CPS Otomotiv’de iş olmadığı söylenerek kısa çalışma ödeneği ile geçinmeye zorlanan ve ardından patronlar arasındaki çıkar çatışmaları nedeniyle fabrikadaki makinelerin haczedildiğini öğrenen işçiler, sosyal hakları ve kıdem tazminatları için direnişe başladı. İşçiler, Tuzla’da bulunan CPS Otomotiv fabrikasının patronlarından Sinan Büyükay’ın da ortaklarından olduğu Kocaeli Çayırova’daki CPS Press fabrikası önünde eylemlerini sürdürüyor.
İşçilerden Yeter Günel, işyerindeki iş makinelerinin bina sahibi tarafından haczedilmesinin ardından işyerinde üretimin devam edeceği yönündeki beklentilerinin de ortadan kalktığını söyledi.
YENİ DEMOKRASİ- Ne zamandır CPS Press önünde eylem yapıyorsunuz?
YETER GÜNEL- Geçen hafta Pazartesi (22 Şubat) başladık eylemlerimize. Cumartesi ve pazar günleri gelmiyoruz çünkü burası hafta sonları çalışmıyor. Sabah 9 buçuk gibi geliyoruz akşam 5-6 gibi gidiyoruz.
YENİ DEMOKRASİ- Talepleriniz neler?
GÜNEL- İşyeri şu anda hacizlik oldu, makineleri boşalttılar. Biz normalde mart ayının sonuna kadar teşvikteydik. İşi devam ettireceğiz dediler iki hafta önce haciz memurları geldi fabrikayı boşalttılar. İşimiz var ama makine kalmadığı için üretim yapılmıyor. Ondan dolayı da işte biz kıdem hakkımızı istiyoruz. Bizi işten çıkarsınlar ve bitsin çünkü geri dönüşü yok artık bu işin, bitti.
YENİ DEMOKRASİ- Fabrikadaki makineler götürüldü, 2 yıl boyunca kira ödenmediği de ortaya çıktı fakat size ise işin devam edeceğini söylediler. Kısa çalışma ödeneği ile sizi oyalıyorlar mı?
GÜNEL- Evet böyle, Ocak ayından itibaren kısa çalışma ödeneğine gittik biz. O güne kadar da işimiz vardı, siparişler vardı, kumaş gelmişti vs. ama bizim için kısa çalışma ödeneğine başvurdular, Ocak ayı itibariyle. Kısa çalışmaya çıktık, sonradan da öğrendik ki fabrikaya haciz memurları gelip makineleri götürmüşler. Haciz memurları 2-3 kez geldiler makineleri almaya biz engel olduk, makineleri vermemek için. En sonunda biz işyerinde yokken gelip götürmüşler işte makineleri. 2 yıldan fazla bir süredir o binanın kirasını ödememişler.
Neredeyse 6 sene çalıştım ben bu fabrikada. 13 sene boyunca çalışmış işçiler var burada. Yeni alınmış olan işçilerin dışında en düşüğü 4-5 yıl çalışmış olan işçiler var direnişte. İçeride maaşlarımız kalmadı, 4 günlük alacağımız var bir de aile yardımı alıyoruz, onlar verilmedi, ha bu hafta ha öteki hafta derken onlar da kaldı.
YENİ DEMOKRASİ- Yakın dönemde fabrikaya işçi alımı oldu mu?
GÜNEL– Tabii. Toplu iş sözleşmesinden 15 gün sonra işçi alımı başladı, 100’e yakın işçi alındı. 3 ay çalıştık; bu yılın birinci ayına kadar. İşçi alındıktan sonra tek vardiyalı olan işimizi iki vardiyaya çıkardılar, işler yoğundu. Hatta cumartesi ve pazar günleri mesai yapmaya başladık. Patronlar arasında anlaşmazlıklar, çıkar çatışmaları olduğunu öğrendik. Daha sonra bize iş yok diyerek kısa çalışma ödeneğine başvurdular. Yani iş vardı, mesai yapılıyordu ama böyle oldu. 3 yıldır bu anlaşmazlıkları var. Ondan öncesinde sorun yoktu. Aralarındaki anlaşmazlık 3 yıldır başladı ve biz geçen yıl 9 ay kısa çalışma ödeneği kullandık. 3 senedir devam eden süreç patlak verdi. İpler koptu yani.
İşçiler üretimin devam etmesi için elinden geleni yaptı.
YENİ DEMOKRASİ- Peki patronlar aralarındaki bu anlaşmazlıkları size karşı kullandılar mı? Ya da kullanıyorlar mı?
GÜNEL- Önceden de kullanıyorlardı. Yine kullanıyorlar. Şu an diyorlar ki ‘Biz makineleri satıp sizin paranızı öyle vermeye çalışacağız’, ‘Paramız yok krediye başvuracağız’, ‘Onay bekliyoruz’, ‘Siz burada olduğunuz sürece kimse bize kredi vermiyor’. Yani her şekilde kullanıyorlar. Geçen mesela konuşmaya çağırdılar, ’14 Mart’a kadar süre verin (bizim 60 arkadaşımız da kısa çalışma ödeneğinden faydalanamıyor bu arada) arkadaşlarınızın paralarını ödeyeceğiz, haklarını vereceğiz, sizinkileri de 14 Mart’a kadar son kuruşuna kadar vereceğiz’ dedi. Bize güvence vermelerini istedik çünkü daha önce de verdikleri sözü tutmadılar. Açık çek talep ettik ona da yanaşmadılar biz de kabul etmedik anlaşmalarını. Daha önce sürekli kandırdılar bizi, 3 yıldır oyalıyorlar. Hatta şimdi de o süreyi mart ayının sonuna uzattılar.
Bu insanlar hâlâ sermaye işletiyorlar, sadece burada da değil başka yerde de fabrikaları var. O nedenle biz bu oyalamalara kanmıyoruz. Haklarımızı istiyoruz.
YENİ DEMOKRASİ- Direnişiniz kazanımla sonuçlanacak mı?
GÜNEL- Umudumuz o yönde. O yönde adım atıyoruz, er ya da geç kazanacağız. Kazanmadan gitmeyeceğiz.
