HABER MERKEZİ- Hasta tutuklu Celal Şeker’in tahliye edilmesi başvurusunu ölümünden 9 ay sonra karara bağlayan AYM, skandal bir karara imza atarak tahliye istemini dayanaktan yoksun bularak reddetti.
Mezopotamya Ajansı’ndan Aydın Atay’ın haberine göre; Anayasa Mahkemesi, tutuklu bulunduğu Diyarbakır D Tipi Hapishanesi’nde yaşamını yitiren hasta tutuklu Celal Şeker’in tahliyesi için yapılan başvuruyu ölümünden 9 ay sonra karara bağladı. AYM, verdiği kararda, “Açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez” diyerek tahliye talebini reddetti. Anayasa Mahkemesi yargılama giderlerinin de merhum Celal Şeker’in üzerine bırakılmasına karar verdi.
ENGELLİ RAPORU VERİLDİ
Celal Şeker’in yaşadığı ağır sağlık sorunları nedeniyle avukatı Abdullah Zeytun, müvekkilinin cezasının süresiz olarak ertelenmesini düzenleyen Ceza İnfaz Kanunun 16’ncı maddesi kapsamında hastaneye sevki için başvuru yaptı. Bunun sonucunda Muş Devlet Hastanesi Sağlık Kurulunca yapılan tetkiklerde Celal Şeker’in yüzde 96 engelli olduğu saptandı. Sağlık Kurulu hazırladığı raporda, Şeker’in kronik böbrek yetmezliği nedeniyle günde 5 defa diyalize girdiği, kalp yetmezliği bulunduğu ve bu iki hastalığın hayati risk oluşturduğu yönünde rapor verdi.
ADLİ TIP: HAYATINI TEK BAŞINA İDAME ETTİREBİLİR
Muş Devlet Hastanesi’nin 21 Ağustos 2014 tarihinde verdiği raporundan yaklaşık 3 yıl sonra Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi de Şeker için 8 Şubat 2017’de aynı yönde rapor verdi. Adli Tıp Kurumu ise 14 Nisan 2017 tarihinde, Şeker’in hayatını tek başına idame ettirebileceği ve hapishane kalmasında hayati risk bulunmadığı yönünde rapor hazırladı.
Muş Devlet Hastanesi’nin kalp yetmezliği teşhisi koyduğu ve hayati tehlikesi bulunduğu yönünde rapora rağmen Celal Şeker’in cezasının infazının ertelenmesi istemi, 2017’de Diyarbakır İnfaz Hakimliği ve Diyarbakır 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından reddedildi.
ÖLÜMÜNDE 9 AY SONRA GELEN ‘KARAR’
Zeytun, adli mercilerin red kararının ardından Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulunarak, hak ihlalinin son bulması için tedbir talebinde bulundu. Anayasa Mahkemesi, “Başvurucunun sağlık hizmetlerine erişim imkanına sahip olduğu” gerekçesiyle başvuru talebini reddederek tahliye talebini 24 Aralık 2018’de esastan karara bağladı.
Celal Şeker’in kalp krizi sonucu öldüğü 3 Şubat 2018’den 9 ay sonra başvuruyu karara bağlayan Anayasa Mahkemesi, devletin yükümlülükleri kapsamında bir ihlalin olmadığının açık olduğunu savundu. AYM, “başvurunun açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez” bularak ret kararı verdi.
AYM bir skandala daha imza atarak, yargılama giderlerinin de hastane raporlarına rağmen tahliye edilmediği için yaşamını yitiren Celal Şeker’in ödemesi yönünde karar verdi.