta tutsak. Aynı işkenceler Yusuf Akbaba’ya da yapılıyor. Yaşlı olduğu için Ekim onunla bir arada olmak istiyor. Ekim hapishane müdürüne hasta koğuşu oluşturması için dilekçe yazmış. Bu onların yasal hakkı aslında. Onun gönderdiği dilekçeler dikkate alınmıyor” diye aktardı.
‘İHTİYAÇLARINI GİDEREMİYOR’
Oğlunun adli tutuklularla aynı koridorda olduğunu ifade eden İlker, oğlunun tek bir koğuşta kaldığı için ihtiyaçlarını gideremediğini söyledi. İlker, “Ekim’in durumu çok ciddi. Akromegali hastalığı yüzde 90 hipofiz bezinden ve tümörden kaynaklanıyor. Bu tümör görme kaybına, şekere ve bütün organlarına zarar vermiş durumda. Ekim’den her an olumsuz bir haber gelebilir. Ekimi kaybedebiliriz. Hapishaneden yeterince cenaze çıktı. Bir cenaze daha çıkmasın, bir an önce cerrahi müdahale gerekiyor. Hastaneye yatırılarak tedavi olması gerekiyor. Bunun için Adalet Bakanı’nın bir an önce Ekim’in tahliyesi için gereken işlemleri yapması gerekiyor. Geçen her saniyenin hayatı için ne kadar riskli olduğunu kendileri de çok iyi biliyorlar. Yaşam hakkını engellemesinler. Hasta tutsakların derhal tahliye edilmesi gerekiyor” ifadelerine yer verdi.