WhatsApp’ın gizlilik kurallarını güncellemesinin ardından başlayan tartışmalar devam ediyor. Tartışmalar çeşitli uygulama önerileri (WeChet, Telegram, Signal vs.) üzerinden giderken bu süreç dijital mesajlaşmanın güvenliliğini de gündeme getiriyor. Aynı zamanda bu uygulama şirketlerinin hayata geçirdikleri politikalarda neyi amaçladıklarını… “Kapitalist üretim tarzının egemen olduğu toplumların zenginliği ‘muazzam bir meta birikimi’ olarak kendini gösterir…” der Marks Kapital’in daha en başında, giriş cümlesinde. Yer sağlayıcıların* bugün milyarlarca insanın beğeni ve isteklerini satması bu “toplumun” günümüzdeki özellikli bir yanını ifade ediyor.
İnsanların kullandıkları uygulamalar aracılığıyla elde edilen veya ele geçirilen veriler ve bunların üzerinden elde edilen metaveriler** “özelleştirilmiş” reklamların verilmesine olanak tanıyor. Reklamlar ise her zaman için yeni bir şeyler alınmasını önerir. Peki ne alınmasını önerir? Hangi firmadan alınmasını önerir?
John Berger, “Görme Biçimleri” kitabında, “Reklamlarda bir tür ürünün, bir firmanın öbürüyle yarıştığı doğrudur; ne var ki her reklam imgesinin öbürünü güçlendirdiği, hızlandırdığı da doğrudur.” diyor. Yani reklamcılığın “özelleştirilmesi” bir yana bir bütün olarak kullandığımız ağ sağlayıcılar bu kapitalist tüketimi sürekli olarak güçlendiriyor.
WhatsApp’ın, verilerini ve metaverileri paylaşması şirketin reklamcılıkla büyümeyi hedeflediğini gösterir. Kaldı ki yapılacak olan gizlilik güncellemesinden önce de şirketin bunları paylaştığı şimdiyse yasal yelpazesini genişlettiği düşünülüyor. Facebook, Instagram ve WhatsApp aynı sermayedara ait. “Veri komisyonculuğu” ve burjuva siyasi seçimleri için “veri analizi” yapan Cambridge Analytica isimli şirketin Facebook’un verilerinden faydalanarak Trump’un başkanlık seçimini kazanmasında rol oynadığı New York Times gazetesi raporlanmıştı. Facebook ve WhatsApp’ın reklamcılıkla ve burjuva siyasetle ilişkisi böyleyken milyonlarca kullanıcısı olan diğer uygulamalara güvenilebilir mi? Örneğin Twitter bu açıdan ne kadar güvenilir? IP adresleri paylaşmamasıyla övülen bu sitenin de sicili pek temiz değil. ( Faşist TC devleti, sosyal ağ sağlayıcıların*** temsilcilik bulundurma zorunluluğunu içeren yasanın uygulanmasıyla birlikte IP adresi bilgisinin yanı sıra port**** bilgisini de edinebilecek.) Örneğin, dijital mesajlaşmanın güvenliği etrafında dönen tartışmalarla birlikte Twitter’ın, Trump’ın hesabını kalıcı olarak askıya aldı yani kapatması da konuşuldu. Bu olaydan sonra Trump taraftarları Twitter’ı “komünist olmakla suçladı(!)” Twitter ise bu olaydan sonra, diğer uygulamalar içerisinden demokrasi öncüsü olarak öne çıktı. Venezuela’daki ABD destekli darbe girişiminde Rusya’nın desteklediği Madurocularla ilişkili 2 bin hesabı askıya almamış gibi (!)
Twitter; WhatsApp, Signal vs. gibi bir mesajlaşma ağı olmamasıyla birlikte DM (Direkt Mesaj) opsiyonuna sahip. Twitter’ın bu opsiyonunda mesajların, yukarıda hünerlerini ortaya koyduğumuz WhatsApp’ın da kullandığı uçtan uca şifrelemeyle***** iletilmesi için bile yıllarca tartışıldı. Kaldı ki uçtan uca şifreleme özelliği olsa dahi attığınız her mesaj Twitter sunucularında depolanmakta. Bunlara bir de o vermemekle övündüğü fakat neler döndüğünü bilmediğimiz IP adresi ve port bilgilerini de ekleyelim… Yani özetle gizlilik kaygısı olanların Twitter’daki DM opsiyonunu kullanması pek akıl kârı değil.
