Kitlelerle bütünleşmenin, kitlelere kolektifin politikalarını taşımanın türlü araç ve yöntemleri vardır. Devrimci politika, ajitasyon ve propaganda bu araç ve yöntemlerle güçlendirilerek kitlelere taşınır. Ajitasyon ve propagandanın en önemli araçlarından biri kitle yayın organımızdır. Yayın organı kitlelere politikalarımızı taşıma ve onları bu eksende harekete geçirme misyonunu üstlenir. Bu özelliğiyle yayınımız faaliyet yürüten tüm yoldaşların gereğini kavradığı ve üzerine yoğunlaştığı bir araç olmak zorundadır.
Faaliyet yürütülen her alan aynı zamanda yayınlarımızın halka ulaştırıldığı alanlar olmalıdır. Gazete faaliyetimiz, kitleyle doğrudan bağ kurmanın önemli bir aracıdır. Kitlelerle kurulan her bağ onların çelişkilerini kavramanın ve buna yanıt olabilmenin de olanaklarını açığa çıkarır. Mao yoldaşın tanımladığı “kitlelerden kitlelere” çizgisi doğrultusunda şekillenmek hem bizi geliştiren hem de kitlelerin çelişkilerine yön veren bir içerik taşır. Yayın faaliyeti doğru anlayışla ele alındığında ikili bir özelliğe sahiptir. Kitleleri bilinçlendirme ve örgütlemenin aracı olurken aynı zamanda politikalarımıza ve çalışmalarımıza yön veren bir özellik gösterir.
Bugün yayın faaliyetimiz örgütsel gerçekliğimizin altında bir dağıtımla sonuç bulmaktadır. Bu ise yayın organının önemini, işlevini ve kitleler nezdindeki karşılığını kavrayışımızla ilintilidir. Söz konusu durum esasta faaliyet yürüten yoldaşların sorgulaması ve üzerine yoğunlaşması gereken bir konudur. Yayın faaliyetimiz gerçekliğimizin altındaysa gazetemizin önemine ve işlevine dair tartışmalar yürütülmeli, bu anlamdaki çelişkiler açığa çıkartılarak sonlandırılmalıdır. Gündemlerimizin yoğunluğu altında gazete dağıtımını “yük” olarak görme anlayışı ortaya çıkabilmektedir. Fakat yayın faaliyetimiz tüm faaliyetlerimizi besleyen ve güçlendiren bir noktada durmaktadır. Şehitlerimizi, gerçekleştirilen eylemlerimizi, örgütlenme çağrılarımızı kitlelere duyurmanın ve propaganda yapmanın da önemli bir aracıdır.
BURJUVA MEDYANIN KİTLELERDE VÜCUT BULMASINA İZİN VERMEYELİM!
Burjuva medya ve yayın organlarının kitlelerin zihnini bulanıklaştırdığı, onları sisteme entegre ettiği her alan bizlerin eksik kaldığı alanlardır aynı zamanda. Bizler gazetemizi yeterince kitlelere ulaştıramadığımızda onları burjuva medyanın etkisine de bırakmışız demektir. Burjuva medya ve yayın organlarının halkın gündem ve çelişkilerine gözünü kapattığı, işçiler-emekçiler sefaletle boğuşurken her şey güllük gülistanlıkmış gibi gösterdiği bir gerçeklikte onların maskesini düşürmek ve kitlelerin yüzünü gerçeğe, kendi çelişkilerine çevirmek ancak ve ancak devrimci yayınlarla gerçekleştirilebilir. Elbette ki yalnızca yayın dağıtmak yeterli değildir. Yayın organı nasıl ki kitlelerle bağ kurmanın temel araçlarından biriyse o bağı geliştirip güçlendirmek yine bizim elimizdedir. Bu anlamda salt dağıtım yapmak bizi burjuva gazetecilikten farklı kılmaz, kitlelerin çelişkilerine inmek ve çelişkileri örgütlemek esas amacımız olmalıdır.
GAZETEMİZDEN BESLENELİM, GAZETEMİZİ BESLEYELİM…
Gazete, faaliyet yürüten yoldaşların sadece dağıtımını yaptığı bir gerçekliğe de dönüşmemelidir. Aynı zamanda dağıtım yapan yoldaşların gazeteye dair fikirler sunduğu, kitlede ve alanlarda gördüğü çelişkilere dair yazılar yazdığı yani gazetemizden beslenip gazetemizi beslediği bir anlayışa kavuşmalıdır. Gazetemizi daha çok sahiplenmemiz ona kafa yoruşumuzla, üreterek söz sahibi olmamızla ortaya çıkacaktır. Çin Komünist Partisi yayın organını koşullara ve gündemin yoğunluğuna sığınmadan evlerde, kırlarda kendilerinin kurduğu matbaalarda basarak partinin fikirlerini kadroları aracılığıyla halka ulaştırmıştır. Kolektifimizin de buna dair birçok deneyimi ve pratiği vardır. Bugün de göstermemiz gereken irade bu iradedir. Bu, koşullarımıza ve yoğunluğumuza teslim olmadan, koşulları zorlayarak ve aşarak Proletarya Partisi’nin ideolojisini kitlelere taşıma iradesidir.
POLİTİKALARIMIZI KİTLELERİN ELİNDE GÜÇLÜ BİR SİLAH HALİNE DÖNÜŞTÜRELİM!
Yayınlarımızı ulaştırmadığımızda aslında Proletarya Partisi’nin ideolojisini de yeterince kitlelere taşımadığımızı unutmamalıyız. Proleter ideolojinin güçlü bir biçimde doldurmadığı, yeterince ulaştırılamadığı her alan burjuva-feodal ideolojiye teslim edilmiş demektir. Proleter çizginin önemli araçlarından biri olan yayın organımızı da bu ciddiyet ve sorumlulukla kitlelere taşımalıyız. Bu sorumluluk bilinciyle kitleleri örgütlemeli, politikalarımızı kitlelerin elinde güçlü bir silah haline dönüştürmeliyiz. Ve bunu Proletarya Partisi’ni güçlendirmek ve geliştirmek hedefiyle ele almalıyız.
Bir Yeni Demokrasi Okuru