HABER MERKEZİ- Van’da sağlık alanında çalışan kamu emekçisi Agit Demirkan, geçtiğimiz bahar ayında bir hastanın işlemleri ile ilgilenirken aniden içeri giren İpekyolu Kaymakamı ve kayyumu Sinan Aslan’ın önünde ayağa kalkmadığı gerekçesiyle Aslan tarafından tehdit edildi. Gaspçı kayyum Aslan’ın korumaları tarafından bir odaya konularak darp edilen Demirkan, ters kelepçe yapılarak saatlerce odada bekletildi. Hakkında idari işlem başlatılan Demirkan’ın kademe ilerlemesi, “Amire saygısızlık ve küçük düşürmek” iddiasıyla durduruldu ve kınama cezası verildi.
Bununla yetinmeyen kayyum Sinan Aslan, Demirkan’ı önce Çaldıran ilçesine ardından Yozgat’a sürgün etti. Henüz disiplin süreci sonuca bağlanmamasına rağmen Yozgat’a sürgün edilen Demirkan hakkında ayrıca “Örgüt üyeliği” gerekçesiyle soruşturma başlatıldı. Dava dosyasına ise gizlilik kararı konuldu.
KAYYUM HAKKINDA SAVCILIĞA SUÇ DUYURUSU
Tüm bu gelişmeler üzerine Agit Demirkan da, geçici görevlendirme kararını veren Van Valiliği aleyhine 3. İdare Mahkemesine dava açtı.
Demirkan, Aslan ve kendisini darp eden kolluk güçleri hakkında; “görevi kötüye kullanma, tehdit, hakaret, hürriyeti tehdit, darp, kasten yaralama, iftira ve delilleri yok etmek” suçlamasıyla Van Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulundu.
Kayyumun önünde ayağa kalkmadığı gerekçesiyle başına gelmedik kalmayan Agit Demirkan’ın Avukatı Ümit Avcı; dosyaya gizlilik kararı konulmasının hukuki olmadığını söyledi. Aldıkları bilgilere kayyum ve koruma polislerinin görgü tanıklarına baskı yaptığını kaydeden Avcı, “Şu anda savcılık soruşturmasının sonucunu bekliyoruz. Yozgat’a sürgünün iptalini talep ettik. Bunun yanında Kaymakam hakkında suç duyurusunda bulunduk, savcılığın bu konudaki kararını bekliyoruz” diye konuştu.
DEMİRKAN’IN CAN GÜVENLİĞİ YOK
“İdari ve adli soruşturmada genel çerçeve üzerinde hukuka uygun yürütülen bir soruşturma istiyoruz” diyen Avcı konuşmasını şöyle sonlandırdı: “İdari amir burada kendini mağdur gösteriyor ve soruşturmayı yürüten idari birimin başında. Bu objektifliği ortadan kaldırıyor. Bu zaten beklenemez. Biz de şikayetçi olduk. Bir yönüyle olayın mağduru olarak gösterilen Kaymakam’ın yaptığı idari işlemlere karşı hukuki girişimlerde bulunduk. Müvekkilimiz önce Çaldıran’a ve sonra Yozgat’a sürgün edilmiştir. Daha soruşturma devam ederken daha ağır bir soruşturmayla “Örgüt üyeliği’ suçlamasıyla dava açılmıştır ve gizlilik kararı konulmuştur. İşte biz buna itiraz ediyoruz. Yer değiştirme ve geçici görevlendirmeye itiraz ettik.
Müvekkilimiz mağdur olmuştur ve insani bir durum ile karşı karşıyayız. Müvekkilimiz SES üyesi ve iktidarın kendilerine yakın olmayan sendikalara ötekileştirici tutumunu biliyoruz. Bu yüzden kapalı, milliyetçi bir yere sürgün edilmesi, kendisi açısından can ve mal güvenliğini tehdit etmektedir. Yürütülen soruşturma müvekkilimizin can güvenliğini tehdit eder bir noktaya gelmiştir.”