Avrupa Göçmen Emekçiler Birliği (AGEB) 1 Mayıs İşçi Bayramı için bir açıklama yayımladı. AGEB açıklamasında tüm halk yığınlarını bulunduğu her yerde 1 Mayısı çoşkuyla kutlamaya çağırdı.
“Emperyalistlerin Krizinin Faturasını Ödememek İçin 1 Mayıs’ta Alanlara!” şiarlı açıklamanın tamamı şöyle:
“1886 Şikago’sundan günümüze proletaryanın sınıf bilinciyle sömürü sistemine karşı başkaldırı, direniş ve mücadele günüdür 1 Mayıs.
“Sınıf bilinçli proletaryanın dünya çapında enternasyonalist ruhla birlik, dayanışma ve sömürü zulmünden kurtuluş için kavga günüdür 1 Mayıs.
“Üreten, hayatı her gün yeniden yaratan, alınteri karşılığında ücretli köle olarak emperyalist kapitalist sisteminin sömürüsüne maruz kalan dünya halkları ve ezilen ulusların mücadele günüdür 1 Mayıs.
“Her milliyetten işçi ve emekçiler,
“Emperyalist güçler arasındaki çelişki ve rekabetin giderek artan dozu, ABD, İngiliz, Alman, Fransız, Japon emperyalistleri ile Rusya ve Çin Emperyalistleri arasındaki ve bu güçlerin kendi içlerindeki rekabet; Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Akdeniz’den, Kafkasya ve Ukrayna’ya kadar ezilen halkları yağma, savaş ve yoksulluk içinde boğuyor.
“Pazar kavgasına dayalı çıkartılan haksız savaşlar ve işgaller sonucu milyonlarca insanın sefaleti artıyor, yoksulluğun ve savaşların girdabında ezilen yığınlar için hayat çekilmez hale geliyor.
“Emperyalist tekellerin karlarını kar katmak için silah üretimleri ve satışları büyük bir savaş kışkırtıcılığına dönüşüyor. Emperyalist haksız savaşları çıkartan, fabrikalarda emek sömürüsü yaparak artı değeri gasp eden burjuva egemen sınıflar, uşak devletleri ve hükümetleri aracılığıyla; sosyal haklara saldırmakta, emeklilik yaşını yükseltmektedir. Yaşadıkları krizin emekçilere faturası bununla sınırlı kalmamakta temel gıda maddeleri sürekli artmakta, ücretler gün gün erimekte ve sefalet boyutlanmaktadır.
“Egemen sınıfların baskı, hak gaspı ve gerici politikalarına karşı, Fransa’da, yığınların artan öfkesi ve direnişi, Almanya’da kamu emekçilerinin uyarı grevleri gibi eylemler ile sınıfın gücü ve dinamikleri burjuvazinin korkusunu büyütmektedir. Asya ve Latin Amerika ve bir çok yerde olduğu gibi, Hindistan, Filipinler, Brezilya, Peru, Meksika, Türkiye, Kürdistan’ın dört parçasında ezilen yığınların örgütlü mücadelesi ve direnişleri barbar sistemin çarkına çomak sokarken, işçi ve emekçilere şevk ve umut aşılıyor.
“İşçi sınıfı ve emekçilerin örgütlenip harekete geçmeye ihtiyacı vardır. Bu ihtiyaç sadece haklarını savunmayı kolaylaştırmakla kalmayacak dünyayı değiştirmek gibi zorunlu bir gerçekliği hayata geçirmenin zemini olacaktır. İşçi sınıfı ve emekçilerin sadece iyileştirmelere ve haklarını genişletmeye değil dünyayı kazanmaya, dünyaya yeni baştan biçim vermeye ihtiyacı vardır. Bu ise ancak burjuva sistemi yıkmak ve proletarya ve halkın iktidarını kurmakla olanaklıdır.
“Yerli ve göçmen kardeşler;
“Bu 1 Mayıs’ta; 1 Mayıs’ı mücadeleci, devrimci içeriğinden kopartarak, şenlik ve bayram havasında kutlayarak içini boşaltan, burjuvazinin yedekleri sarı sendikaların, reformist uzlaşmacı kesimleri deşifre ederek alanlarda yerimizi almamız gerekmektedir.
“Bu 1 Mayıs’ı; işçi sınıfının gerçek kurtuluşunun kendi iktidarıyla olacağı gerçeğini ve proletarya iktidarının devrimci mücadele yoluyla olacağı bilincini karartan, parlamentarist, seçimleri kurtuluş gören, düzen içi iyileştirmeci hayallerle sınıfı ve halkı avutan, yolunu şaşırtan tüm revizyonist oportünist kesimleri elimizin tersiyle ittiğimiz bir 1 Mayıs’a çevirmeliyiz.
“İşçi ve emekçilerin ortak mücadelesini parçalayan, emek güçleri arasında ırkçılık yaratan, mültecileri ve savaşlardan kaçan göçmenleri hedef yaparak, ırkçı faşist partilerin örgütlenmesini destekleyen hükümetlerin politikalarına karşı; proletarya enternasyonalizmiyle sınıfın dayanışma ruhunu kuşanalım.
“AB ülkelerinde devrimci, sosyalist, komünist güçlere yönelik tutuklama, baskı 129 a-b gibi yasalarla estirilen devlet terörüne, olağan üstü yasalara ve saldırılara karşı; yaşasın devrim, yaşasın sosyalizm şiarlarıyla sokaklara ve meydanlara akalım!
“Sınıf bilinciyle örgütlen, devrim ve sosyalizm için mücadele et!
“Kahrolsun, emperyalizm, faşizm ve her türden gericilik!
“Bütün ülkelerin işçileri ve ezilen halklar birleşiniz!
AGEB (Avrupa Göçmen Emekçiler Birliği)”
(AVRUPA)