Ocak-şubat-mart aylarını kapsayan BİA Medya Gözlem Raporu “Terörle Mücadele Kanunu” ve “Türk Ceza Kanunu” temelinde yargılanan en az 195 gazeteciden 14’ünün toplam 25 yıl 7 ay hapse mahkûm edildiğini; AKP-MHP blokunun gazetecileri kamuoyu önünde tehdit etmeye ve online haberciliğe yönelik sansürü sonuna kadar kullanmaya devam ettiğini; gazeteci tutuklama döngüsünün son üç ayda daha ziyade yerel gazetecileri hedef aldığını; onlarca haberciye yönelik adli kontrolün “mahpusluğun bir başka şekli” olarak dayatıldığını gözler önüne seriyor. Ayrıca; bianet sitesi muhabirleri Tuğçe Yılmaz, Aren Yıldırım ve Ali Dinç ile AFP video muhabiri Eylül Deniz Yaşar örneklerinde olduğu gibi medya temsilcilerine yönelik işkence ve aşağılayıcı muamele şikâyetlerinde de kayda değer bir artış gözleniyor.
Geçen yıl RSF bilançosunda dünyada “gazeteci tutuklama döngüsü en hızlı işleyen ülkeler”den olan Türkiye’de bu yöndeki eğilim son üç ayda da sürdü. 2023’ün son üç ayında Tolga Şardan, Barış Pehlivan, Elif Akkuş, Batuhan Çolak ve Merdan Yanardağ tahliye edilirken 2024’ün ilk üç ayında bu kez de İzmir’den Süleyman Gençel, Antalya’da İdris Özyol ve Mersin’de Diren Keser tutuklandı.
195 SANIK, 14 MAHKÛMİYET, 18 BERAAT
Türkiye’de en az 195 gazeteci, hapis cezası istemiyle “örgüt üyeliği”, “örgüt propagandası”, “Cumhurbaşkanına hakaret”, “yanıltıcı bilgiyi alenen yaymak”, “kamu görevlisine hakaret”, “hakaret”, “devlet kurumlarını aşağılama”, “toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanununa muhalefet” gibi iddialarla ocak-mart aylarında mahkemeye çıktı. Ayrıca altı gazeteci de toplam 2 milyon 900 bin TL’lik tazminat davası kapsamında yargılanıyordu.
Ocak-mart aylarında görülen yargılamalarda, altı gazeteci “örgüte yardım”, “örgüt propagandası” ve “terörle mücadele edeni hedef yapmak” iddiasıyla 21 yıl 10 ay hapse, altı gazeteci “kamu görevlisine hakaret” ve “hakaret” suçlamasıyla toplam 1 yıl 9 ay 20 gün hapis ve 22 bin 160 TL adli para cezası, iki gazeteci de “Cumhurbaşkanına hakaret” iddiasıyla toplam 1 yıl 11 ay 10 gün hapse mahkûm edildi. Bu dönemde 14 gazeteciye verilen hapis cezalarının toplamı 25 yıl 7 ay oldu. Ceza davalarından yargılanan 18 gazeteci de beraat etti.
İŞKENCE ARTTI
Ocak-mart döneminde en az 11 gazeteci gözaltına alındı. Habercilerden beşi, İzmir’de “örgüt üyeliği” şüphesiyle, üçü Van’da, “örgüte finansman sağlamak” iddiasıyla gözaltı yaşadı. İşlemler sırasında, son yıllarda da yaygınlık gösteren “ters kelepçe” gibi onur kırıcı muamele ve işkence şikâyetleri ile “adli kontrolle salıverme” gözlendi. Bir polisin, Yenikapı’daki Newroz kutlamalarını izlemek isterken gözaltına alınan AFP video muhabiri Eylül Deniz Yaşar’a, “Sizi Yahudiler gibi sabun yapmadığımıza dua edin…” dediği gündeme geldi.
