HABER MERKEZİ- Bitlis’in Yukarıölek (Oleka Jor) Mahallesi’nde bulunan Garzan Mezarlığı, 8 ile 17 Aralık 2017 tarihleri arasında yıkılarak, mezarlıkta bulunan 282 cenaze çıkarıldı. Uzun süre nereye götürüldükleri bilinmeyen cenazelerin, 2 Ocak 2018’de Bitlis Valiliği tarafından yapılan açıklamayla, İstanbul Adli Tıp Kurumu’na (ATK) götürüldükleri ortaya çıktı. ATK’de bir süre bekletilen cenazelerin, daha sonra Kilyos Mezarlığı’ndaki kimsesizler için ayrılan parsellere defnedildiği öğrenildi. Cenazelerini almak için harekete geçen aileler, cenazelerini almak için kan örneği verdi. Ancak aradan 3 yıl geçmesine rağmen ailelerin büyük bir kısmı cenazelerini alamadı.
CENAZELER KALDIRIMA GÖMÜLDÜ
Şu ana kadar kimlikleri tespit edilen 21 cenaze ailelerine verilirken, 261 cenaze ise halen ailelere teslim edilmiş değil. Kimsesizler Mezarlığı’na defnedilen cenazelerin, kaldırıma defnedildikleri Mezopotamya Ajansı’nın (MA) “261 cenaze kaldırıma defnedildi” başlıklı haberiyle ortaya çıkarıldı. Kazı yapılarak kaldırıma konulan cenazelerin, kaldırıma bitişik olan duvarda 1’den 18’e kadar numaralandırıldığı görüldü. 21 Mayıs’ta ise MA’ya “İşte cenazeler kaldırıma böyle gömüldü” başlıklı haberle, cenazelerin kaldırıma defnedildiği ana ait görüntülere ulaştı. Görüntülerde, 6 ve 9 numaralı bölümlere gömülen cenazelerin saklama kapları içinden çıkartılıp ailelerine teslim edildiği ortaya çıktı.
Görüntülerin ortaya çıkması üzerine Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD), 4 Haziran’da İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına, “Kişinin hatırasına hakaret” ve “İşkence ve eziyet” nedeniyle suç duyurusunda bulundu.
3 YILDIR BEKLİYOR
Garzan Mezarlığı yıkılmadan önce 1991 yıllında PKK’ye katılan ve yaşayıp yaşamadığıyla ilgili bilgisi olmayan oğlu Hüseyin Tekin için DNA örneği veren Şeyhmus Tekin, henüz sonuç almış değil. Baba Tekin, köylerinin yıkılmasının ardından 1994’te İstanbul’a göç ettiklerini ve o günden sonra oğlundan haber alamadığını belirterek, “En son üç yıl önce İstanbul’dan 13 kişi ile birlikte Bitlis’e gidip orada kan örneği verdik. Ölü mü sağ mı bilmiyoruz. Her ihtimale karşı kan örneği verdik. Ancak Garzan Mezarlığını yıktılar. Daha sonra cenazeleri buraya getirip küçük kaplar içine koydukları kemikleri, kaldırım altına gömdüler” dedi.
‘TARİHTE EŞİ BENZERİ YOK’
Garzan Mezarlığı’nın yıkılması ve cenazelerin alınıp bir plastik kap içerisinde Kilyos’ta kaldırıma gömülmesinin tarihte eşi ve benzerinin olmadığını söyleyen Tekin, dünyanın hiçbir savaşında cenazelere yönelik böyle bir uygulamanın görülmediğini ifade etti. Tekin, “Bunun eşi benzeri var mı? Zaten vurup öldürmüşler, bir de üstüne cenazeleri vermemelerinin anlamı ne?” diye sordu.
Cenazelerin kaldırımdan çıkarılarak ailelere verilmesini isteyen Tekin, “O cenazeler orada olduğu sürece, bedenimizde ruh olduğu sürece, bu mücadeleden vazgeçmeyeceğiz. Bu zulümden vazgeçsinler. Biz de birbirimize kin gütmeyi bırakalım. Artık yeter. Bugüne kadar 21 cenaze ailelere verildi. Geri kalan cenazelerin de teslim edilmesi gerekiyor. Bunun başka bir yolu yok. Her bir cenazeye bir mezar yapıp oraya defnetsinler” diye seslendi. (Yeni Yaşam)