HABER MERKEZİ- Finlandiya Cumhurbaşkanı Sauli Niinistö ve Başbakan Sanna Marin, ortak bir yazılı açıklama ile en kısa zamanda NATO’ya başvurulması gerektiğini kaydettiler.
Helsinki hükümetinin resmi başvuru kararını Pazar günü bir basın toplantısıyla açıklaması bekleniyor. NATO’ya da bu başvurunun iletileceği belirtildi.
Finlandiya Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamada “Bu baharda Finlandiya’nın olası NATO üyeliği hakkında önemli bir tartışma yapıldı. NATO üyeliği Finlandiya’nın güvenliğini daha da güçlendirecektir. Bir NATO üyesi olarak Finlandiya, tüm savunma ittifakını güçlendirecektir. Finlandiya, gecikmeden NATO üyeliğine başvurmalıdır” ifadelerine yer verildi.
Amerika Savunma Bakanlığı Sözcüsü John Kirby, Finlandiya’nın NATO’ya katılmasının tarihi açıdan önemli bir dönüm noktası olacağını ve Finlandiya’yı NATO’ya entegre etmenin zor olmayacağını söyledi.
Finlandiya’nın ardından komşusu İsveç’in de Pazar günü benzer bir adım atması bekleniyor. Finlandiya’da halkın ve parlamenterlerin bir kısmı ülkenin “askeri tarafsızlığını” koruması gerektiğini savunuyor.
Bu karar İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana “tarafsızlık ve bağımsızlık doktrini” izleyen 5,5 milyon nüfuslu Finlandiya için ciddi bir dönüm noktası oluşturuyor.
KREMLİN: “SONUÇLARININ FARKINDA OLMALILAR”
Askeri ittifaklardan uzak onlarca yıl tarafsızlığını koruduktan sonra Kuzey Atlantik Paktı’na (NATO) dahil olmak için başvuran Finlandiya’nın başvurusuna Rusya sert tepki gösterdi.
Kremlin sözcüsü Dmitry Peskov, Finlandiya’nın NATO üyeliğinin Rusya için kesinlikle bir tehdit olacağını söyledi. Peskov, “NATO genişlemesi ve İttifak’ın sınırlarımıza yaklaşması dünyayı ve kıtamızı daha istikrarlı ve güvenli hale getirmez. Bu durum Finlandiya’nın topraklarını Rusya ile çatışma alanına çevirecek. Helsinki, böyle bir hareketin sorumluluğunun ve sonuçlarının farkında olmalıdır” dedi.
Kremlin sık sık İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliğinin bu ülkeler ve Avrupa güvenliği için önemli sonuçları olacağı konusunda sık sık uyarılarda bulunuyor.
İsveç tarafından 1809’da Rusya’ya bırakılan Finlandiya, 1917 Bolşevik Devrimi sırasında Vladimir Lenin liderliğindeki Sovyet yönetimi tarafından ulusların kendi kaderini tayin hakkı kapsamında bağımsızlığını ilan etti. Hiçbir askeri pakta girmemesi koşuluyla bağımsızlığı tanınan Finlandiya Sovyetler Birliği ile Batı arasında tarafsızlık statüsünü bugüne kadar korudu. Bu durum “Finlandiyalaşma” terimi olarak siyasi literatüre girdi. Sovyetler Birliği’nin dağılışının ardından Finlandiya, 1995’te Avrupa Birliği’ne ve NATO’nun “Barış için Ortaklık” projesine katıldı. Ancak resmi olarak, askeri olarak bağlantısız kalmaya devam etti. (BirGün)