HABER MERKEZİ- Yeni Demokrat Gençlik, Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu, HDP’li Üniversiteliler, Öğrenci İnisiyatifi, Devrimci Öğrenci Birliği, Gençlik Komünleri, Sosyalist Öğrenci Hareketi, Gençliğin Devrimci Güçleri, Kaldıraç Üniversite, hapishanelerde tutsaklara yönelik artan saldırılara ilişkin açıklama yaptı.
Yapılan açıklamada, faşizme karşı ses çıkaran her kesimin gözaltı, tutuklama saldırıyla karşı karşıya kaldığı belirtildi. Tutsak edilen devrimci, demokrat ve yurtseverlere yönelik ağır baskı, tecrit ve izolasyon uygulandığı kaydedilen açıklamada, tutsakların düşünceleri ve mücadeleden koparılmak istendiği vurgulandı. Boğaziçi Üniversitesi’nde kayyum rektöre karşı direnişte tutsak edilen Berke ve Perit’in hatırladığı açıklamada, tutuklama saldırısının toplumsal mücadeleyi dizginleme amacı taşıdığına dikkat çekildi.
Hapishanelerde pandeminin fırsata dönüştürülerek tecridin derinleştirildiğini kaydeden gençlik örgütleri, “Bugün yüzlerce ağır hasta tutsak ölümle karşı karşıya olmalarına rağmen tahliye edilmiyor, ATK hasta tutsaklara dönük ölüme mahkum etme kararının başındaki kurum olarak işlev görüyor. Ağır hasta tutsaklar Halil Güneş, Abdurrezzak Şuyur tahliye edilmeyip, tedavi hakları engellendiği için hayatlarını kaybetti. Vedat Erkmen sistematik tecrit ve baskı sonucu katledildi. Tarihi hapishanelere dönük katliam saldırılarıyla dolu olan devletin yeni saldırı konsepti tecrit ve sessiz ölümler olmuştur” diye belirtti.
‘TUTSAKLARIN SESİ OLALIM’
Garibe Gezer’in ölümünün hatırlatıldığı açıklamada, Aysel Tuğluk ve Mehmet Emin Özkan’ın yanı sıra çok sayıda hasta tutsağın tahliye edilmemesine tepki gösterildi. Gençlik örgütlerinin açıklamasında, “Hasta tutsaklar ve hapishanelerdeki ağır tecrit ve baskı koşullarına karşı sessiz kalmamalı bulunduğumuz tüm alanlarda tutsakların sesi olmalıyız” çağrısı yaptı.
‘TUTSAKLARIN SESİNİ KAMPÜSLERE TAŞIYACAĞIZ’
Devrimci-demokrat ve yurtsever tutsakların devrim ve demokrasi mücadelesinin önemli bir mevzisinde oldukları hatırlatılan açıklamada, tutsakların direnişine işaret edildi, “Burada süren baskılara, yasak ve hak gasplarına karşı mücadele, tutsaklarla dayanışma meselesi sadece tutsak ailelerinin, aile örgütlenmelerinin değil tüm devrimci-demokrat yurtsever güçlerin görevidir. Bu mücadeleyi ve hapishanelerde devam eden saldırılara karşı tutsakların sesini sokaklara, amfilere, kampüslere taşıma görevi gençliğin omuzlarındadır” denildi.
‘BİZE DÜŞEN GÖREV MÜCADELEYİ BÜYÜTMEK’
Egemenlerin kendi varlıklarını sürdürebilmek için hapishaneler, gözaltı ve işkence merkezlerinde katliama dönük saldırılarını sürdüreceği vurgulanan açıklamada, “Öyleyse bize düşen görev bu zindanlardaki sessiz ölüm saldırılarına karşı mücadeleyi büyütmektir. Gençlik örgütleri olarak tüm kamuoyuna tutsaklarla dayanışma çağrımızı yineliyoruz. Tüm gençliği tutsaklara mektup ve kartlar yazarak tecridi parçalamaya, ailelerle ve dayanışma ağlarıyla ortak mücadeleyi büyütmeye, tutsaklarla dayanışma eylemlerine güçlü katılımlarla seslerine ses olmaya çağırıyoruz” denildi.