HABER MERKEZİ- TC güçlerinin 20 Ocak 2018’de Efrin’e işgal girişiminde bulunmasından beridir geçen süre içerisinde, Kürt ulusu üzerinde baskı ve asimilasyon politikalarına devam etmekte.
TC’nin Afrin işgalinden sonra faşist ÖSO çeteleri ile Kürt ulusuna yönelik şovenist girişimleri sürüyor. Türkiye’de HDP’ye karşı ırkçı-faşist söylemlerinin keskinleşerek arttığı süreçte, birçok HDP’li vekili tutuklayarak, faşist saldırılarına devam ediyor. Yine Türkiye Kürdistan’ı üzerinde gerillalara yönelik artan operasyonlar, Kürt ulusunun psikolojik anlamda zayıflamasını hedeflemektedir.
İnsan kaçırma, fidye toplama, zorla alıkoyma ve cinsel suçlarla ilgili haberlerin geldiği Efrin’de, Ezidi çocuklarının zorla camilere götürülerek Müslümanlaştırılmaya çalışıldığı, bazı okullar ile Alevilere ait evlerin de gasp edilerek cami yapıldığı iddia edildi.
Türkiye’nin ÖSO çeteleri ile girdiği Efrin’den tutuklama, işkence, ölüm, kaçırılma ve fidye haberleri gelmeye devam ederken, kentte demografik yapının değiştirildiği ve asimilasyon uygulamalarının devrede olduğu belirtiliyor. Daha önce Efrin’de Ezidi ve Alevilere ait tarihi ve kutsal mekanların talan edildiği haberleri basına yansımıştı. Kuzey Suriye’den yayın yapan ANHA’nın haberine göre ise kentte Türkiye destekli bazı gruplar, Şerawa ve Basufan köyünde Ezidi çocukları evlerinden zorla çıkararak camilere götürüyor.
Ajans, “çocukların İslam’ın katı versiyonları ile Kur’an öğrenmeye zorlandığını”, çocuklarının camiye gönderilmesine karşı çıkan ailelerin ise işkenceye maruz kaldığını ya da kaçırıldığını aktarıyor.
Efrin’de Ezidilerin yanı sıra Aleviler de benzer bir baskı altında. Kentteki radikal İslamcı gruplardan biri, Mabata ilçesindeki bir köy okulunu yalnızca İslami konuların işlendiği şeriat okuluna çevirmiş. Ayrıca evi gasp edilen Henan Ereba adlı bir Alevinin evi cami olarak kullanılıyor. Aynı bölgede, Alevilere ait üç evin daha gasp edildiği, bu evlerin de cami ve şeriat okuluna dönüştürülmesi için hazırlık yapıldığı iddia ediliyor.
Efrinde Kürt ulusuna karşı asimilasyonlar devam ediyor
Türkiye, ÖSO grupları ile 20 Ocak’ta başlattığı askeri operasyon sonucunda 18 Mart tarihinde Efrin’e girdi. Bu tarihten itibaren kentten sık sık hak ihlali haberleri geliyor. Sadece Haziran ayında 140 sivilin kaçırıldığı bildirildi. Temmuz ayının ilk yarısında ise Efrin’de yaklaşık 120 adam kaçırma, 7 cinayet, 10 soygun ve 27 baskın belgelendi, ayrıca dört tarla da ateşe verildi.
Ankara’nın PYD’ye karşı desteklediği ENKS dahi, kentteki silahlı grupların Efrin’de halka işkence yaptığını belirterek, “Türkiye ve Birleşmiş Milletler, silahlı grupların Efrin’de halka uyguladıkları tutuklama ve öldürmeleri sonlandırmalı” dedi. Ayrıca kentte daha önce Kürtçe olan yerleşim yerleri ve kurumların adı da Türkçe ve Arapça olarak değiştirildi, kimi Efrinlilerin mülklerine el konuldu.
Almanya merkezli Tehdit Altındaki Halklar Örgütü geçtiğimiz Temmuz ayında yaptığı açıklamada “kente radikal İslamcı Araplar yerleştirildiğini, tüm Kürtçe yazı ve tabelaların kaldırıldığını, okullardaki Kürtçe derslerin müfredattan çıkarıldığını, yaklaşık 7 bin Kürt’ten haber alınamadığını” bildirdi.
Son olarak Uluslararası Af Örgütü Ağustos ayında, Efrin’de Türkiye’nin desteklediği grupların ağır insan hakları ihlallerinde bulunduğunu açıkladı. Efrin’de yaşayan ve kentten ayrılmak zorunda kalan 32 kişiyle yapılan görüşmelere dayandırılan raporda, ağır insan hakları ihlalleri yaşandığı belirtilerek Türkiye’ye yönelik suçlamalara yer verildi.
Türkiye’yi yaşananları “görmezden gelmekle” suçlayan Af Örgütü, ihlallere son verilmesini talep etti.