HABER MERKEZİ- Efrin’e yönelik operasyona ilişkin paylaşımları nedeniyle aralarında gazeteciler Barış Ceyhan, Hayri Demir ve Sibel Hürtaş’ın da bulunduğu 12 kişinin yargılandığı davanın ilk duruşması görüldü. 9 aydır cezaevinde olan gazeteci Ceyhan’la birlikte tüm tutuklular tahliye edilirken, duruşma 22 Kasım’a ertelendi.
Ankara’da, Efrin’e yönelik operasyon sırasında yaptıkları sosyal medya paylaşımları gerekçesiyle 22 Ocak’ta gözaltına alınan, aralarında gazeteciler Hayri Demir, Sibel Hürtaş ve Barış Ceyhan ile İnsan Hakları Derneği (İHD) Merkez Yönetim Kurulu (MYK) Üyesi Nuray Çevirmen’in de bulunduğu 3’ü tutuklu 12 kişinin, “örgüt propagandası yapmak” ve “halkı kin ve düşmanlığa sevk etmek” iddialarıyla yargılandığı davanın ilk duruşması görüldü.
Kapatılan Özgürlükçü Demokrasi çalışanı Barış Ceyhan duruşmaya tutuklu bulunduğu Kayseri Hapishanesi’nden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlanırken, diğer yargılananlar ve avukatları mahkeme salonunda hazır bulundu.
Ankara 15. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmayı gazeteci-yazar Hüseyin Aykol, Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Ankara Şube Başkanı Sinan Tartanoğlu, Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD) Temsilcisi Çınar Livane Özer, Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu ve İHD Eş Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan izledi.
HAYRİ DEMİR: BAŞLAMAYAN OPERASYONU NASIL KARALAMIŞ OLABİLİRİM?
Kimlik tespitiyle başlayan duruşmada, ilk beyanda bulunan Mezopotamya Ajansı muhabiri Hayri Demir oldu. Demir savunmasında, “Soruşturmanın tamamı gazetecilik faaliyetimdir. Çünkü tweetler gazetecilik faaliyetinin bir parçasıdır. Haber kaynaklı paylaşımlardır. Soruşturma dosyasındaki Afrin operasyonunu karaladığım iddia edilmiştir. Ancak operasyon 20 Ocak’ta benim paylaşımlarım ise 19 Ocak’ta yapılmıştır. Başlamayan operasyonu nasıl karalamış olabilirim?” diye sordu.
Demir, Efrin’e ilişkin 19 Ocak’ta paylaştığı bazı haberleri de mahkemeye sunarak, savunmasına şöyle devam etti:
“Gazetecilik suç değildir. Beratımı istiyorum. Paylaşımlarımda bir haberin öğeleri vardır. 5N1K kuralı var. Açık kaynak araştırma ve soruşturma da operasyonu karaladığım iddia ediliyor. Ama sadece gazeteciliğim yargılanıyor. 5 tweetten yargılanıyorum. 5 tweet 111 kelimeden oluşuyor. 700 harf yapıyor. Harf başına 6 gün ceza isteniyor hakkımda. Gazetecilik yapmak bu kadar suç olmaması gerekiyor. Gazetecilik suç değildir.”
BARIŞ CEYHAN: BİR ÇOCUĞUN FOTOĞRAFINI PAYLAŞMAM NASIL SUÇ OLABİLİR?
Tutuklu gazeteci Barış Ceyhan da savunmasında “9 aydır tutukluyum. İlk tutuklandığımda Sincan M Tipi Cezaevi’nde 17 gün 2 metrelik hücrede kaldım. Gardiyanların, memurların hem fiziksel hem psikolojik işkencesine maruz kaldım. Şikayetçiyim. Hakkımda 3 satırlık bir iddianame hazırlanmış ve ben 9 aydır tutukluyum. Propaganda yaptığım iddia ediliyor ama nasıl yaptığım ortada yok” diye belirtti.
Ceyhan, “Bir çocuğun fotoğrafını paylaşmam nasıl suç olabilir? Afrin yerine Filistin yazsaydım bugün tutuklu olmayacaktım. Afrin’de ölen bir çocukla Türkiye’de bir çocuğun ölmesi arasında ne fark var” diye sordu ve paylaşımlarının ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.
SİBEL HÜRTAŞ: GAZETECİLİK SUÇ DEĞİLDİR
Artı TV muhabiri Sibel Hürtaş ise savunmasında, “Suçlamayı anlayamadım. Suçlandığım iki tweet var; ancak Afrin’e ilişkin başka tweetler de var. Yasa gereği hem lehte hem de aleyhte delil toplanır. Tarafsız bir gazetecilik olarak faaliyette bulundum. Tarafsızlık gazeteciliğin birinci ilkesi sizin elinizde cımbızlanmış kısmı var. Benim yaptığım iş gazeteciliktir. Tek sesli yayın yapsaydım propaganda yapmış olacaktım. Ama ben tek düşünce değil, herkesin fikrini kamuoyuna taşıyorum. Mantıksal açıdan bu iddianameye yaklaşmam mümkün değil” diye konuştu.
Hürtaş, sözlerini şöyle tamamladı: “Savunmam 3 kelime olacak. Gazetecilik suç değildir.”
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Milletvekili Kemal Bülbül’ün de yargılanacağı davada, Bülbül’ün dosyası ise ayrıldı.
Avukat savunmalarının ardından, savcı tutuklu sanıkların tutuklulukta geçirdiği süre göz önüne alınarak adli kontrol talebiyle tahliyelerini istedi.
Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanıklara ek savunma için süre verilmesine, dijital materyallerin sahiplerine iadesine, iddianame içeriğinde sanıklara isnat edilen paylaşımların tarihlerinin saptanmasına, hangi paylaşımın hangi tarihte gerçekleştireceğine yönelik rapor düzenlenmesine karar verdi.
Mahkeme, tutuksuz yargılananların yurtdışı yasaklarının devamına, aralarında Barış Ceyhan’ın da olduğu tutukluların ise tahliye edilmesine hükmetti. Duruşma, 22 Kasım’a ertelendi.