Ağır hasta tutsak Mehmet Hüseyin Öz’ün tahliyesi 4’üncü kez ertelendi. Avukat Bülent Duran, Öz’ün bazen günde 7 defa bayıldığını ve yaşamının risk altında olduğunu belirtti.
Hapishanelerde hasta tutsakların tahliyeleri engellenmeye devam ediyor. Son olarak hasta tutsak Şakir Turan, ailesi ve hukukçuların çağrılarına rağmen hapishanede 30 Ağustos’ta yaşamını yitirdi. Tahliye edilmeyen hasta tutsaklardan biri de Antep H Tipi Kapalı Hapishanesinde tutulan 34 yaşındaki Mehmet Hüseyin Öz.
Antep merkez Şahinbey ilçesi Beydilli Mahallesi’nde 17 Mart 2018’de gözaltına alınan Öz, 26 Mart’ta “örgüt üyeliği” iddiasıyla tutuklandı. Hakkında Antep 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde “örgüt üyeliği” iddiasıyla açılan davada Öz’e 17 Ocak 2019’da 6 yıl 3 ay hapis cezası verildi. Öz’ün hapishanede tutulduğu süreçte epilepsi hastalığı ilerlerken böbrek rahatsızlığı ve başında kistler oluştu. Cezasının infazını tamamlayan ve Kasım 2022’de “şartlı tahliye hakkı” kazanan epilepsi hastası Öz’ün tahliyesi Hapishane İdare ve Gözlem Kurulu tarafından “pişmanlık yasasını kabul etmemesi” gerekçe gösterilerek 4 kez 3’er ay ertelendi.
Kurul kararında şu gerekçeler yer aldı: “Kapalı ceza infaz kurumundan çıkış sonrası için gerçekçi planlara sahip olmadığı, tekrar suç işleme potansiyelinin çok yüksek olduğu ve bu aşamada toplumla bütünleşmeye hazır olduğuna dair olumlu izlenim edinilemediği… İnsanlarla iletişim kurma noktasında sıkıntı yaşayacağının, ancak örgütten ayrıldığına dair dilekçe vermediği için örgütsel kimliğini halen koruduğunun değerlendirildiğinin belirtildiği, bununla birlikte hükümlünün cezaevinden bulunduğu süreler içerisinden dört defa disiplin cezası aldığı.”
DÖRDÜNCÜ KEZ ERTELENDİ
Öz, avukatı aracılığıyla İdare ve Gözlem Kurulu’nun vermiş olduğu 3 ay infaz erteleme kararına itiraz etti. Antep 2’nci İnfaz Hâkimliği yapılan itirazı kurulun gerekçelerini dayanak göstererek reddetti. Öz’ün en son 25 Ağustos 2023’te tahliyesi Hapishane İdare ve Gözlem Kurulu tarafından 3 ay ertelendi.
“TAHLİYESİ ENGELLENİYOR”
Mehmet Hüseyin Öz’ün kardeşi Serhat Öz, ağabeyinin hapishanede kalamadığını belirterek tahliye edilmesini istedi. “Abim şu an cezaevinde kalabilecek durumda değil” diyen Öz, “Dayatılan pişmanlık yasasını kabul etmediği için serbest bırakılmıyor. Dilekçeler verdik. İHD’ye başvurduk ancak sonuç alamadık. Yasalara göre abimin serbest kalması gerekiyordu. Ama şu an cezaevinde ve tahliyesi engelleniyor” dedi.
“SERBEST BIRAKILMASINI İSTİYORUZ”
Öz, hapishanede hasta tutsakların gerekli tedavi görmediğine dikkat çekerek “Abim cezaevinde epilepsi ve böbrek rahatsızlığına yakalandı. Şu an başında kist var, tedavisi doğru düzgün yapılmıyor. Abimin ve tüm hasta tutsakların bir an önce serbest bırakılmasını istiyorum” diye belirti.
“YETKİ GASPI YAPILIYOR”
Öz’ün avukatı Bülent Duran, Mehmet Hüseyin Öz’ün infazının dört defa ertelendiğini söyleyerek “Öz’ün tahliyesi kasım, mart, mayıs ve ağustos aylarında 3’er ay olmak üzere dört defa uzatıldı. İnfaz ertelemelerinin birinci sebebi pişmanlık yasasıdır. İkinci asıl sebep ise kurul kararının yargılama makamlarına dönüşmüş ve yetki gaspına girmiştir. Kurul aslında gözleme dair bir heyettir. Ama son dönemde kurulun kararları, infaz hâkimliği kararları bir olmuştur. Yetki gaspı yaparak mahkemelerin yerine geçip yeni bir hüküm kurarak ya da infaz sistemini geliştirmeye çalışıyorlar. Kurul kararları, aynı suç istinadıyla olan insanlarla birlikte kalıyor olmasını gerekçe gösteriyor” dedi.
“YAPILANLAR SİSTEMATİKTİR”
Yapılanların sistematik olduğunu ifade eden Duran, “Sadece Mehmet Hüseyin Öz ile ilgili değil son dönemde her yerde yaşanıyor. Tüm cezaevlerinde işkence, kötü muamele ile birlikte birçok denetimde serbestlik ve yasal düzenleme yapılarak başka hükümlüler tahliye edilirken, özelikle siyasi tutsaklar kurul kararlarıyla infazların ertelenmesi bir nefretin ve hukuka aykırılığın en büyük göstergesidir” diye belirti.
“BİR GÜNDE 7 DEFA BAYILIYOR”
Öz’ün hapishanede yaşamını yitirme ihtimalinin yüksek olduğuna dikkati çeken Duran, “Mehmet epilepsi hastası, bazen günde 7 defa bayılıyor. İki katlı bir yerde kalıyor. Dün görüşüne gittim geçen gün bayılıp düştüğünü söyledi. Arkasından gelen bir arkadaşı tutuyor onu, eğer o tutmasaymış ense kısmı merdivene denk gelecek ve o orada beyin kanamasından hayatını kaybedebilirdi. Bazen lavaboda bile kendi kendine bayılıp düşüyor. Müdahale edilmezse hayatını kaybedecek. Çok ağır yaşam riski var. Bu durumu cezaevi idaresine de bildirdim. Yarın müvekkilimin başına bir şey gelirse sorumluları sizsiniz dedim, acilen ameliyat olması gerekiyor. Ve tedavi edilmesi gerekiyor ancak ısrarla bu durum görmezlikten geliniyor” ifadelerini kullandı.