HABER MERKEZİ- Munzur Üniversitesi öğrencisi Gülistan Doku’dan (21) 5 Ocak’tan bu yana haber alınamıyor. Doku’nun bulunması için yürütülen arama çalışmaları sonuç vermezken, olayla ilgili sürdürüldüğü belirtilen soruşturmada ise bir gelişme sağlanmadı. Olayda tüm şüphelerin işaret ettiği Doku’nun arkadaşı Zainal Abarakov ile ilgili etkin bir araştırma yapılmadığı belirtildi. Sivil toplum örgütleri, bir “cinayete” işaret ederken, devlet yetkilileri de “intihar” olgusunu seslendiriyor. Tüm bu gelişmelerin yanında her cadde ve sokağında mobese kameralarından geçilmeyen kentte 100 gündür Gülistan Doku’dan haber alınamıyor.
ZAİNAL SORUŞTURMAYA DAHİL EDİLMEDİ
Emek Partisi (EMEP) Dersim İl Yöneticisi Serpil Berk, 100 gündür Doku’nun yapılan arama çalışmalarına rağmen hiçbir ize rastlanmadığını hatırlatarak, “Fakat Zainal’ın sorgulanması gerekirken sorgulanmadığı gibi, şehri terk etmiş olmasını sıradan bir olay olarak görmüyoruz. Bu anlamdaki etkili bir soruşturma yapılmadı. Gülistan’ın intihar etmiş olma ihtimali dışında bir şey düşünmemiz istenmiyor. Atılan her adımın kameralar tarafından takip edildiği bir şehirden bahsediyoruz. Gülistan’ın son görüldüğü yerdeki üç kameranın ikisi nasıl olduysa bozuk dendi. Fakat son görüldüğü gün Zainal ile görüşmesine rağmen soruşturmaya dahil edilmedi” dedi.
‘TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ’
Kadınlar olarak soruşturmaya dair ciddi kaygılar yaşadıklarını vurgulayan Berk, “Gülistan’ın öldürüldüğü ya da intihara zorlandığı ihtimalleri üzerinde durulmuyor. Zainal en yakın şüpheliyken nasıl şehri aniden terk edip gidebildi. Tüm bu sorular ülkedeki kadına yönelik şiddetten, her gün artan kadın cinayetlerinden bağımsız düşünülmemeli. Soruşturmanın şeffaf bir şekilde yürütülmesini ve halka bilgi verilmesini istiyoruz. Gülistan’a ne olduğunu öğrenene kadar, yaşananların sorumluları yargılanana kadar durumun takipçisi olacağız” şeklinde konuştu.
FAİLLER AKLANIYOR
Doku’nun “25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü”nde Dersim’de elinde döviz taşıdığını hatırlatan Gülistan İçin Adalet Komisyonu üyesi Dilar Aras, Doku’nun akıbetini sorarken sürekli baskıya maruz kaldıklarını ve yapılanın bir devlet politikası olduğunu belirtti. Devletin Doku’nun bulunmaması için elinden geleni yaptığını vurgulayan Aras, “Esma Kılıçarslan örneği var. Herhangi bir arama çalışması yapılmadan tesadüfen bulunuyor. Bu devlet politikalarının net göstergesidir. Kadın cinayetleri artış göstermekle birlikte son zamanlarda kadınlar üzerinde bir baskı oldu. Faillere gerekli cezalar verilmemesiyle birlikte aklanıyor” diye konuştu.
100 YIL DA GEÇSE…
“100 gün de 100 yıl da geçse Doku’nun akıbetini sormaya devam edeceğiz” diyen Aras, 100 gündür kapsamlı bir soruşturmanın yapılmadığına dikkat çekti. Arama çalışmalarının sadece barajla sınırlı kaldığını hatırlatan Aras, “Gülistan’ın bulunmasına ilişkin yürütülen soruşturmanın sadece intihar ihtimali üzerinden yürütülmesi yargısından vazgeçilip, öldürülme, zorla kaybedilme, hürriyetinden yoksun bırakılmış olma ihtimallerinin de ön planda tutularak buna göre tahkikata devam edilmesi gerekmektedir” diye konuştu.
‘BU BİR CİNAYETTİR’
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Dersim İl Eşbaşkanı Nurşat Yeşil ise Doku’nun kaybolmasının basit bir olay olmadığını ve Dersim’de birçok şeyi fark etmeye yol açtığını belirterek, “Bu genç bir kadının intihar etme olayı değil. Dışarıdan gelen kolluk görevlilerine, üniversitede bazı hocalar da dahil oldu. Bu yaşananlar, özel savaş politikalarının aslında Dersim’de uygulanmasının bir sonucu. İntihar, cinayet ve birçok olayda çok fazla bilgi kirliliği oluyor. Kesinleşmiş hiçbir olgu yok. Bir intihar bile olsa bazı olayların sebebinin araştırılması gerekiyor. Bu bir cinayettir. Biz kadınlar olarak birlik olursak bunları aşarız” dedi.
GÜNDEMDEN ÇIKARILIYOR
Yeni Demokrat Kadın Temsilcisi Sevcan Topal da Doku olayında intihar ihtimali üzerinde durulması, sadece suda arama çalışmalarının yapılması, babası polis memuru olan baş şüpheli Zainal Abarakov’un ifadesinin evde alınması ve başka bir ile gönderilerek saklanılmaya çalışmasının birer kanıt olduğunu vurguladı. 100 gündür bir kadının bulunmamasının, “olayın üstünün kapatıldığı ve insanların gündeminden çıkarılmaya çalışıldığı” anlamını taşıdığına işaret eden Topal, şunları söyledi: “Gülistan’ı arama çalışmaları devam ederken yeni bir kaybolma olayı ortaya çıkmıştı. Esma Kılıçaslan günler sonra yine Gülistan’ın arama çalışmalarının yapıldığı yerde cansız bedeni bulunmuştu. Kaybedilen kadınlar isyanımızdır.” (MA)
