HABER MERKEZİ- Dört gün boyunca Hakkari ve çevresindeki ekolojik sorunları yerinde izleyen doğa ve yaşam savunucuları yaptıkları açıklamada durumun dehşet verici olduğunu kaydetti.
Hakkari ve çevresindeki ekolojik sorunların boyutlarını yerinde görmek ve incelemek için Türkiye’nin birçok bölgesinden gelen doğa ve yaşam savunucuları izlenimlerini paylaştı.
Son 20 yıldır her yeni gün yeni bir talan projesi ile karşı karşıya kalındığı, Türkiye’nin doğasının rant uğruna acımasızca talan edildiği kaydedilen açıklamada, “Bu talan projelerinin en büyük destekçisi ise inşaat enerji ve madencilik odaklı yerli ve yabancı sermayenin önünü açmak için sayısız düzenleme yapan siyasi iktidardır. Bölgenizde geçirdiğimiz ve çevreyi incelediğimiz dört gün boyunca Saros, Kazdağları, İkizköy, ikizdere veya İliç gibi ülkemizin sayısız noktasında karşımıza çıkan rant odaklı tahribatın Hakkari’de de çok ciddi boyutta olduğunu bölgedeki sayısız endemik bitki ve hayvan türlerinin yok olma tehlikesi altında olduğunu görmek bizler için üzücü ve endişe vericidir” denildi.
Özellikle Zap suyunun madenler nedeniyle kirliliğinin taş ocaklarının yarattığı toz bulutlarının Hakkari’nin çok yakındaki çöplerin kokusu ve yaydığı zehirli gazların dehşet verici olduğu kaydedilen açıklama şöyle devam etti: “Dört mevsim ekoloji temelli ÇED raporları hazırlanmadan, endemik türler hesaba katılmadan ve hatta kanun ve yönetmeliklere uyulmadan işletmelerin çalıştırıldığı görülmektedir. Yine bu dört günün bizde bıraktığı bir diğer izlenim, bu coğrafyada geçerli olan OHAL durumunun, bölgedeki tahribatın görünürlüğünü ve kamuoyunda bilinirliğini azaltmasıdır. Ülkemizin diğer bölgelerinde olmayan güvenlik barajları, güvenlik yolları ve güvenlik duvarları ise ekosistemin işleyişine engel olmaktadır.
“Doğa ve yaşam savunucuları olarak bizler, ülkemizin hiçbir bölgesinde böylesi bir tahribatı kabul etmeyeceğimizi ve hangi coğrafyada olursa olsun kamuoyunda farkındalık yaratmak adına inceleme ve etkinliklerimizi sürdüreceğimizi, gelecek talepler doğrultusunda bölgedeki STK’lar ve yerel inisiyatifler ile her türlü örgütlü iş birliğine her zaman hazır olduğumuzu kamuoyuna saygıyla duyururuz. Ülkemizde ekolojik bölgesel farklılıkları ortadan kaldırmak adına bir ilk olan bu ziyaretin sürekli ve örgütlü bir dayanışmayı beraberinde getirmesi dileğiyle saygılar sunarız.”
İmzacı kurumlar şöyle: Doğa İçin Sanat Derneği (DİSDER), Van Çevre ve Tarihi eserleri Koruma Derneği (ÇEVDER), Halkevleri Ekoloji Grubu, Munzur Çevre Derneği, Muğla Çevre Platformu, Hakkari Cilo Dağcılık ve Doğa Sporları Kulübü, Kazdağları İstanbul Dayanışması, Zilan Ekoloji Platformu, Doğu Anadolu Çevre Platformu, Hakkari Dernekler Federasyonu, TÜRÇEP Batı Karadeniz Çevre Platformu, Toplumsal Ekoloji Grubu, Doğu Beyazıt İş İnsanları Derneği, İklim Adaleti Koalisyonu, Yeşil Yaşam İnisiyatifi, TÜRÇEP Çevre Platformu, Hakkari Baro, Hakkari İHD, Hakkari ÖHD, Hakkari KESK Şubeler Platformu, Hakkari TMMOB İKK