Milyonlarca kullanıcısı olan ağ sağlayıcıların böylesi çıkar çatışmaları içerisinde bulunduğunu görmek gerekir. (Bu durum WhatsApp’tan kaçarkan Telegram’a tutulanlar için de geçerli) Ezcümle egemenlerin çıkar çatışmalarının daha gizil yaşandığı bu arenada insanlara dair toplanılan her veri emperyalistlerin hegemonyalarını güçlendirmeye hizmet ediyor. Bu durum Telegram CEO’sunun Apple’dan uzak durulması gerektiği yönündeki telkininde de böyle; Apple’nin Floyd eylemlerinden sonra siyah gençlere teknoloji hizmeti sunmasında da…
‘70’ler, ‘80’ler, ‘90’lar hiçbir tarihte teknoloji günümüzdeki kadar gelişkin olmamıştı. Teknolojiye bağlı olarak gelişen internet ağı, daha önce hiçbir zaman bu düzeyde yayılmamıştı. Bu gelişmişliğe bağlı olarak biriken devasa veriler de hiç bu kadar değerli olmamıştı… Doğal olarak böylesine devasa bilgilerin yer aldığı elle dokunabildiğimiz sunucular olduğunu unutmamak gerekir. İnsan zihninin alabileceğinden çok daha fazlası bu makineler içerisinde depolanmakta: Attığınız her mesaj, incelediğiniz her ürün, beklenti ve isteklerinize dair maksimum şey… Bu verilerin, tasniflenmesinin de yine makineler aracılığıyla yapıldığını düşünürsek, “E ne yapacaklar bunları, biraz abartılıyor” gibi tepkiler de sanırım olmayacaktır. İnsanların teknoloji ile ilişkisinde bu durumları gözetmesi gerekir.
Peki internet kullanması gerekenler ne yapacak? Dumanla mı haberleşecek(!)? Hayır elbette dumanla haberleşmeyecek. İnternet ve genel olarak teknolojinin hâkim sınıflar ve devletler tarafından kontrol edilebilirliğini bir an olsun akıldan çıkarmamak kaydıyla en mantıklı alternatifi seçip onu kullanacağız. Bu seçenek ise şimdilik hem uygulaması hem de sunucusu açık kaynaklı****** olduğundan Signal olarak görülüyor. Bilinçli, ilkeli bir kullanım iletişim araçlarından doğru bir biçimde yararlanmanın anahtarıdır. Fakat unutmayalım ki bu ifade edilenler sadece kimi alanlar ve mücadele biçimleri için geçerlidir. Devrimci mücadele tek bir biçim ve alandan oluşmaz. Doğal olarak çalışma ve iletişim tarzları farklıdır. Bu farklılık kimi biçimler için ilkenin kendisini bu araçları “kullanmamak” üzerine kurar. Çünkü onun mücadele ettiği güçlere karşı tam gizliliğe ihtiyacı vardır ve bu nedenle kontrol mekanizmalarının dışında kendine has biçim, araç ve yöntemleri olmak zorundadır.
* Yer sağlayıcı ise hizmet ve içerikleri barındıran sistemleri sağlayan veya işleten gerçek veya tüzel kişilerdir. Örneğin; Facebook ya da küçük çaplı forum siteleri yer sağlayıcıdır.
**Metadata, metaveri ya da üst veri, bir kaynağın ya da verinin öğelerini tanımlayan bilgilerdir. Kısaca veri hakkında veri/bilgi olarak özetlenebilir (Vikipedi)
***Sosyal ağ sağlayıcı kavramı yeni yasa değişikliğiyle kabul edildi. Günlük ziyaretçi sayısı bir milyon üzerinde olan yer sağlayıcılar bu kapsamda sosyal ağ sağlayıcı olarak kabul edilecek.
**** Port, yazılım kavramı olarak bilgisayarlara verilen IP adresi üzerinde tanımlanan soyut bağlantı noktalarıdır.
***** Uçtan uca şifreleme sadece uç noktadaki kullanıcıların okuyabildiği bir iletişim sistemidir. Hedefi, internet sağlayıcıları, ağ yöneticileri gibi aradaki potansiyel gizli dinleyicilerin, konuşmanın şifresini çözmek için gereken şifreleme anahtarlarına erişmesini engellemektir. (WhatsApp son gizlilik güncellemesinde sunucularının kullanıcıların özel anahtarına erişimi olmadığını belirten maddeyi kaldırdı)
****** Açık kaynak yazılımların en önemli özelliği kaynak kodları yazılımı geliştiren ve test eden dışında birçok farklı yazılımcının görmesi, inceleme ve yorum yapma hatta düzeltme hakkına sahip olmasıdır.
Bir Yeni Demokrasi Okuru