Başakşehir Belediyesi önünde gasbedilmek istenen hakları için oturma eylemi yapan ardında da gözaltına alınan inşaat işçileri ve yöneticilerine ev hapsi kararı verildi. Bu karar kapsamında İnşaat-İş Örgütlenme Sorumlusu A. Deniz Gider’e elektronik kelepçe takıldı.
A. Deniz Gider ev hapis kararına dair sorularımızı cevapladı.
Yeni Demokrasi: İnşaat-İş Sendikası üye ve yöneticilerine verilen “ev hapsi” süreci nasıl gelişti?
İnşaat-İş Örgütlenme Sorumlusu Deniz Gider: Yüklenicilerin Başakşehir Belediyesi ve Akar Grup olduğu Bahçeşehir Yuvam Evleri şantiyesinde yaklaşık 2,5 yıldır çalışan ve işten çıkarılan üyelerimizin gasbedilmek istenen hakları için Akar Grup’un Başakşehir’de bulunan satış ofisi önünde başlattığımız direnişimizi üçüncü gününde Başakşehir Belediyesi önüne taşıdık.
Belediye önünde polisin keyfi engellemesine rağmen eylemimizi ısrarla sürdürdük. Bunun sonucu olarak belediye başkan yardımcısının görüşme talebi oldu. Üye ve yöneticilerimizin katıldığı o toplantıda yetkili kişi patronla arasının iyi olduğunu, haklarımızın sadece kıdem tazminatından ibaret olduğunu belirtti ve sendikamıza yönelik demagoji yaparak “farklı yönlere hizmet ediyorsunuz” dedi. Bu itham ve tehditlere karşı görüşmeyi terk ettik ve direnişimize devam ettik ve kısa süre sonra dayanışma için yanımızda bulunan dost sendikamız DGD-SEN yönetici ve üyeleriyle birlikte ters kelepçeyle gözaltına alındık. Savcılığın mevcutlu istemi sonucu çıkarıldığımız mahkemede adli kontrol şartıyla serbest bırakıldık.
Ertesi günü tekrar belediye önüne gittiğimizde polisler tarafından yürümemiz engellenmeye çalışıldı, engellere rağmen belediye binasına kadar yürüdük ve polisler tarafından darp edilerek gözaltına alındık. Ayrıca sendikamızın avukatlarından Ekin Güneş Saygılı da polisler tarafından görüntü alması engellenerek darp edildi. Karakolda verdiğimiz ifadelerin ardından savcılık yeniden mevcutlu isteyerek ve ifademizi bile almadan Sulh Ceza Hakimliğine sevk etti. Çıkarıldığımız mahkemede üye ve yöneticilerimize ev hapsi verildi.
Gün içinde firma yetkililerinin görüşme talebi sonucunda pazartesi günü (12.02.2024) yapılan görüşmede üyelerimizin tüm hakları ödenerek direnişimizi kazanımla sonuçlandırdığımızı basına ve kamuoyuna ilgili sosyal medya araçlarımızla duyurduk.
Yani haklılığımız onların hukukları açısından bile bu kazanımla tescil edilmiş oldu. Böyle de aleni bir “hukuksuzluk” var!
Hakkımızda verilen ev hapsi ve adli kontrol “cezaları” Başakşehir Belediye Başkanlığının talimatıyla bizzat yerine getirilmiştir. Savcılık ve mahkemenin vermiş olduğu bu kararı tanımadığımızı duyurduk. Bu “karar” inşaat patronlarının servetlerini korumaya yönelik bir adımdır ve daha sonra gerçekleşecek olan direnişlerde alınacak tavrın bu yönde olacağının da beyanıdır. İşçi sınıfının gasbedilmek istenen hakları için sokakta olan, mücadele eden sendikalara da gözdağıdır. İnşaat İşçileri Sendikası olarak haklı olduğumuz her alanda asla taviz vermeyecek, geri adım atmayacağız.
YD: İşçi sınıfının gündeminde neler var ve önümüzdeki günlerde sınıfı neler bekliyor?
Deniz Gider: Açlık ve yoksulluk sınırları açıklandı. Emin olun seçimlerden sonra açlık sınırı zam yapılan asgari ücreti katlayacak. Daha 2 ay bile geçmeden eridi zaten. Bazı iş kollarında fabrikalar kapanıyor, işsizlik kendini daha da ciddi boyutlarda gösterecek önümüzdeki dönemde. Bize verilen ceza aslında önümüzdeki günlerde patlayacak daha güçlü işçi tepki ve eylemlerine önden verilmiş bir gözdağıdır. Ki giderek sefalete mahkûm edilen işçi ve emekçiler, Antep’te, Kayseri’de, Konya’da ve coğrafyanın dört bir yanında öbek öbek, çeşitli biçimlerde direniyor. Bu ceza onları da susturmaya yöneliktir. Patronların keyfi tutumları, bürokratlaşan sarı sendikalar ve devletin sermayeyi korumaktaki sınıf tutumu daha pervasız biçimlerle karşımızda duruyor. Bu açıkça işçi sınıfının kırıntı denilebilecek haklarına da el koymak, deyim yerindeyse çökmektir. Bu saldırıları püskürtmenin yolu birleşik militan fiili meşru mücadeledir.