HABER MERKEZİ- Antalya’da asistan hekimler, Sağlık Bakanlığı’nın yayınladığı ek ödeme yönetmeliğinin adaletsiz olduğunu belirterek 2 günlük iş bıraktı. Akdeniz Üniversitesi Hastanesi’nde gerçekleşen basın açıklaması öncesi İstanbul Esenyurt Devlet Hastanesi güvenlik görevlisi Tuğrul Okudan’ın bir hasta yakını tarafından öldürülmesi protesto edildi. Açıklamada asistan hekimler adına konuşan Şükrü Çetiner, ağır çalışma ve eğitim şartları, can güvenliliklerinin olmaması, 5 dakikada bir hasta bakma dayatmasıyla kalitesiz sağlık hizmeti verilmesi, 36 saatlik nöbetler, izinlerinin verilmemesi, 30 gün/24 saat ücretsiz icap nöbetleri ile birçok özlük haklarının ısrarla görmezden gelinerek, emeklerinin sömürüldüğünü kaydetti.
Okudan’ın bir hasta yakını tarafından öldürülmesini kınayan Çetiner, “Birçok sağlık çalışanı şiddet görmüş, birçok meslektaşımız canice ve onursuzca katledilmiştir. Dün canice öldürülen güvenlik görevlisi Tuğrul Okudan’ın ölüm haberini acı bir şekilde almış bulunmaktayız. Güvende hissetmiyoruz, her geçen gün artan şiddet karşısında çaresiz hissediyoruz. Ağır çalışma yükünden dolayı 36 nöbet sonrası yorgun bitap düşüp trafik kazası geçirerek yaşamdan kopan Dr. Rümeysa Berrin Şen‘i, işini yaparken katledilen Dr. Ekrem Karakaya’yı, Dr. Ersin Arslan’ı ve şiddete uğrayan hiçbir meslektaşımızı ve sağlık çalışanı arkadaşlarımızı unutmadık, unutmayacağız. Yayınlanan yönetmeliklerle sağlıkta şiddet katalog suçlar arasına alınmış, fakat caydırıcı olmadığını şiddetin hala devam etmesinden görmüş bulunuyoruz.” dedi.
“HAK KAYBIMIZ VAR”
Sağlık Bakanlığı’nın yayınladığı son yönetmelikle; nöbet ertesi izin hakkı getirildiğini, bu nedenle de ücretleri kesileceklerin birçok yerde kayıt dışı mesailerine devam ettirileceği ve bunun karşılığı ücret verilmeyeceğini ifade eden Çetiner, “Bu durumda bu konunun takipçisi olacak ve tüm haklarımızı kullanacağız. 12 Ağustos’ta emeğimizin karşılığı olarak Beyaz Reform olarak lanse edilen yönetmelik yayınlanmış, ekonomik haklarımızda kısmen iyileştirme yapılmıştır. Fakat hekimler gelir getiren ve getirmeyen olarak sınıflandırılmış, birçok gruba bölünmüş ve maaşımız tek kalemde verilmediği için emekliliğe yansımayan düzenlemeler yapılmıştır. Nitekim hali hazırda üniversitelerde görev yapan hekimler olarak bulunduğumuz iller hatta bölgelerde en zor vakalarla baş etmeye, en ağır hastaları tedavi etmeye çalışmamıza rağmen de Yüksek Öğretim Kurumuna bağlı olduğumuz gerekçesiyle kapsam dışı bırakılmıştı. Tam 1 aydır her gün mağduriyetimizi iletmemize rağmen, 15 Eylül saat gece 5 sularında YÖK kapsamındaki üniversitelere de ek ödeme yönetmeliği çıkmıştır. Çıkan bu yönetmelik, 1 Ağustos 2022 tarihinden itibaren kapsayıcı olup, 1 aylık hak kaybı oluşturmuştur. Israrla karşı çıktığımız ‘gelir getirmeyen’ tanımı burada da kullanılmış, ayrımcılığa devam edildiği görülmüştür. Katsayı farkı kaldırılmamış, mahsuplaşmanın kalktığı söylense de çıkan yönetmelikte mahsuplaşma kaldırılmamıştır. Bu sebeple YÖK ile SBA kadrosu arasında gelir farkı oluşacağı öngörülmektedir. Taleplerimiz yerine getirilmediği takdirde belirli aralıklarla iş bırakma dahil tüm hak arayışlarımıza devam edeceğimizi ve mücadelemizden vazgeçmeyeceğimizi bildiririz.” dedi.
MA