Söz konusu üç aylık dönemde, en az iki gazeteci ve iki medya kuruluşu saldırıların hedefi oldu, beşi de tehdit edildi: İstanbul Yenikapı’daki Newroz kutlamalarını izlemek isteyen bianet haber sitesi muhabirleri Tuğçe Yılmaz ve Ali Dinç, çekim yapmalarına engel olan polislerce saldırıya uğradı.
20 GAZETECİ “CUMHURBAŞKANI” SANIĞI, 10 YILDA 76 MAHKÛMİYET
Son üç ayda en az 20 gazeteci ve karikatüristin adı (Uğur Koç, Furkan Karabay, İhsan Çaralan, İnan Kızılkaya, Sedef Kabaş, Mustafa Sönmez, Barış Pehlivan, Ozan Alper Yurtoğlu, Julien Serignac, Gerard Biard, Laurent Sourisseau, “Alice”, Rüstem Batum, Baransel Ağca, Ramazan Yurttapan, Haydar Ergül, Ahmet Sever, Deniz Yücel, Hayko Bağdat, Erk Acarer) “Cumhurbaşkanına hakaret” gerekçesine dayandırılan davalarda geçti. Bu dosyalardan toplam 93 yıl 4 ay hapis cezası isteniyordu.
Son üç ayda görülen davalarda BirGün gazetesinden Uğur Koç ile gazeteci ve TV yorumcusu Levent Gültekin ertelemeli 11 ay 20 gün hapse mahkûm edildi. Bu dönemde yargılanan ekonomist ve gazeteci Mustafa Sönmez, beşinci “Cumhurbaşkanına hakaret” davasından da beraat ediyordu.
Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı seçildiği Ağustos 2014’ten bu yana hapis veya para cezasına mahkûm edilen gazetecilerin sayısı 76’yı buldu.
ONLİNE SANSÜR DEVLET HİZMETİNDE
Ocak-mart 2024 döneminde, “kişilik haklarını ihlal” gerekçesiyle online haberciliği keyfi şekilde susturmak için başvurulan sansür, ne yazık ki, Anayasa Mahkemesi’nin ihlal kararından sonra da sansür fırsatçılığı olarak sürdü.
Sulh Ceza Hâkimlikleri ve Erişim Sağlayıcıları Birliği, İnternet Kanunu’nun 9. maddesinin yürürlüğünün AYM tarafından 10 Ekim 2024’te durdurulmasına karar verilmiş olması itibarıyla “10 Ekim’e kadar vaktimiz var” yaklaşımıyla yeni başvurular üzerinden erişim yasaklarını sürdürdü. AYM kararından sonra da en az 41 gazetecilik içeriğine “kişilik hakları” gerekçesiyle erişim engeli veya haber silme kararı verildi.
Yılın ilk üç ayında da “kişilik hakları” suçlamasına, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın aile çevresi, AKP eski veya mevcut milletvekilleri, parti yetkilileri, partiye bağlı Bakanlık yetkilileri veya parti belediye adaylarının eleştiri veya isnatlardan korumanın bir kisvesi olarak başvurduklarını gösteriyor.
RTÜK’TEN 42 MİLYON TL’LİK CEZA
Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), Ocak, Şubat, Mart 2024 döneminde haber ve program yayınlarından dolayı TV kuruluşlarına toplam 29 kez idari para cezası ve bir kez yayın durdurma cezası verdi. Kurul, TV kuruluşlarına toplam 42.172.592 TL idari para cezası verdi. Rapor döneminde radyolara toplam 86.179 TL idari para ceza verilmedi.
ÜÇ AYDA 10 GAZETECİ İŞSİZ KALDI
Ocak-mart döneminde en az 10 medya çalışanı işten çıkarıldı ya da yayın kuruluşunun yayın çizgisinden doğan anlaşmazlıklar çerçevesinde işi bırakmak zorunda kaldı. Geçen yılın aynı döneminde de bu rakam 10’du.
(HABER MERKEZİ)