HABER MERKEZİ- Gazi ve Ümraniye Katliamı’nın 26. yılında 1 Mayıs Mahallesi’nde anma yürüyüşü düzenlendi. Yürüyüşün ardından yapılan açıklamada, 26 yıl boyunca katillerin cezalandırılmadığı ifade edilirken “Hukuk sistemi adeta bu davalarda tiyatro oynattı” denildi.
1995 yılının 12-15 Mart günleri arasında yapılan Gazi ve Ümraniye Katliamı’nın 26 yılında anma yapıldı. Devlet eliyle gerçekleştirilen katliamda yaşamını yitirenler yapılan yürüyüşle anıldı. Anmadan önce Ataşehir Pir Sultan Abdal Cemevi’nin etrafı polis tarafından ablukaya alındı.
1 Mayıs Mahallesindeki Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Ataşehir Şubesi Cemevinde bir araya gelen halk, “Katiller halka hesap verecek”, “12-15 Mart Gazi ve 1 Mayıs Mahallesi katliamlarını unutmadık, unutturmayacağız”, “Gazi ve 1 Mayıs Mahallesi şehitleri ölümsüzdür” yazılı pankartı arkasında yürüdü. “Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiç birimiz” sloganlarıyla katliamın yaşandığı 30 Ağustos İlköğretim Okulu yürüyüşe geçti. Yürüyüşte Gazi ve Ümraniye katliamlarında yaşamını yitirenlerin isimleri okunarak “yaşıyor” denildi.
Yürüyüş güzergahında Gezi Direnişi’nde hayatını kaybeden Mehmet Ayvalıtaş’ın hayatını kaybettiği noktada, kitle Ayvalıtaş’ı ve onun şahsında devrim şehitlerini andı. Devamında 30 Ağustos İlköğretim Okulu önünde devrimci ve demokrat kurumlar adına basın açıklaması yapıldı.
Ataşehir Pir Sultan Abdal Cemevi Başkanı Gülsev Kaya konuşmasına, yürüyüşteki polis ablukasına dikkat çekerek başladı. Bu ablukanın zulmün devam ettiğini gösterdiğini belirten Kaya ardından basın metnini okudu.
ZULMÜN OLDUĞU YERDE DİRENİŞ HAKTIR
Açıklamada, “Bugün 15 Mart, Yüreklerimizde aynı öfke, aynı acı ile Gazi Mahallesi ve Ümraniye’de katledilen canlarımızı anmak için toplandık dostlar. Onların katledildikleri yerdeyiz. Kadın erkek, genç yaşlı cümle canlar, yüreğinde insanlık özü taşıyanlar olarak Sivasta, Çorumda, Maraşta, Dersimde, Koçgiride yanan, yakılan, katledilen her canımızın ve ailelerimizin acısı acımız, öfkesi öfkemizdir. Ümraniyede yaşanan; zalimin karşısında mazlumun yanında olma, zulmün olduğu yerde direniş haktır, komşun dardayken sen rahatta olma, dayanışma ezilenlerin inceliğidir gibi tarihten süzülüp gelen toplumsal hafızamızın bize bıraktığı yaşamak için yaşatmalısın desturunun bir karşılığıdır. O nedenle değerdir, değerimize sahip çıkmak için buradayız.
Yirmi altı yıldır Gazi ve Ümraniye davaları göstermelik mahkemeler, göstermelik soruşturmalarla sonuçlandırıldı. Göstermelik cezalar verildi. Yitirdiğimiz canların yakınları başta olmak üzere kamuoyu vicdanında bu sonuçlar kabul görmedi. Hukuk sistemi adeta bu davalarda tiyatro oynattı. Ancak üzerinden 26 yıl geçmesine rağmen yeni tanıklar, yeni görüntüler, yeni bilgiler ile dava yeniden açıldı. Talebimiz bu davada bellidir. 26 yıl öce başlatılan ve 26 yıldır tekrar ettiğimiz katiller bulunsun ve hesap versin.”
EN DEMOKRATİK TALEPLER BASTIRILMAKTA
Kaya yaptığı açıklamada, Boğaziçi direnişini hatırlatarak, “En demokratik hakkını kullananlara yönelik gözaltı ve tutuklamalar ile talepler bastırılmakta, ‘Kayyum rektör istemiyoruz’ diyen Boğaziçi öğrencileri başta olmak üzere demokratik, bilimsel üniversite talebinde bulunan öğrenciler gözaltına alınmakta, insanlık suçu olan çıplak arama dayatılmaktadır. Öğrencilerin demokratik talebinin büyümesini engellemek için destekleyen herkes terörist ilan edilmektedir” ifadelerine yer verdi.
Etkinlik katliamda yaşamını yitirenler şahsında yapılan saygı duruşu ile sonlandırıldı.