Alman faşizminin katlettiği 200 Yunanlı komünist anıldı

ATİNA: II. Emperyalist Paylaşım savaşında Yunanistan önce İtalyan faşizminin daha sonra ise Alman Faşizminin işgaline uğradı. Bu işgale karşı Yunan halkı büyük ve örgütlü bir direniş sergiledi. Yunan burjuvazisinin teslimiyet bayrağı çekerek Alman faşizmi ile işgale girmesini kabul etmeyen Yunan halkı, Komünist Partisi etrafında hızla örgütlenmeye başladı. Yunan Komünist Partisi (KKE) önderliğinde silahlı direniş örgütlendi. Geniş bir anti-faşist cephe çalışması yaparak, buna önderlik eden KKE kısa sürede direnişin politik önderliğini omuzladı. Halk yığınlarının faşist işgale karşı uzun süren direnişi büyük bedeller yanında efsanevi bir direniş manifestosuna dönüştü.

Bu işgal boyunca Alman faşizmin acımasız baskılarına, katliamlarına maruz kalan Yunan halkı komünistler önderliğinde ciddi bir ideolojik, politik değişimde yaşadı. Halk direnişi anti-işgalci, anti-faşist karakteri yanında özellikle sosyalizm ve komünizm perspektifiyle şekillenen bir mücadele örgütlenmiştir. Yunan Komünist Partisi (KKE) bu direniş boyunca ciddi gelişmeler kaydetmiş, devrimci önderliği inşa ederek halkın gönlünde ve bilincinde umut olmayı başarmıştır.

İşte bu direnişte Yunan halkının yiğit evlatları destansı direnişler sergilemiş, kitlesel kıyımlara maruz kalmıştır. Bu direniş ve buna karşı gerçekleşen katliamlardan biriside Keseraine’de olmuştur. 200’ler diye tarihe geçen bu olay, Alman faşizmin acımasız katliamlarından biridir. Her Alman askerine karşılık 50 direnişçinin katledilmesinin emrinin verildiği, kaybetmenin yarattığı korkuyla büyük bir kıyım politikasının hayata geçtiği bir süreçte bu katliam gerçekleşmiştir. Buna karşı direnme çizgisini güçlendiren komünistler bu saldırganlığa karşı meydan okumuşlardır. Bu katliamcı zihniyet 200 komünisti birkaç saat içinde 20 kişilik gruplar halinde katliamlar izletilerek kurşuna dizilmiştir. 14 yaşındaki direnişçi çocuklarından yaşlı erkek ve kadınlara kadar komünist direnişçileri teslim olmayacaklarını beyan etmiş karşılığında ise mitralyözlerle katledilmişlerdir.

1 Mayıs 1944’de gerçekleşen bu katliam direnişin sembollerinden birisidir. Teslim olmamanın ve direnişin zafer muştusu niteliğindedir Kesarianı katliamı. Alman faşizmi bu olayla aslında yenilgisinin intikamını almıştır. Her yıl bu katliam Yunanlı devrimci, koünistler tarafından büyük bir saygıyla anılmaktadır.

Her yıl bu katliam ve direniş çeşitli etkinliklerle devrimci ve komünistler tarafından anılmaktadır. Bunlardan birisini de Yunanistan Komünist Partisi Marksist-Leninist -KKE(m-l)- in gerçekleştirdiği anma etkinliği oldu. Dün gerçekleşen anma etkinliğine TKP/ML de katılım sağladı. Gerçekleşen etkinlikte direnişin tarihsel anlamına değinen KKE(m-l) temsilcisi, komünist ruhun faşizmi alt ettiğini vurguladı. Bir diğer konuşmacı ise oportünist ve revizyonist akımların burjuvazi ile işbirliği yaparak direnişçi komünist ruha ters düştüğüne değindi. TKP/ML adına bu tarihsel olay bağlamında Yunan halkının anti-faşist direnişi selamlandı. Bunun bir ruh ve şekilleniş olduğunu Komünistlerin bunun en tutarlı ve sağlam taşıyıcısı olduğu vurgulandı. Türkiye’de faşist diktatörlüğe karşı bu ruhla bir direniş sergilendiği ifade edildi.

Anma etkinliği direnişi selamlayan ve enternasyonal dayanışmaya vurgu yapan sloganlarla sona erdi.

Daha sonra direniş müzesi katılımcılar tarafından gezildi.