Grup Yorum üyeleri Bergün Varan, Fırat Kaya, Cemil Kurt, Cenk Turan ve Boran Hurustan; 29 Eylül 2022’te çalışmalarını yürüttükleri İdil Kültür Merkezine (İKM) düzenlenen baskında gözaltına alınarak tutuklanmışlardı. 1 yılı aşkın süredir tutuklu bulunan Grup Yorum üyeleri Bergün Varan, Fırat Kaya, Cemil Kurt, Cenk Turan ve Boran Hurustan yargılandıkları davanın ilk duruşmasında hazır bulundu.
Varan: “Baterinin çalışmaması tutuklama sebebi yapıldı”
Duruşma Bergün Varan’ın savunmasıyla başladı. Varan, 8 ay boyunca iddianame hazırlanmadığına dikkat çekerek sadece Grup Yorum üyesi olmakla suçlandıklarını belirtti. Tutuklandıkları gün postacı kılığında birinin ve polislerin kültür merkezine girerek saatlerce işkence yaptıklarını söyleyerek “Benim üstümü 4 kere polis aradı. Erkek polisler de üzerimi aradı. Dudaklarımda kan izi vardı. Doktor kontrolü öncesi silmeye çalıştı polisler izin vermedim.” dedi.
2016’dan bu yana İdil Kültür Merkezi’nin 15 kez basıldığına dikkat çeken Varan, “Benim tutuklanma gerekçelerimden biri baterinin bozuk olmasını göstermiş. “Baterinin tuşuna bastım çalışmıyordu” dedi ve baterinin bozuk olduğunu söyledi. Oysaki bateri bozuk değil fişe takılmamıştı. Bu tutuklama sebeplerinden biri olabilir mi?” diye sordu.
Ölüm orucunda ölümsüzleşen Helin Bölek ve İbrahim Gökçek’i anmasının da suç sayıldığına dikkat çeken Varan, “Onlar bizim onurumuz” dedi ve devrimci sanatçılık geleneğini sürdürmenin meşruluğunu anlattı.
Varan son olarak şunları söyledi: “Biz bir yıldır tutukluyuz. Ben bir sanatçıyım, bu suç sayılamaz. Mesele sadece Grup Yorum değil, mesele muhalif olan herkesi susturma meselesi. Biz 2016’dan beri konser veremiyoruz. Bizi tutuklasalar da besteler yazmaktan sanat üretmekten vazgeçmedik. İnsanlar bizim şarkılarımızı söylemeye devam ediyor. Bu komplo davalarla asla pes etmeyeceğiz. Biz 10-15 kişilik müzik grubu değiliz, biz halkız. Bu dava siyasidir. Ben bir yıldır uyduruk davalarla tutukluyum. Ben sürekli İdil Kültür Merkezindeyim kaçma şüphesi var demek tutuklamaya kılıf uydurmaktır.“
Hurustan: “İdil Kültür Merkezi yasak bir kurum mu?”
Boran Hurustan baskında kültür merkezinde kırılmayan eşya kalmadığını belirterek “İdil Kültür Merkezi’nde kamera olması, kapıların güvenlikli olması iddianameye girmiş. Neden kuruma kamera koymayalıyım ki, neden önlem almamalıyım ki… Zenginlere yasak olmayan kameralar bize neden yasak olsun? Ben gitar çalıyorum. IŞİD’çiler, Hizbullahçılar serbest ama halkımızın türkülerini yazan söyleyen bizler bir yıldır tutukluyuz. Ayrıca iddianameye katıldığımız basın açıklamaları konulmuş, bu nasıl suç olabilir? Basın açıklamasına katılmak benim yasal hakkımdır. İdil Kültür Merkezinde bulunduğum için bir yıldır tutukluyum. İdil Kültür Merkezi yasak bir kurum mu?”
Kurt: “İfade özgürlüğü bir haktır”
Savunmasında benzer ifadeler dile getiren Cemil Kurt da “Grup Yorum’u savunmaktan geri durmuyoruz biz halkın sanatını yapıyoruz. Basın açıklamasına katılmak suç değildir, ifade özgürlüğü bir haktır. Biz kendi halkımızın sanatını yaparız biz halkın bir parçasıyız” dedi.
Turan: “Baskında polis tacizine uğradım”
Cenk Turan, “Hangi terörist halkın yardımına koşar, son paralarını harcar, acılarını kendi yüreğinde hissedip yardıma koşar. Biz terörist değiliz yoksul halkın sanatçılarıyız” dedi. Turan, “İddianamenin üçüncü sayfasında belirtildiği gibi bize kimse polis olduğunu söylemedi. Kimin kartını göstermedi? Kültür merkezinde düzmece postacı kılığında geldiler, düzmece şekilde tutanak tuttular” diye konuştu.
Baskında polis tarafından tacize uğradığını söyleyen Turan, yerde yatarken pantolonun ve ardından iç çamaşırının indirildiğini, sonra hem sözlü hem fiziki olarak taciz edildiğini anlattı. Turan, “Kalçalarının çıplak fotoğrafını çekerek sosyal medyamızda paylaşırız dediler” sözleriyle maruz bırakıldığı şantajı ve işkenceyi aktardı.
Kaya: “Güvenlik önlemi almak zorundayız”
Fırat Kaya 1 yıldır tutuklu oldukları davanın ilk duruşmasına çıktıklarına dikkat çekerek İdil Kültür Merkezi’nin terörize edildiğini söyledi.
İddianamede İdil Kültür Merkezi’nde demir kapı olduğu için yöneltilen suçlamaya dair de konuşan Kaya, “Kapılardan bahsediliyor, ‘hayatın olağan akışına uygun değil’ deniliyor. Türkiye’de uzun süredir yaşam olağan akmıyor, çeteci kurşunu geliyor… Bu durum enteresan değil, yaşadığımız ortam enteresan… Grup Yorum baskılar, saldırılar yaşadı ve dolayısıyla, güvenlik önlemi almak zorundayız” dedi. İdil Kültür Merkezi’nde bulunan kitapların yargılama konusu yapıldığını söyleyen Kaya, “Kitap bulundurmak suç değildir. Orası bir kültür merkezi” dedi.
Yurt dışı yasağı ve adli kontrolle tahliye edildiler
Aranın ardından avukatlar, müvekkillerinin tahliyelerini ve beraatlerini talep etti. Mütalaasını açıklayan savcı ise sanıkların tutukluluğuna devam etmesini gerektiğini aktardı. Mütaalaya karşı Grup Yorum üyeleri bir yıldır tutuklu olduklarını belirterek, tek tek tahliyelerini ve beraatlerini talep etti. Mütaalaya karşı Grup Yorum üyelerinin avukatları, müvekkillerin etki edeceği, karartacağı bir delil olmadığına bir yıldır tutuklu olduklarına dikkat çekerek tahliye talep etti.
Savunmaları ve mütalaayı değerlendiren mahkeme heyeti, Grup Yorum üyelerinin yurt dışına çıkış yasağı ve diğer adli kontrol uygulamaları ile tahliye edilmelerine karar verdi.
(HABER MERKEZİ)